Biz istiyoruz ki, gelecek nesil otizmli bireyler sadece güçlerini ifade edebilmekle kalmasınlar sözlerini sonuna kadar yerine getirebilsinler. | TED | لا نريد للأجيال القادمة من المصابين بالتوحد أن يعبروا عن قواهم فقط لكن أن يحققوا النجاح. |
Bu nedenle çubuğu tutan... korkmadan ve lafı kesilmeden kendini ifade edebilir. | Open Subtitles | ..لذا من معهالعصا. يعبروا عن أنفسهم بدون خوف أَومقاطعه. |
Duygularını derste ifade edemedikten sonra nerede edebilirler ki? | Open Subtitles | وإن لم يعبروا عن مشاعرهم في حصة الرسم أين سيعبرون عنها ؟ |
O tiyatroya gidiyor ben de evde insanların kendilerini şarkıyla ifade etmesini dinlemek zorunda olmuyorum. | Open Subtitles | هى ذهبت الى المسرح و انا بقيت فى المنزل حيث لا اسمع اى اشخاص يعبروا عن انفسهم بالغناء |
Hayatın belli bir noktasında, ebeveynler ve çocuklar çok geç olmadan oturup duygularını ifade etmeli diye düşünmüyor musun? | Open Subtitles | ألا تعتقدين أنه في مرحلة معينة من الحياة الآباء و الأبناء يجب أن يجلسوا و يعبروا عن مشاعرهم قبل فوات الأوان؟ |
Onlar müziğini sevmişler ve nasıl ifade edeceklerini bilememişler. | Open Subtitles | إنهما فقط أعجبا حقاً بموسيقاك ولم يعرفوا كيف يعبروا عن ذلك. |
Dürüstlük ortağınızın özgürce kendini ifade etmeyi istemesi veya Jim Beam'in özgürce kendini ifade etmeyi istemesi gibidir. | Open Subtitles | شيء قد يقول شريك حياتك إذا أرادوا أن يعبروا عن أنفسهم بحرية جيم الشعاع أو إذا أراد أن يعبر عن نفسه بحرية . |
Mektubun sonunda, diğerlerinin de #SuçluDeğil hashtag'iyle kendi deneyimlerini aktarmalarını istedim. Böylece, tacize uğrayanlar, suçlu hissetmeden veya utanç duymadan başına gelenleri ifade edebilecek ve bizler de cinsel istismara karşı durabilecektik. | TED | في نهاية الرسالة، طلبت من الآخرين أن يكتبوا عن تجاربهم من خلال هاشتاغ "#لست_مذنباً". للتأكيد على أن الناجين من الاعتداءات يمكنهم أن يعبروا عن أنفسهم دون الشعور بالخزي أو الذنب اتجاه ما حصل معهم -- لنظهر أننا قادرون على الوقوف في وجه الاعتداءات الجنسية. |