"يعتني به" - Translation from Arabic to Turkish

    • göz kulak
        
    • Ona bakacak
        
    • onunla ilgilenecek
        
    • İlgiye
        
    • ona bekçilik
        
    • onunla ilgileniyor
        
    Birine göz kulak olması için kalbini veriyorsun ve ve kendine bunun güvenli olduğunu söylüyorsun ama ama kalbini yere bir taş gibi atacakları günün bugün mü yada yarın mı olduğunu bilemezsin. Open Subtitles ،تمنحُ شخصاً ما قلبك لكيّ يعتني به ...وتخبر نفسكَ بأنكَ بأمان , لكن لا تعلم لو اليوم أو الغد
    - Chris'e göz kulak olması için ona bir hayvan aldın eğer ona yaklaşan biri olursa ilk önce onu geçsinler diye. Open Subtitles - عليك أن تقرر لشراء كريس حيوان أليف، فقط تأكد من تشغيله من قبل الناس الذين يعتني به أولا.
    Ona bakacak kimse yoktu. Open Subtitles حسناً.. تعلمين . ليس لدي أحد يعتني به
    Ona bakacak biri olmalı. Open Subtitles يجب ان يعتني به شخص أخر
    Josh'a hayalgücü olan biri lazım onunla ilgilenecek, esprilerine gülecek biri... tabii espri yaparsa. Open Subtitles جوش) بحاجة إلى شخص) صاحب خيال شخص ما يعتني به شخص ما يضحك على نِكاته
    İlgiye ihtiyacı var. Open Subtitles فهو بحاجة لمن يعتني به
    Onun münzevi bir hayatı var. Nöbetçi kenarında yaşıyor ve görünüşe göre ona bekçilik ediyor. Open Subtitles إنه يبدو كالناسك.يعيش بالقرب من الحارس أعتقد أنه يعتني به
    onunla ilgileniyor. Zaman ayırıyor, ki çocuğun ihtiyacı olanda bu. Open Subtitles الرجل يعتني به وذلك ما يلزم الصبي
    Buna göz kulak olmak gerek. Open Subtitles هو من الضروري أن يعتني به
    Sadece birinin House'a göz kulak olmasını istiyorsun. Open Subtitles تريدين من يعتني به وحسب
    Taşınmadan önce Joshua'nın göz kulak olduğu biri var mıydı? Open Subtitles هل كان ثمة طالب هنا كان يعتني به (جاشوا) قبل أن يغادر؟
    Ethan'ın Ona bakacak birine ihtiyacı var. Open Subtitles إنه يحتاج... شخصًا يعتني به...
    - Matt'in Ona bakacak birine ihtiyacı var. Open Subtitles يحتاج (مات) إلى أحد يعتني به.
    - İlgiye ihtiyacı vardı. Open Subtitles إنهُ بحاجه لأن يعتني به أحد
    Annemin onunla ilgileniyor olması gerekiyordu. Open Subtitles أمّي كانت إفترض لكي يعتني به.
    Oğlu onunla ilgileniyor. -Biliyorum.Ve bu salak ona teşekkür bile etmeyecek. Open Subtitles -أبنه يعتني به أعلم هذا ولن يشكره حتى

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more