"يعرف كل شيء" - Translation from Arabic to Turkish

    • her şeyi biliyor
        
    • her şeyi bilir
        
    • her şeyi bilen
        
    • her şeyi biliyordu
        
    • her şeyi bildiğini
        
    • herşeyi bilir
        
    • herşeyi biliyor
        
    • her şeyi bilmek
        
    • hepsini biliyor
        
    • her şeyi bilmesi
        
    • her şeyi bilirdi
        
    • Bir şeyler bilen
        
    • Her şeyi öğrendi
        
    • her şeyi görür
        
    • her şeyi bilecek
        
    İşimiz hakkında her şeyi biliyor. Ve almak yerine işe devam etmemizi istiyor. Open Subtitles إنه يعرف كل شيء عن تجارتنا ويجبرنا على إدارتها بدل أن نكتفي بأخذها
    her şeyi biliyor ve sizi güldürmek istiyor. TED فقد كان يعرف كل شيء وكان يريد ان يجعلك تضحك فحسب
    her şeyi biliyor ama ağzını açmıyor Kaçırılıyorum! Open Subtitles إنه يعرف كل شيء ولكنه لا يريد البوح بشيء
    Cezai soruşturma hakkında bilmek her şeyi bilir biri. Open Subtitles شخص يعرف كل شيء يوجد للمعرفة عن التحقيق في الجرائم
    Zeki yaşlı adam, her şeyi bilen, ama her zaman iyi olmayan. Open Subtitles كالعجوز الحكيم الذى يعرف كل شيء الشخص الذي دائماً ما يعرف الكثير
    Kadın onun hakkında hiçbir şey bilmezken, haydut onun hakkında her şeyi biliyordu. Open Subtitles إنها لا تعرف أي شيء عنه ولكنه كان يعرف كل شيء عنها
    Kendini beğenmiş bir gençti. her şeyi bildiğini sanırdı. Open Subtitles كان شاباً مغروراً واعتقد أنه يعرف كل شيء
    Ona dokunamazlar. Çok fazla şey biliyor. her şeyi biliyor. Open Subtitles ولا يمكن مسّه ، إنّه يعرف الكثير جداً إنّه يعرف كل شيء
    Chuck, hayattaysa Sarah ve senin hakkında her şeyi biliyor demektir. Open Subtitles تشاك، الشيء هو : إذا كان حيا فانه يعرف كل شيء عنها وانه يعرف كل شيء عنك
    Ya da... herkes hakkında her şeyi biliyor görünen biri var. Open Subtitles يوجد شخص يبدو بأنه يعرف كل شيء عن الجميع
    Çünkü bir şey bilmiyor ya da her şeyi biliyor ama kimse onu dinlemek istemedi. Open Subtitles أو لأنه يعرف كل شيء ولم يرغب أحد في سماعه
    Ama Wilfred hakkımdaki her şeyi biliyor sanki delice gelecek ama, bana iyi geliyor. Open Subtitles لا كن ولفريد يبدو يبدو انه يعرف كل شيء عني اعرف ان هذا يبدو جنوني , ولكن
    Grup lideri ayı uzmanı Derek Stonorov boz ayı ve yaşadığı yer hakkında her şeyi biliyor. Open Subtitles يقود المجموعة خبير الدببة ديريك ستورونوف, الرجل الذي يعرف كل شيء هناك على وشك ان يعمل في بلد الدب الأشيب.
    Doktordan hiçbir şey saklanmıyor. her şeyi biliyor. Open Subtitles لا يخفى سر على الطبيب هنا, فهو يعرف كل شيء
    Kendisi ateşli silahlar uzmanı- ...balistik, mermiler, silahlar hakkında her şeyi bilir. Open Subtitles إنه خبير في إطلاق النار المقذوفات، و الرصاص فهو يعرف كل شيء عن الأسلحه
    Ronnie şehirdeki kulüpler hakkında her şeyi bilir. Open Subtitles رونيين يعرف كل شيء عن كل النوادي في المدينه
    Belki de bunu babana sormalısın. her şeyi bilen adam o. Open Subtitles ربما يمكنك سؤال والدك إنه الشخص الذي يعرف كل شيء
    her şeyi biliyordu. Bizim için çok tehlikeli olabilirdi. Open Subtitles كان يعرف كل شيء بربك, لقد كان يشكل خطراً علينا
    Üniversitede falan birkaç tiyatro dekoru kurmuş diye yapım işiyle alakalı her şeyi bildiğini sanıyor. Open Subtitles هو بنى بعض مسارح الجامعه أو شيء من هذا القبيل والأن يظن أنه يعرف كل شيء عن البناء
    Neden hep herşeyi bilir gibi ortaya laf atarsın? Open Subtitles لماذا انت دائما تحشر انفك وتظهر نفسك بمظهر الذي يعرف كل شيء ؟
    Bana bişey sorma. Bartolomeo'ya sor. herşeyi biliyor. Open Subtitles لا تسألوني عن أي شئ فقط إسألوا بارتولوميو إنه يعرف كل شيء
    Mahremiyetine önem veren birisin ama her şeyi bilmek isteyen biri için çalışıyorsun. Open Subtitles أنتِ شخصٌ يحب الخصوصية وتعملين لدى شخصٍ يحب أن يعرف كل شيء
    Çok fazla söze gerek yok çünkü hepsini biliyor. Open Subtitles لست بحاجة لكثير من الكلمات لأنه يعرف كل شيء
    Hayır, herkesin, her şeyi bilmesi gerekmiyor. Open Subtitles لا، فإن العالم لا يوجد لديه لماذا يعرف كل شيء.
    O her şeyi bilirdi. Open Subtitles لقد كان الشخص الذي دائما كان يعرف كل شيء
    Bir şeyler bilen adam bu işte. Open Subtitles هذا هو الرجل الذي يعرف كل شيء.
    Her şeyi öğrendi. Open Subtitles إنه يعرف كل شيء
    Elbette öylesin. Mucize çocuk her şeyi görür. Open Subtitles بالطبع أنتَ كذلك فالفتى العجيب يعرف كل شيء
    Ve bebeğimiz hayatını değiştiren hemşire hakkında her şeyi bilecek. Open Subtitles وسوف يعرف كل شيء عنك الممرض الذي غير حياته

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more