"يعرف ما يفعل" - Translation from Arabic to Turkish

    • ne yaptığını biliyor
        
    • ne yaptığını bilen
        
    • ne yaptığını bilir
        
    • ne yaptığını biliyordu
        
    O ne yaptığını biliyor. Robotları toplamama yardım et. Open Subtitles انه يعرف ما يفعل ساعدْيني لأجمعْ الرجال الآليون سويّةً
    ne yaptığını biliyor, bu yüzden ormana doğru gitti. Open Subtitles أنه يعرف ما يفعل لذلك ذهب إلى الغابة
    ne yaptığını biliyor. Open Subtitles إنه يعرف ما يفعل
    - Rahat olabileceğim biriyle ve ne yaptığını bilen biriyle. Open Subtitles فقط مع شخص ما أشعر براحة مع والذي يعرف ما يفعل.
    Ama işin iyi tarafı, en azından etrafta ne yaptığını bilen birileri var. Open Subtitles ولكن انظر للجانب المشرق، أقلّها ثمّة هنا من يعرف ما يفعل
    O ne yaptığını bilir. Open Subtitles انه يعرف ما يفعل
    Bayan Kader, onu bana doğurttuğu zaman ne yaptığını biliyordu. Open Subtitles القدر يعرف ما يفعل عندما جلبها لي إلى عتبة بابي
    ne yaptığını biliyor. Open Subtitles إنه يعرف ما يفعل
    Bu adam ne yaptığını biliyor. Open Subtitles هذا الرجل يعرف ما يفعل.
    Homer ne yaptığını biliyor. Open Subtitles هوميروس يعرف ما يفعل
    - ne yaptığını biliyor. Open Subtitles - انه يعرف ما يفعل.
    Asa ne yaptığını biliyor. Open Subtitles (آسا) يعرف ما يفعل
    Çünkü artık ne yaptığını bilen bir doktorum var. Open Subtitles حمداً لله، لدي الآن طبيب يعرف ما يفعل
    Epey de etkili. ne yaptığını bilen birileriymiş. Open Subtitles كان أحدهم يعرف ما يفعل
    Mike'ın işine karışma o ne yaptığını bilir çünkü. Open Subtitles أترك الأمر لـ(مايك) لأنه يعرف ما يفعل
    O ne yaptığını bilir. Open Subtitles يعرف ما يفعل
    ne yaptığını biliyordu. Open Subtitles لقد كان يعرف ما يفعل
    ne yaptığını biliyordu. Open Subtitles لقد كان يعرف ما يفعل.
    Ancak şundan eminim ki Quentin, bana çıkarlarını koruyacağım konusunda güvenirken ne yaptığını biliyordu. Open Subtitles لكن ما أنا واثقة من قوله هو أنّ (كوينتين) كان يعرف ما يفعل عندما عهد لي بالاهتمام بمصالحه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more