"يعلمن" - Translation from Arabic to Turkish

    • biliyorlar
        
    • bilirler
        
    Bunların sonucunda, okul asma ve cezalandırma oranı oldukça düştü ve kızlar öğrenmeye çok daha hazır olarak okula gelmeye başladılar çünkü öğretmenlerin onları önemsediğini biliyorlar. TED وكنتيجة، قد تحسنت معدلات تغيبهن عن المدارس وإيقافهن عن التعليم، وتصلُ الفتيات إلى المدرسة وهن على استعداد للتعلم بشكل متزايد لأنهن يعلمن أن المعلمين يهتمون بهن.
    - Görebildiğimizi bilmiyorlar mı? - Elbette biliyorlar. Open Subtitles آلا يعلمون أننا نرى من خلال ذلك بالطبع هن يعلمن
    Üç... Hemşireler bunu yaptığını biliyorlar mı? Oh, hey! Open Subtitles ..ثلاثه هل الممرضات يعلمن انكِ تقومين بهذا؟
    Kızların her zaman onların yanında olacağımı bilirler. Open Subtitles بناتي يعلمن انه دائماً سأكون هنا من أجلهم
    Evet, dostlar dostlarının ne düşündüğünü iyi bilirler. Open Subtitles نعم, الأصدقاء يعلمن دائماً ما يفكر به أصدقائهم.
    Lütfen Betty, ne yaptıklarını gayet iyi biliyorlar. Open Subtitles أرجوكِ بيتي هؤلاء النسوه يعلمن بالضبط مايفعلن
    Belki de onlar bunu hepimizden daha iyi biliyorlar. Open Subtitles ربما يعلمن بشأن الأمر أكثر منّا جميعاً.
    Onlar her şeyi biliyorlar. Open Subtitles إنهن يعلمن كل شيء
    Senin gibi olamayacaklarını biliyorlar, çünkü Al gibi kulak kirlerine bakıp gururla gülen erkeklerle evliler. Open Subtitles هن يعلمن أنهن لا يستطعن أن يقمن بما تقومين به لأنهن متزوجات (من رجال مثل (آل رجال ينظرون لشمع أذنهم ويبتسمون بفخر
    Ama anneleriyle bu yolculuğu daha önce de yapmışlar, ve nihayet suya çok yaklaştıklarını biliyorlar. Open Subtitles و لكن أمهاتهم قد قامن بهذه الرحلة من قبل... و هن يعلمن بإنهم قريبين من الماء... .
    Ama anneleriyle bu yolculugu daha once de yapmislar, ve nihayet suya cok yaklastiklarini biliyorlar. Open Subtitles و لكن أمهاتهم قد قامن بهذه الرحلة من قبل... و هن يعلمن بإنهم قريبين من الماء... .
    Laf tutmayı biliyorlar. Open Subtitles إنهن يعلمن إلتزام الصمت
    Evimizin adresini biliyorlar. Open Subtitles و يعلمن اين نعيش
    Bu kızlar ne yaptıklarını biliyorlar. Open Subtitles هؤلاء الفتيات يعلمن مايفعلن
    - bunu biliyorlar. Open Subtitles وهن يعلمن ذلك
    Bunu biliyorlar. Open Subtitles إنهن يعلمن هذا
    Cadılar, büyü yapmaktan daha çok şey bilirler. Open Subtitles الساحرات يعلمن عقاب ممارسة السحر.
    Kadınlar bunu içgüdüsel bilirler. Open Subtitles النساء يعلمن ذلك بشكل غريزي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more