"يفسر سبب" - Translation from Arabic to Turkish

    • açıklıyor
        
    • açıklar
        
    • açıklamıyor
        
    • açıklayabilir
        
    - Bu şu zırıltıyı açıklıyor. - Elimizde yeni bir tane var. Open Subtitles ذلك يفسر سبب الضوضاء العالية لقد أستبدلناه بواحد جديد
    Bu, sekizinci ruhun neden burada göründüğünü açıklıyor. Open Subtitles أعتقد أن هذا يفسر سبب ظهور الروح الثامنة هنا
    Bu çatlamış damarları ve kırılmış camları açıklıyor. Open Subtitles إذن هذا يفسر سبب انفجار الأوعية الدموية والزجاج
    Bu, Luthorlar'dan nefret edişini açıklar ama bu davayı almamasını açıklamaz. Open Subtitles هذا يفسر سبب كرهه لآل لوثر ولكنه لايفسر سبب رفضه القضية
    Ve bu onların neden beklediğimiz kadar gelişmiş olmadıklarını da açıklar. Open Subtitles هذا يفسر سبب كونهم غير متقدمين كما توقعنا
    Bu, kontrol panelindeki ruj izini açıklamıyor. Open Subtitles هذا لا يفسر سبب وجود أحمر الشفاه على لوحة عدّادات السيارة
    Niye yılın bu zamanını seçtiğini açıklayabilir. Open Subtitles هذا يفسر سبب اختياره لهذا الوقت في السنة
    Bu da hep merak ettiğim şu aksanını açıklıyor. Open Subtitles و هذا يفسر سبب لهجتك التى كنت أتعجب منها دائماً
    Sağlık Bakanlığının bu kadar aceleci davranmasını açıklıyor. Open Subtitles هذا يفسر سبب قدوم مجلس الصحة للولاية إلى هنا بهذه السرعة
    Pekala, bu şu an da yaşadığımız meteor yoğunluğunu açıklıyor. Open Subtitles حسناً، هذا يفسر سبب الإشارة التي نلتقطها من النيزك
    Bu yatağın yanında bulunan pastayı açıklıyor. Open Subtitles هذا قد يفسر سبب وجود قالب الحلوى بجوار السرير
    Tavan döşemesinde de oldukça hasar var bu da neden bütün tavanın aşağıdaki daireye düştüğünü açıklıyor. Open Subtitles يوجد أيضاً الكثير من النمل الأبيض ما يفسر سبب سقوط الأرضية بأكملها على الشقة السفلية
    Cep telefonunu açıklıyor bu. Open Subtitles حسنا هذا يفسر سبب وجود هذا الهاتف الخلوى
    Evet, şey bu salata reyonundaki sırayı açıklar. Open Subtitles نعم , هذا يفسر سبب الازدحام على طاولة السلاطات
    Bu da, bugün niye yorgun olduğunu açıklar. Open Subtitles أياً كان ما يصنعوا الأمر الذي يفسر سبب تعبه اليوم
    Bu, yeni içeri girmiş olan iki profesyonel kabadayıyı açıklar. Open Subtitles صحيح, هذا يفسر سبب دخول رجلين محترفين الى هنا صحيح, هذا يفسر سبب دخول رجلين محترفين الى هنا
    Eğer içlerinden biri eyalet dışındansa bu, cinayetlerin neden yaz bitene kadar başlamadığını açıklar. Open Subtitles اذا كان واحد منهم من خارج الولاية هذا يفسر سبب القتل بعد انتهاء الصيف
    Bu neden toplantı odamızda oturduğunu açıklıyor ama "kendi başına" kısmını açıklamıyor. Open Subtitles حسناً، هذا يفسر سبب جلوسه في غرفة إجتماعاتنا و لكنه لا يفسر سبب جلوسه لوحده
    Bu bir şüpheliyi ortadan kaldırıyor olabilir fakat hala Henry'nin nöbetçi öğretmeninin babası olduğunu iddia eden biri tarafından kandırılmasını açıklamıyor. Open Subtitles حسنًا، ذلك يستبعد شكًا ولكن يظل لم يفسر سبب انخداع المراقبة بأن شخصٌ آخر يدعي كونه والده
    Yine de bu seks oyuncakları bütün bunları açıklayabilir. Open Subtitles أظن هذا يفسر سبب وجود تلك الأجهزه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more