"يفعلونه هو" - Translation from Arabic to Turkish

    • yapmıyorlar
        
    • Yaptıkları
        
    • şey
        
    Sadece tuvaletlerini yapıyorlar kokularıyla bizi boğuyorlar, hayatları için bir şey yapmıyorlar yaşamayı gerçekten isteyenlerin soluk almasını engelliyorlar. Open Subtitles كلّ ما يفعلونه هو التّبول والترّهات. يخنقونا برائحتهم الكريهة، عدم القيام بأيّ شيء في حياتهم،
    Konuşmaktan başka bir şey yapmıyorlar. Ancak gözyaşı ve feryat döktüler. Open Subtitles لا يمكنهم عمل شيء كل ما يفعلونه هو الكلام
    Konuşmaktan başka bir şey yapmıyorlar. Open Subtitles ! .. إن كل ما يفعلونه هو الكلام
    Yaptıkları şey, bizi psikologların ortak gerçeklik dedikleri şeye davet etmek. TED ما يفعلونه هو دعوتنا إلى ما يسميه علماء النفس الواقع المشترك.
    Yaptıkları şey şu, küçük bir kamera alıp bir çubuğun ucuna takıyorlar... Open Subtitles حسنا.الذي يفعلونه هو انهم يأخذون كاميرا صغيرة جداً ويضعوها في نهاية انبوب
    Yaptıkları şey kan örneği almak ve değişik hormonları incelemek. Open Subtitles ما يفعلونه هو أخد عينة من الدم ويحللون الهرمونات المختلفة.
    Yaptıkları en ilginç şey yılda bir akşam yemeği daveti verip birbirlerinin sırtına vurup film yıldızlarıyla fink atmak. Open Subtitles والشيء الوحيد المثير الذي يفعلونه هو إقامة حفلة عشاء كبيرة مرة في العام. حيث يربتون على ظهور بعضهم البعض
    Bu ikisi dünyanızın en iyileri ama tek Yaptıkları insanların kendilerini avutmalarını sağlamak. Open Subtitles أهذان الإثنان هم خيرة عالمك؟ وكل ما يفعلونه هو تسلية الشعب حتى الموت
    Binanın daha gösterişli olması için Yaptıkları ilk şey, TED لذا فإن أول شيء يفعلونه هو أنها رفع محلات البيع بالتجزئة نصف طابق لجعلها تبدو رياضية.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more