"يقول أننا" - Translation from Arabic to Turkish

    • Diyor ki
        
    • olduğumuzu söylüyor
        
    • dediğine göre
        
    • söyler
        
    Diyor ki, onu biz ittik pantere, panterde onu kaptı. Open Subtitles يقول أننا من دفعنا المأمور ليسقط فاكله النمر
    Diyor ki, yemyeşil çayırlara doğru onu takip etmeliymişiz. Open Subtitles يقول أننا يجب أن نتبعه لمراعي أكثر خضرة!
    Merkez çok iyi olduğumuzu söylüyor. Open Subtitles مقر العمليات يقول أننا أنجزنا مهمتنا على أكمل وجه
    Bizim erkekliği olmayan erkeklerden oluşan bir ordu olduğumuzu söylüyor. Open Subtitles يقول أننا جيش مكون رجال لا يملكون أعضاء ذكرية
    Filip'in dediğine göre eğer birşey olursa başımız belaya girermiş. Open Subtitles فيليب يقول أننا سنتورط في مشاكل إذا حدث شيء ما.
    Şerifin dediğine göre ülkedeki bütün trenleri bekletiyormuşuz. Open Subtitles قائد الشرطة يقول أننا نُعطل القطارات في كل أنحاء الدولة
    Biliyorum, koç hep öyle söyler maç saatinde belli olma olasılığı var mı? Open Subtitles أنا أعلم أن المدرب يقول أننا نتحدث عن وقت المباراة المحتمل
    Diyor ki burada toplanmamızın nedeni... seni ve Jay Stevens kütüphanesini yaşatanları kutlamaktır. Open Subtitles يقول أننا هنا للإحتفال بك وأولئك الذين يحافظون على مكتبة (جاي ستيفنس) مفتوحة
    Diyor ki eger onu sancagımız olarak kullanırsak... Open Subtitles يقول أننا إن استعملناها كلواء لنا... ...
    Diyor ki; hiç paramız yok. Open Subtitles حسناً، إنه يقول أننا لا نمتلك المال
    Diyor ki, kazanacağım. Neyiniz varsa ortaya koyun. Ne yapalım? Open Subtitles يقول أننا سنكسب المال بالمصارعة
    Diyor ki, biz yapmışız, çünkü Amerika FARC sorun olduğu sürece Kolombiya'nın bize bağımlı olacağına ve kuklamız olacağına inanıyormuş. Open Subtitles إنه الآن يقول أننا فعلنا ذلك لأن (الولايات المتحدة) تعتقد أنه طالما ظلّت (فارك) مشكلة فسيظل الكولومبيون يعتمدون علينا للمعونة
    HKM salgından 2 hafta uzakta olduğumuzu söylüyor. Open Subtitles مركز مكافحة الأمراض يقول أننا على مبعدة إسبوعان من تفشي الوباء
    Babam bizim eşsiz bir tür olduğumuzu söylüyor. Open Subtitles والدنا يقول أننا جيل فريد من نوعه.
    Dünya'da olduğumuzu söylüyor bu. Essex, Colchester. Open Subtitles يقول أننا على الأرض في إيسكس، كولشستر
    Sunbae bizim herhangi biri olduğumuzu söylüyor. Open Subtitles سانبنيم، إنّه يقول أننا أيّ أحد
    Bizim idealist olduğumuzu söylüyor. Open Subtitles يقول أننا مثاليون
    Fred Johnson güvende olduğumuzu söylüyor. Open Subtitles فريد جونسون يقول أننا بأمان
    Ama koruyucumun dediğine göre servetlerimizi birleştirirsek dilediğimiz anda sizinle bir ünvan satın alabilirmişiz. Open Subtitles لكن حارسي يقول أننا لو وضعنا ثرواتنا معاً، يمكننا شراء أي لقب وقتما نشاء
    dediğine göre, masumları katlederek önümüzü hızla açıyormuşuz. Open Subtitles يقول أننا تقدما عاليا عن طريق قتل الأبرياء
    dediğine göre, şimdi gitmeliymişiz. Open Subtitles يقول أننا يجب أن نذهب الآن وإلاّ سنكون متأخرتين -ليس بقسوة
    Biliyorum, koç hep öyle söyler maç saatinde belli olma olasılığı var mı? Open Subtitles أنا أعلم أن المدرب يقول أننا نتحدث عن وقت المباراة المحتمل

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more