"يقول ذلك" - Translation from Arabic to Turkish

    • Bunu söyleyen
        
    • öyle diyor
        
    • bunu söylüyor
        
    • öyle söylüyor
        
    • diyor bunu
        
    • böyle diyor
        
    • böyle söylüyor
        
    • söylüyor bunu
        
    • bunu söylemiyor
        
    • öyle der
        
    • demiş onu
        
    • böyle derdi
        
    • böyle söyler
        
    • öyle söyledi
        
    • bunu söylerdi
        
    demokrasimiz kırıldı, yasalarımız artık işlemiyor ve Bunu söyleyen ben değilim, Bunu söyleyen bir rapor yayınlayan parlamentomuz. TED ديمقراطيتنا معطلة، قوانيننا أصبحت لا تعمل، ولست أنا من يقول ذلك، أنه البرلمان الذي أصدر تقريرًا يقول ذلك.
    Herkes öyle diyor biliyorum ama aradığın adam ben değilim. Open Subtitles إسمع ، أعلم أن كل شخص يقول ذلك لكني لست الشخص الذي تريده
    Beş günde, dört kez çift vardiya yapan bir kız mı bunu söylüyor? Open Subtitles من يقول ذلك ؟ فتاه تعمل 8 فترات طوال خمسه ايام
    Frank de öyle söylüyor ama erkek istediğini biliyorum. Open Subtitles فرانك يقول ذلك أيضاً، لكنّني أعلم أنّه يريد صبي.
    Bir ay çıktığı lezbiyene diyor bunu. Open Subtitles -انه يقول ذلك للشاذة التي واعدها لمدة شهر
    Garson, salatasına karabiber ister mi diye sorduğunda da böyle diyor. Open Subtitles يقول ذلك عندما تعرض النادلة عليه بأن تضع له فلفل على سلطته
    bu yeni bişey değil Herkes böyle söylüyor şimdi eğer hala seninle gelmemi istiyorsan söyle bana daha Sonra ne yapacaksın? Open Subtitles ذلك ليس بجديد كلّ شخص يقول ذلك اذا ما زلت لا اريد القدوم معك، بعد سماع ذلك عندها ماذا ستعمل ؟
    Kızının haklarına tecavüz eden adam söylüyor bunu. Open Subtitles يقول ذلك الرجل الذي انتهك حقوق ابنته المدنيّة
    Kimse bunu söylemiyor. Open Subtitles لا أحد يقول ذلك
    Korku filmlerinde Bunu söyleyen ölür. Open Subtitles في أفلام الرعب من يقول ذلك يكون الضحية التالية
    Bunu söyleyen birini bulursan 40'ı biz alırız. Open Subtitles يمكنكم أن تجدوا شخصاً ما يقول ذلك وسوف نأخذ نحن الـ40 بالمائة
    Bunu söyleyen, Ebola hastalarıyla dolu sazdan bir kulübede sabahlayanın ta kendisi. Open Subtitles يقول ذلك الرجل الذي قضى ليلة في خيمة قش ملأى بالمصابين بفايروس إيبولا
    Komik, herkes öyle diyor. Open Subtitles أتعلم, هذا مضحك, الكل يقول ذلك
    Ama kardeş temiz. Herkes öyle diyor. Open Subtitles لكن الشقيقة شريفة ، الجميع يقول ذلك
    Sen bunu hak etmiyorsun. Tony'nin yaralanmasına sebep olan adam bunu söylüyor. Open Subtitles يقول ذلك الرجل المسؤول عن تعرض توني للأذى
    - Eski kocası kaçan kişi bunu söylüyor. Open Subtitles يقول ذلك الشخص الذي هرب زوجه السابق للتو من السفينة.
    Hayır,Benim kendimi iyi hissetmem için öyle söylüyor. Open Subtitles لا ، انه يقول ذلك ليجعلني اشعر بالتحسن
    - Kim diyor bunu? - Bilim adamımız. Open Subtitles ـ من يقول ذلك ـ تقول ذلك عالمتنا
    Uluslararası uzman ajansının raporu böyle diyor. Open Subtitles تقرير خبير الوكالة الدولية هو من يقول ذلك
    Dökümhanelerde de iş varmış. Herkes böyle söylüyor. Geri götürün beni. Open Subtitles هناك أعمال في المسابك الجميع يقول ذلك
    Kendi kalbini durduran biri mi söylüyor bunu. Open Subtitles يقول ذلك الرجل الذي أوقف قلبه مؤخراً
    Kimse bunu söylemiyor, Dr. Savetti. Open Subtitles لا أحد يقول ذلك د,سافيتي.
    Herkes öyle der. Open Subtitles الجميع يقول ذلك
    Kim demiş onu? Open Subtitles من يقول ذلك ؟
    Topu ıskaladığında böyle derdi hep. Open Subtitles لقد كان يقول ذلك أثناء ضرب الكرة
    - Hayır, bu farklı. - Herkeste böyle söyler. Open Subtitles لا هذا مختلف - كل شخص يقول ذلك ايضا -
    Senden uzak durmam gerektiğini söyleyip durdu. Neden öyle söyledi ki? Open Subtitles كان يكرر قوله أني يجب أن أبتعد عنك لما يقول ذلك ؟
    Biz çocukken baban bana bunu söylerdi ve sonrasında bana tüm gücüyle yumruğu geçirirdi. Open Subtitles عندما كنّا فتيانا، كان والدك يقول ذلك لي ثم يضربني بأقسى ما يستطيع

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more