"يكن لدي خيار" - Translation from Arabic to Turkish

    • Başka seçeneğim yoktu
        
    • Başka şansım yoktu
        
    • seçeneğim yok
        
    • bir seçeneğim yoktu
        
    • başka çarem yoktu
        
    • başka şansım olmadığını
        
    Tüm yaşananlar için özür dilerim ama Başka seçeneğim yoktu. Open Subtitles أعتذر بخصوص كل شئ حدث. ولكن لم يكن لدي خيار.
    Başka seçeneğim yoktu. Sen bu konuda konuşmak istemedin. Open Subtitles لم يكن لدي خيار , لم تودي الحديث بخصوص ذلك
    Eline bir silah veririm ve iddia ediyorum Başka şansım yoktu. Open Subtitles سأضع مسدساً في يدك، وسأدعي أنه لم يكن لدي خيار آخر.
    Başka şansım yoktu. Onlarla ilgilenmeliydim. Eyaleti bu hödükler yönetiyordu. Open Subtitles .لم يكن لدي خيار,كان علي العناية بهم هؤلاء الأجلاف كانوا يحكمون الولاية
    Başka seçeneğim yok. Ya onu kabul edeceğim yada seni bir daha göremeyeceğim. Open Subtitles لم يكن لدي خيار ، إما أن أرحب به أو أجازف بفقدها ثانية
    - Pek bir seçeneğim yoktu değil mi? Open Subtitles لم يكن لدي خيار ، أليس كذلك؟ أعطيتك محفذاً صغيراً
    Bu yüzden, seni de yanımda getirmekten başka çarem yoktu. Open Subtitles ولذلكَ، لم يكن لدي خيار غير أن أحضركَ معي هُنا
    Onlara başka şansım olmadığını söyle. Open Subtitles اخبرهم اخبرهم انه لم يكن لدي خيار
    Başka seçeneğim yoktu. Open Subtitles عنما لا تملك الخيار وأنا لم يكن لدي خيار
    Başka seçeneğim yoktu. Uyuyamadım. Open Subtitles لم يكن لدي خيار لا أستطيع النوم و أنا أعرف
    Başka seçeneğim yoktu. Biz de velayeti bölüşerek arkadaş kalmaya karar verdik. Open Subtitles ولم يكن لدي خيار ، لذا قررنا ان نتشاركالحضانةونبقىاصدقاء.
    Benim yaptığıma inandığı bir şey için bana geldi. - Kendimi korumaktan Başka seçeneğim yoktu. Open Subtitles لقد هاجمني بسبب شيء اعتقدني اقترفته، ولم يكن لدي خيار سوى حماية نفسي.
    Başka seçeneğim yoktu. Gelmek zorundaydım. Open Subtitles لم يكن لدي خيار آخر كان يجب علي أن آتي هنا
    Sana söylüyorum, Başka seçeneğim yoktu. Open Subtitles لكن هذا منزلهُ صدقني بهذا لم يكن لدي خيار
    Başka şansım yoktu. Az kalsın yok oluyordum. Open Subtitles لم يكن لدي خيار لقد كدت أن اختفى من الوجود
    Benim Başka şansım yoktu. Gece okuluna gittim. Open Subtitles لم يكن لدي خيار ولقد التحقت بمدرسة ليلية آنذاك
    Sence o kadar insanı öldürmeyi istermiydim Başka şansım yoktu! Open Subtitles هل تعتقدي اني كنت اريد قتل هؤلاء؟ لم يكن لدي خيار اخر متأسفة
    Üst kademeden biri beni çağırttı. Başka şansım yoktu. Open Subtitles شخص برتبة قد أرسل بطلبي، لَم يكن لدي خيار
    Başka seçeneğim yok. Open Subtitles لم يكن لدي خيار
    Başka seçeneğim yok. Open Subtitles لم يكن لدي خيار
    Yani belki de, fizik ile biyoloji arasında karar verirken, bir seçeneğim yoktu. Open Subtitles إذاً, ربما أنه لم يكن لدي خيار عندما قررت مابين الفيزياء والبيولوجي
    Ertesi gün hapishanede uyandığımda onun söylediklerini kabul etmek dışında pek bir seçeneğim yoktu. Open Subtitles وعندما إستيقظت في اليوم التالي في السجن لم يكن لدي خيار سوى تصديق كلامها حول ما حدث
    Bu vermek zorunda kaldığım en zor karardı, ama başka çarem yoktu. TED كان ذلك أصعب قرار اتخذته، ولكن لم يكن لدي خيار.
    Benim olayımda başka şansım olmadığını hissettim. Open Subtitles في حالتي, شعرت أنه لم يكن لدي خيار

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more