Bunu ailemin önünde yaptığın için gerçekten iyi bir sebebin olsa senin için iyi olur. | Open Subtitles | اتعرف من الافضل ان يكون لديك سبب جيد لفعل ذلك امام عائلتي |
Beni durdurmaya çalışacaksan geçerli bir sebebin olsa iyi olur. | Open Subtitles | إن حاولت أن توقفني فيجب أن يكون لديك سبب جيد جداً |
Bize satmayacaksanız, aklıma gelenden daha iyi bir sebebiniz olsa gerek. | Open Subtitles | الآن، إن كنت لا توّد بيعه لنا يجب أن يكون لديك سبب مقنع غير الذي أفكّر فيه. |
Bay Cahill, davayı düşürmemem için iyi bir sebebiniz olsa iyi olur. | Open Subtitles | سيد (كايهل)، من الأفضل أن يكون لديك سبب مقنع لكيلا أوافق على طلب السيد (سبيكتر) للردّ |
Umarım burada bulunmak için çok iyi bir sebebin vardır. | Open Subtitles | من الأفضل أن يكون لديك سبب مقنع للتواجد هنا |
Eğer bu işe gireceksen iyi bir nedenin olsa iyi olur. | Open Subtitles | لو كنت ستتدخل في الموضوع يجب ان يكون لديك سبب جيد |
Beni bekletmek için iyi bir sebebin olsa iyi olur. | Open Subtitles | يستحسن أن يكون لديك سبب جيد لجلعي انتظر بهذا المكان القذر |
Bu aşağılama için iyi bir sebebin olsa iyi olur. | Open Subtitles | من الأفضل أن يكون لديك سبب لتلك الإهانة |
Bu aşağılama için iyi bir sebebin olsa iyi olur. | Open Subtitles | من الأفضل أن يكون لديك سبب لتلك الإهانة |
Geç kaldığın için iyi bir sebebin olsa iyi olur. | Open Subtitles | من الأفضل أن يكون لديك سبب وجيه لتأخرك |
Bizi yataktan bu kadar erken kaldırdığın için umarım iyi bir sebebin vardır, pislik. | Open Subtitles | من الأفضل أن يكون لديك سبب مهم لتجعلنا نستيقظ مبكراً هكذا |
Aramak için iyi bir sebebin vardır umarım. | Open Subtitles | يجب أن يكون لديك سبب ، جيد للإتصال |
Paula Thomas. Kim olursan ol, bu saatte aradığın için iyi bir nedenin olsa iyi olur. | Open Subtitles | "بولا توماس", أياً كنت من الأفضل أن يكون لديك سبب جيد لتتصل بي في هذا الوقت المتأخر |
- İyi bir nedenin olsa iyi olur. | Open Subtitles | -من الأفضل أن يكون لديك سبب جيد لعين |