O zamanlar çok yalnızdım tahmin edebileceğinden çok daha fazla. | Open Subtitles | كنت آنذاك غارقة في الوحدة بشكل أكبر بكثير مما يمكنك تخيله |
Bu operasyon politikayla tahmin edebileceğinden daha çok ilişkili. | Open Subtitles | هذه العملية مرتبطة بالسياسة على نطاق أوسع مما يمكنك تخيله |
- Daha önce de işkenceye uğradım. - Bu hayal edebileceğin hiçbir şeye benzemiyor. | Open Subtitles | لقد سبق تعذيبى قبلا ليس هذا كأى شئ يمكنك تخيله |
Bu hayal edebileceğin her şeyden daha kuvvetli bir güç. | Open Subtitles | هذه قوة أعتى من أي شيء يمكنك تخيله |
O öfkenin ne olduğunu hayal edebileceğinden de iyi biliyorum ben. | Open Subtitles | أعرف ما الذي يثير الغضب في الأمر أكثر مما يمكنك تخيله |
Bizim aramızdaki aşk ise hayal edebileceğinden daha güçlü olacak. | Open Subtitles | الحب بيننا سيكون أقوى من أي شيء يمكنك تخيله |
Bunun arkasındaki bilim problemi hayal edebileceğiniz en basit duruma indirgeyerek anlaşılır hale gelebilir. | Open Subtitles | العلم الذي يساند تلك الفكرة يمكن توضيحه عن طريق تبسيط المشكلة لموقف يمكنك تخيله |
"... Senin tahmin edebileceğinden çok daha güçlü olacağım." Elbette. | Open Subtitles | "سوف أصبح أكثر قوة مما يمكنك تخيله بالطبع" |
tahmin edebileceğinden çok daha fazla hayatım oldu. | Open Subtitles | انا لدي الروح أكثر مما يمكنك تخيله |
Bunu geri vermek tahmin edebileceğinden daha zor. | Open Subtitles | أرجاعه إليك أصعب مما يمكنك تخيله |
tahmin edebileceğinden de fazla. | Open Subtitles | أكثر مما يمكنك تخيله حتى |
Bu hayal edebileceğin her şeyden daha kuvvetli bir güç. | Open Subtitles | هذه قوة أعتى من أي شيء يمكنك تخيله |
İçine adımımı atacağım ve arabanın içi, dışarıdan hayal edebileceğinden daha büyük olacak. | Open Subtitles | وسأدخل إلى داخلها... وستكون من الداخل أكبر مما يمكنك تخيله وأنت تنظر إليها من الخارج |
Senin hayal edebileceğinden çok daha fazla bunu yaşadım. Bak, hepimiz bunları yaşadık, tamam mı? | Open Subtitles | ... لقد مررت بمثل بهذه الاوقات اكثر مما يمكنك تخيله |
Ancak ne kadar korkarsan kork Clara, şu anda yanındaki adam yanında olduğunu umduğum adam, ...inan bana hayal edebileceğinden daha çok korkuyor. | Open Subtitles | ' ومهما كان خوفك، كلارا الرجل الذي أنت معه الآن الرجل الذي أتمنى أن تكوني معه صدقيني هو خائف أكثر من أي شيئ يمكنك تخيله الآن |
- Yeni bir teknoloji üzerinde çalışıyoruz, sayesinde hayal edebileceğiniz herşeyi, sanal olarak, yaratabiliyoruz. | Open Subtitles | - لدينا تجارب مع تقنية - تجعل من الممكن لنا إنشاء أي شيء يمكنك تخيله , واقعيا |
Uluslararası Uzay İstasyonu'na bir görev terabaytlarca veri ile sonuçlanır, hayal edebileceğiniz her şey hakkında; Dünya etrafında yörüngeler, ISS'in hızı ve konumu ve sensörlerinden gelen binlerce canlı yayının tümü. | TED | مهمة إلى محطة الفضاء الدولية تأتي بمليارات البيانات عن أي شيء يمكنك تخيله -- المدارات حول الأرض السرعة والموضع الخاص بمحطة الفضاء الدولية و كل الآلاف الأخرى من البث الحي من أجهزة الاستشعار. |
hayal edebileceğiniz en kötü şey. | Open Subtitles | في أسوأ شيء يمكنك تخيله |