Ne kadar tehlikeli bir geri zekalı olsanda artık beraber yaşayabiliriz. | Open Subtitles | الآن يمكننا العيش معك مجدداً على الرغم من أنك متخلف خطير |
Yararlıca kullanırsak, daha sağlıklıca ve güzelce yaşayabiliriz. | TED | وإذا كنا نستخدمهم جيدًا، يمكننا العيش بصحة أفضل وبشكل أجمل. |
Gizlice, sakin sakin ilişkimizi yaşarız. | Open Subtitles | وهكذا، يمكننا العيش في سلام وسرّية |
Hasta bir çocuğun ölmesine göz yuman bir ülkede nasıl yaşayacağız biz? | Open Subtitles | كيف يمكننا العيش البلد يسمح للأطفال الصغار أن يموتوا ؟ |
Tabii ki zorundayım. Senin maaşınla geçinmeye devam edemeyiz. | Open Subtitles | بالطبع مفروض , لا يمكننا العيش من دخل واحد |
- Sizce otelde yaşayabilir miyiz? | Open Subtitles | هل تعتقدين أن يمكننا العيش فى فندق ؟ |
İyi haber şu ki, biz de hayatta kalabiliriz. | Open Subtitles | الأخبار الجيدة هي إننا يمكننا العيش |
Çok basit bir şekilde anlatırsak, başka bir yerde yaşamayı düşünemiyoruz. | Open Subtitles | خلاصة القول أن هنالك حقيقة بسيطة هي أنه لا يمكننا العيش في مكان آخر |
Ve yaşayabileceğimiz birkaç yer biliyor. | Open Subtitles | وهو يعرف عدة أماكن يمكننا العيش فيها |
Avrupa Birliği ülkelerinden birinde yaşayabileceğimizi söylemişler. | Open Subtitles | هذا يعني أننا يمكننا العيش في أي مكان في أوروبا |
Ya da mutantlarla beraber yer altında yaşayabiliriz. Biraz ateş onlara patronun kim olduğunu gösterecektir. | Open Subtitles | يمكننا العيش تحت الارض مع المتحولون بعض النار ستريهم من هو الزعيم |
Askerlerimiz orada savaşırlarken, bizler burada ne kadar huzur içinde yaşayabiliriz? | Open Subtitles | لماذا يجب أن يموت الجنود في ميدان المعركة بينما يمكننا العيش مُمجّدون |
Eğer seçersek avutucu bir illüzyon dünyasında yaşayabiliriz. | Open Subtitles | إذا كان بإمكاننا الإختيار يمكننا العيش في عالم الوهم المريح. |
Bizim evde beraber yaşarız. | Open Subtitles | فقط, اسمعي... يمكننا العيش سويةً في منزلي. |
İstediğimiz gibi ve istediğimiz kadar yaşarız. | Open Subtitles | يمكننا العيش كما نشاء أينما نشاء |
Buradayken nasıl birbirimiz için yaşayacağız? | Open Subtitles | كيف يمكننا العيش معاً في هذا المكان؟ |
Burada yaşayacağız. | Open Subtitles | يمكننا العيش هنا |
Tabii ki zorundayım. Senin maaşınla geçinmeye devam edemeyiz. | Open Subtitles | بالطبع مفروض , لا يمكننا العيش من دخل واحد |
Sıfıra sıfır yaşamaya devam edemeyiz. | Open Subtitles | لا يمكننا العيش بمقدار ما لدينا |
Ne dersiniz, burada yaşayabilir miyiz? | Open Subtitles | اذا؟ تعتقدون انه يمكننا العيش هنا ؟ |
Bununla yaşayabilir miyiz? | Open Subtitles | هل يمكننا العيش مع ذلك |
İyi haber şu ki, biz de hayatta kalabiliriz. | Open Subtitles | الأخبار الجيدة هي إننا يمكننا العيش |
Knut ve ben dövüştük ama hala beraber yaşamayı biliyoruz. Norveç'e geri döndüğünüz için kaygılandığınızı biliyorum. | Open Subtitles | انا و "كنوت" نتشاجر ولكننا يمكننا العيش معآ اعلم انكم متوترون "للعوده الى "النرويج |
* Birlikte yaşayabileceğimiz * | Open Subtitles | * أين يمكننا العيش معاً * |
- Hep böyle yaşayabileceğimizi biliyorsun. | Open Subtitles | تعلمين، يمكننا العيش هكذا طوال الوقت. |