"يمكنني أن أرى" - Translation from Arabic to Turkish

    • Göremiyorum
        
    • görüyorum
        
    • görebilirim
        
    • görebiliyordum
        
    • olduğunu görebiliyorum
        
    • Gördüğüm
        
    • anlayabiliyorum
        
    • görebilir miyim
        
    Hayır, kafatasını yeteri kadar Göremiyorum. İncik kemiği, kasık kemiği... Open Subtitles لا, لا يمكنني أن أرى مايكفي من الجمجمة أوالظنبوب أوالعانة
    Sıfırsız bölgenin kritik şerite genişlemesini destekleyen hiçbir şey Göremiyorum. Open Subtitles لا يمكنني أن أرى أي شيء من شأنه أن يدعم توسع المنطقة اللاصفرية في الشريط الحرج
    Televizyonun önünde durduğun için Göremiyorum. Open Subtitles لا يمكنني أن أرى بينما أنت واقف أمام التلفاز
    Söylemeni istediğim şey şu... Zarfın hala sende olduğunu görüyorum. Open Subtitles مايكل، أنا يمكنني أن أرى بأنّك ما زلت تحتفظ بالظرف
    Geç saatte televizyonda bu ayarda bir filmi ne kadar sıklıkla görebilirim? Open Subtitles رجاءً مارج، كم في الغالب يمكنني أن أرى فيلم بهذه المكانة العالية
    Ofisin parçalarını görebiliyordum, binanın çentikli köşelerini. Open Subtitles يمكنني أن أرى قطع المكتب، الحافات المتعرجة للبناية
    Çok uzaklardan bile ne kadar gergin olduğunu görebiliyorum. Open Subtitles يمكنني أن أرى كم أنت مشدوده من على بعد ميل
    Seni Göremiyorum. Gregory Peck'le mi sevişiyorum belli değil. Open Subtitles لا يمكنني أن أرى لا يمكنني الإستمتاع وأنا ال أرى
    Elinde bir bıçakla dikilen birini görüyorum ama yüzünü Göremiyorum. Open Subtitles و رجلٌ يقف عندي, ممسك بسكين لكن لا يمكنني أن أرى وجهه
    Hiçbir şey Göremiyorum, hiçbir şey hissetmiyorum. Open Subtitles لا يمكنني أن أرى أي شيء، ولا أشعر بأي شيء
    Korkarım boşanma. Başka türlüsünü Göremiyorum. Open Subtitles أخشى أنه الطلاق لا يمكنني أن أرى أي حل آخر
    Kusura bakmayın, şu an hiçbirinizin yüzünü Göremiyorum ama eminim böyledir. Open Subtitles أنا آسف، لا يمكنني أن أرى أي من وجوهكم الآن لكني أراهن أنهم يبدو هكذا
    Silah kaçaklığından para kazanmasını gerektirecek bir neden Göremiyorum. Open Subtitles لا يمكنني أن أرى أنه بحاجة لأيّ دخل مادي من أسلحة مستوردة.
    Tam olarak Göremiyorum. Bu çok karışık. Open Subtitles لا يمكنني أن أرى بوضوح الرؤية غير واضحة
    İç Güvenlik polisinin 20 dakika içinde buraya geleceğini de görüyorum. Open Subtitles يمكنني أن أرى بأن الأمن القومي سيكون هنا خلال 20 دقيقـة
    Peki, nedenleri konusundaki fikrin doğru olsa da olmasa da kızgın olduğunu görüyorum. Open Subtitles حسناً, سواءاً كانت تقديراتك لدوافعهم صحيحة أم لا يمكنني أن أرى أنك غاضب,
    Çalışmalarımı iş olarak görüyorum. Para karşılığı yapıyorum. TED يمكنني أن أرى عملي كوظيفة. أقوم به من أجل المال.
    Evet, ayna ışığı geri yansıtıyor, kanın nasıl karıştığını görebilirim. Open Subtitles نعم,المرآة تعكس الضوء,اذا يمكنني أن أرى كيف يمزج الدم
    Buna hazır olmadığını görebiliyordum. Open Subtitles كلا, أَسمعي, يمكنني أن أرى بأنك لست جاهزة لهذا
    Çok uzaklardan bile ne kadar gergin olduğunu görebiliyorum. Open Subtitles يمكنني أن أرى كم أنت مشدوده من على بعد ميل
    Gördüğüm kadarıyla, çoğu beyinsizdi. Open Subtitles بقدر ما يمكنني أن أرى كان معظمهم أغبياء.
    Yanlış birşeyler olduğunu anlayabiliyorum, neden bana da söylemiyorsunuz? Open Subtitles يمكنني أن أرى أن هنالك مشكلة ما فلماذا لا تخبرني
    Köpeğimi burda bırakmak istiyorum. Uyudukları yeri görebilir miyim? Open Subtitles أرغب في ترك كلبي هنا هل يمكنني أن أرى أين ينامون؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more