"يمكنني الوثوق" - Translation from Arabic to Turkish

    • güvenebileceğimi
        
    • güvenemem
        
    • güvenebileceğim
        
    • güvenebilir miyim
        
    • güvenemeyeceğimi
        
    • güvenemiyorum
        
    • güvenebilirim
        
    • güveneceğimi
        
    • güveneceğim
        
    • güveneyim
        
    Sana işyerinde içki yasak demiştim. Sana güvenebileceğimi sanıyordum. Open Subtitles سبق وأن قلت لك لا خمور في المكتب اعتقدت أنه يمكنني الوثوق بك
    Sebebi ne olursa olsun güvenebileceğimi hissettiğim tek adam sensin ve bunu hatırlayabiliyorsam, onlar çok uzakta değil demektir, yani hemen çıkmamız gerek. Open Subtitles لاي سبب , انت الشخص الوحيد الذي اشعر انه يمكنني الوثوق به اذا انا تمكنت من التذكر , هم سيتذكرون ايضا علينا الخروج الان
    Üzgünüm, şu an hiç kimseye ya da hiçbir şeye güvenemem. Open Subtitles أنا آسف لا يمكنني الوثوق بأي شخص أو أي شئ الآن
    Olanlardan sonra otelin oda servisine güvenemiyorsam lanet olası arabaya hiç güvenemem. Open Subtitles -إنهم نظاميون لا يمكنني الوثوق بخدمة الغرف في الفندق ولن أثق بسيارة
    Vali ile işimi yaparken buralarda güvenebileceğim birisi olmalı. Open Subtitles أنا الآن أعرف صبي يمكنني الوثوق به ريثما أنتهي من أعمال السفينة مع القاضي
    Şu anda güvenebileceğim tek kişi sensin. Open Subtitles في الواقع أنتِ الوحيدة التي يمكنني الوثوق بها
    Ebediyete kadar, yüzde yüz. Ben sana güvenebilir miyim? Open Subtitles مائة بالمائة حتى النهاية يمكنني الوثوق بك ؟
    Ona güvenemeyeceğimi biliyorum Clark ama yardımcı olabilecek bir profesörün adını verdi. Open Subtitles أعرف أنه لا يمكنني الوثوق به يا كلارك لكن أعطاني أسم بروفسور قد يتمكن من مساعدتي
    Ama anlattım çünkü sana güvenebileceğimi sanmıştım. Open Subtitles لكنني أخبرتك لأنني أعتقد بأنه يمكنني الوثوق بك
    Gerçek şu ki bana, sana güvenebileceğimi gösterdin. Open Subtitles لقد كبرت الحقيقة أنك أظهرتِ لي أنه يمكنني الوثوق بك
    Sana güvenebileceğimi bilmemin tek yolu bu. Open Subtitles إنّها الطريقة لأعرف أنّه يمكنني الوثوق بك
    Aman Tanrım. Harikasın. Sana güvenebileceğimi biliyordum. Open Subtitles يا إلهي، أنتِ الأعظم، كنت اعلم أنه يمكنني الوثوق بكِ
    Sana güvenemem. Bunu anlayacak kadar zeki olmalısın. Open Subtitles حسناً، لا يمكنني الوثوق بكِ، لا بد أنِك ذكية كفاية لتعرفي هذا
    Sorun şu ki, sana güvenemeyeceksem, güvenebileceğim yönünde verdiğin ifadeye de güvenemem. Open Subtitles المشكلة هي إنه لم يمكنني الوثوق بك لا يمكنني الوثوق بجملتك أنه يمكنني الوثوق بك
    Açıkçası ben kimseye güvenemem. Max'a bile! Open Subtitles مؤخرا لا يمكنني الوثوق بأحد وليس ماكس ايضا
    güvenebileceğim tek insan sensin. Open Subtitles وأنتِ الشخص الوحيد الذي يمكنني الوثوق به
    Şu an güvenebileceğim tek kişiyi. Open Subtitles بالشخص الوحيد الذي يمكنني الوثوق به الان
    Şu an güvenebileceğim tek kişiyi. Open Subtitles بالشخص الوحيد الذي يمكنني الوثوق به الان
    Şimdi ise artık sana güvenebilir miyim bilmiyorum. Open Subtitles والآن غدت لست متأكدة إن كان يمكنني الوثوق بك بعد الآن
    Düşüncelerimi okursan, sana da güvenip güvenemeyeceğimi bilmediğimi görürsün. Open Subtitles , لو أنك يمكنك قراءة أفكاري فانك تعرف أنني لا أدري لو أنه يمكنني الوثوق بك
    Kadınıma güveniyorum ama kadınıma yanaşacak erkeklere güvenemiyorum. Open Subtitles أثق بإمرأتي، لكن لا يمكنني الوثوق بالرجال الذين يتقربون منها.
    Sanırım bir telefon görüşmesi için size güvenebilirim. Open Subtitles أظنّ بأنّه يمكنني الوثوق بك بالنسبة للمكالمة الهاتفية.
    Artık kime güveneceğimi bilmiyorum. Open Subtitles لم أعد أعرف بمن يمكنني الوثوق.
    Artık güveneceğim başka neler söyledin peki? Open Subtitles و ماذا أيضاً اخبرتني مما لا يمكنني الوثوق به ؟
    Karıma bile güvenemeyecek durumdayken elçiliğime nasıl güveneyim? Open Subtitles إذا ما كان لا يمكنني الوثوق في زوجتي كيف أثق في السفارة ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more