"يمكنني تحمل" - Translation from Arabic to Turkish

    • dayanamam
        
    • dayanamıyorum
        
    • katlanamıyorum
        
    • dayanamayacağım
        
    • göze alamam
        
    • başa çıkabilirim
        
    • baş edebilirim
        
    • kaldıramam
        
    • dayanabilirim
        
    • katlanabilirim
        
    • edemem
        
    • katlanırım
        
    • karşılayamam
        
    Söyledim! Onunla konuşmalısınız. Ona bir şey olmasına dayanamam. Open Subtitles فعلت، يجب أن تتحدث إليها لا يمكنني تحمل حدوث شئ لها
    Odalarında olan şu 2 yaşlı çantaya dayanamıyorum. Open Subtitles أنا لا يمكنني تحمل الكيستين المنفوختين في الشقة
    Bak, ya sen öldür ya da ben. Daha fazla katlanamıyorum. Open Subtitles أسمع ، أقتله أو أقتلني لا يمكنني تحمل هذا بعد الان
    - Evet, zır zır ağla böyle, şişko. Bu saçmalığa dayanamayacağım. Open Subtitles أجل , أبكي مثل العاهرة الصغيرة أيها السمين. لا يمكنني تحمل هذا الهراء.
    Son birkaç günde kaybettiğim onca şeyden sonra, ismimi de kaybetmeyi göze alamam. Open Subtitles مع كل ما خسرته في الأيام الأخيرة، لا يمكنني تحمل خسارة اسمي أيضاً
    Karışık ruh halleriyle, duygusal problemlerle... çalınan ıslıklarla, rahatsız iç çamaşırlarıyla başa çıkabilirim. Open Subtitles يمكنني تحمل تقلبات المزاج والمشاكل العاطفية الصيحات، والملابس الداخلية العقابية
    O kadarıyla baş edebilirim. Open Subtitles . أنا متأكد أنه يمكنني تحمل أياً كان ما نسيته
    İnsanların beni hayal kırıklığına uğratmasına dayanamam! Kafayı yerim ulan! Open Subtitles ولا يمكنني تحمل رؤية من خذلوني انه يدفعني للجنون
    Seni tekrar kaybetmeye dayanamam. Open Subtitles لا أظن أنه قد يمكنني تحمل فكرة خسارتك ثانية
    Yol boyunca kavganız sürmez umarım çünkü buna dayanamam. Open Subtitles من الأفضل أن لا نقوم بالشجار طوال الطريق على هذا الشء, يا رجل لأنه لا يمكنني تحمل ذلك
    Peter, kıskançlığınla beni boğuyorsun. dayanamıyorum artık. Open Subtitles أنت تخنقي بــ غيرتك لا يمكنني تحمل ذلك أكثر
    Sorun sensin.Boyun eğdirmek istiyorsun, kıskançsın ve hayatımı yönetmek istiyorsun! Buna daha fazla dayanamıyorum. Bu delilik! Open Subtitles انتِ ملتصقه وغيورة و نكده ولا يمكنني تحمل المزيد من هذا الجنون
    Izzie, lütfen şunu kapat. Şu aptal müziğe dayanamıyorum. Open Subtitles إيز أرجوك أخفضي الصوت، لا يمكنني تحمل هذه الموسيقى الغبية.
    Ve bu gerçeğe katlanamıyorum. Open Subtitles في الواقع لا شيء يتغير هنا لا يمكنني تحمل العيش معه
    Ama memleketimdeki insanların başarısız olduğumu düşünmeleri fikrine katlanamıyorum. Open Subtitles لا يمكنني تحمل فقط أهل مدينتي يروني فشلت
    Tıkılı kalmaya daha fazla dayanamayacağım. Buradan çıkmam lazım. Open Subtitles لم يعد يمكنني تحمل هذا يجب أن أخرج من هنا.
    O çocukları bir daha kaybetmeni göze alamam. Aylardır başımdaki en kötü bela oldular. Open Subtitles لا يمكنني تحمل فقدانهما مجدداً كانا من أولوياتي منذ أشهر
    İnanın bana, sorumlulukla başa çıkabilirim. Hiç sorun değil. Open Subtitles صدقيني يمكنني تحمل المسؤولية لامشكلة
    Yara bandını şipşak yapıştırıp çıkartan kızlardanım. Bununla baş edebilirim. Open Subtitles انا من نوع الفتيات التي تعالج نفسها بسرعه يمكنني تحمل ذلك
    Çocuklar, bu şey çok tehlikeli. Dikkatli olun. Kimsenin yaralanmasını kaldıramam. Open Subtitles لابد أن تأخذوا هذا الشىء علي محمل الجد، لا يمكنني تحمل أن يصاب أحدكم
    Evlilik başına sadece bir kör kocaya dayanabilirim. Open Subtitles يمكنني تحمل أن يكون زوجي أعمى لمرة واحدة خلال زواجنا
    Ne yapacağımı bilmiyorum. Onu seviyorum. Ama ne kadar katlanabilirim? Open Subtitles لا أعرف ما أفعل انا أحبه لكن لا يمكنني تحمل المزيد
    Bıktım artık. Daha fazla tahammül edemem. Open Subtitles لقد تعبت منها لا يمكنني تحمل المزيد أكثر
    Arabanın performansı böyle olduktan sonra sıcağa katlanırım. Open Subtitles لا يمكنني تحمل الحرارة إذا كان السيارة تسير بهذا الشكل
    Parasını karşılayamam ama belki şu makinalardan bir tane alabilirim. Open Subtitles لا يمكنني تحمل أجر العملية ربما يجب أن أشتري مثل هذه الآلة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more