"يمكنه أن يكون" - Translation from Arabic to Turkish

    • olamaz
        
    • olabilir ki
        
    • olabilecek
        
    • olamazdı
        
    • olabilirdi
        
    • de olabilir
        
    • olabileceğini
        
    Bu nedenle karakteri birinci sıraya koymak zorundayım bu karakter barajını geçemeyen bir adam iyi bir başkan olamaz. İkincisi, ben şu tür bir muhafazakarım -- TED ولذلك يجب أن أعتقد أن الشخصية تأتي في المقام الأول، والإنسان الذي لا يتخطى حد الشخصية لا يمكنه أن يكون رئيسا جيدا.
    Satın almış olamaz. Daha dün bir Türk hamamında yazdım. Open Subtitles لا يمكنه أن يكون قد إشتراها ، لقد كتبتها بالأمس في حمام تركي ، إنه كاذب
    Biz de zekiyiz. Biz de. Gerçekten ne kadar zeki olabilir ki? Open Subtitles نحن أذكياء إلي أي درجة يمكنه أن يكون ذكيا؟
    Annem, sen ve geri kalan herkes hakkinda konusuyorsa bunun nesi sir olabilir ki? Open Subtitles كيف يمكنه أن يكون سراً لو كنت أنت و أمي و الجميع يتحدثون بشأنه؟
    - Beni dinlemiyorsun. - Ciddi olabilecek bir şeyi göz ardı edemezsin. Open Subtitles لا يمكنك تجاهل شيئاً يمكنه أن يكون جاداً.
    İkinci kişi sarhoştu ve bu kadar isabetli olamazdı. Open Subtitles الرجل الثانى كان مخمورا لا يمكنه أن يكون بهذه الدقه
    Zed gerçek bir anlaşma olabilirdi, biliyorsun işte, doğal bir cerrah. Open Subtitles يمكنه أن يكون جرّاحاً ممتازاً , تعلمين , جرّاحاً طبيعيّاً بالفطرة
    İki tarafta da olamaz değil mi? Önümüzde de olabilir arkamızda da. Open Subtitles لا يمكنه أن يكون على الجانبين.
    Güvende. Ona onursal hakim olabileceğini söyledim. Open Subtitles أخبرته بانه يمكنه أن يكون حكم عادل ونزيه
    Fahişe olamaz ki. Sensin fahişe. Open Subtitles لا يمكنه أن يكون بائعاً للهوى أنت بائعة الهوى
    Sevgilim, yatağa gel. Ciddi olamaz. Open Subtitles عزيزي ، تعال إلى السرير . لا يمكنه أن يكون جدياً
    Ekselansları, o küçük bir çocuk. Demir Maymun olamaz. Open Subtitles معالي الوزير ،انه مجرد صبي ، لا يمكنه أن يكون القرد الحديدي.
    Bizimkilerden birinin olamaz, hiçbiri bu civarda değildi. Open Subtitles لا يمكنه أن يكون واحداً منا .. وإلا لن يعيش أحد
    Sevgili tanrım, gerçekten orada olamaz, olabilir mi? Open Subtitles يا إلهي , لا يمكنه أن يكون هناك حقاً أليس كذلك ؟
    Birincisi bağlısın ve ikincisi bu evde neler olduğundan kim emin olabilir ki? Open Subtitles أولاً، أنت مُقيد و ثانياً من يمكنه أن يكون متأكداً حقاً مما حصل في هذه الشقة ؟
    Kocası, Sarah'nın her söylediğine inandı herhalde ama bir insan nasıl bu kadar aptal olabilir ki? Open Subtitles أقصد أن زوجها كان يصدق كل ما تقوله له، لكن كيف يمكنه أن يكون غبياً لهذه الدرجة؟
    Hangi konuda bu kadar emin olabilir ki? Open Subtitles كيف يمكنه أن يكون متأكداً من أي شئ؟
    Bu dünyada zebra olabilecek biri varsa, o da sensin, arkadaşım. Open Subtitles وإن كان هناك أى شخص يمكنه أن يكون حمار وحشى فى العالم فهو أنت, يا صديقى
    Bu adam tehlikeli olabilecek bir durumda. Open Subtitles هذا الرجل في مكانة حيث يمكنه أن يكون خطيراً جداً.
    Güvenilir bağlantı bundan daha ayrıntılı olamazdı. Open Subtitles المصدر الذى يعتمد عليه لم يمكنه أن يكون أكثر دقه من هذا
    Benim kocam gibi olabilirdi, yani, bütün gece kanepeye uzanır play station'da futbol da oynayabilirdi. Open Subtitles حسنا , يمكنه أن يكون مثل زوجي, الذي يبقى على الأريكة ويلعب كرة القدم طوال الليل.
    Kolya, Nikolai isminin kısaltılmışı anne. Yugoslav ismi de olabilir yani. Open Subtitles كوليـا" تصغير لـ "نيقــولاي" يا أمّي" يمكنه أن يكون اسمـًا يوغوسلافيـًا أيضا
    Böyle lezzetli olabileceğini bilmiyordum. Open Subtitles لم أكن أعلم أن الطعام يمكنه أن يكون بهذه اللذة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more