"يمنعك" - Translation from Arabic to Turkish

    • durduran
        
    • engel
        
    • tutan
        
    • engelleyen
        
    • engelliyor
        
    • alıkoyan
        
    • alı
        
    • mani
        
    • durdurmadı
        
    • engelleyecek
        
    • durdurmasına
        
    • sebep
        
    • durduruyor
        
    O halde indir onu. Seni durduran bir şey yok. Open Subtitles إذن ضعه الأن، لا يوجد هناك شييء كى يمنعك.
    Şirketi benim elimden almanı durduran nedir? Open Subtitles مالذي يمنعك من استخدام ذلك لأخذ الشركة منّي ؟
    Bu adama olan sevgin, yapmak istediğin şeyi yapmana engel olmasın. Open Subtitles لا تتركي حبّك لهذا الرجل يمنعك من فعل ما أردتِ فعله.
    Daha iyisini yapabileceksen, seni tutan yok. Open Subtitles لا أحد يمنعك من تبديل السائق إن لم تكن راضياً
    Bu, rüyalarında biri seni kovaladığı zaman yatağından kaçmanı engelleyen şeydir. TED وهو ما يمنعك من الجري أثناء النوم عندما تطاردك الأشباح في أحلامك.
    Maalesef seni bu yurt odasına getiren şey aynı zamanda bu makineyi idare etmeni ya da bir parçası olmanı da engelliyor. Open Subtitles للأسف , فإن الشيء الذي دفعك لهذه الغرفه هو مايمكن ان يمنعك من تشغيل هذا الجهاز بشكل صحيح
    Ama bunun hakkında çok düşündüm ve bence seni durduran başka bir şey var. Open Subtitles لكني فكرت بهذا كثيرا واعتقد ان هناك شيئا اخر الذي يمنعك
    Kan kaybetmeni durduran tek şey o olabilir. Open Subtitles قد يكون هذا هو الشيء الوحيد الذي يمنعك من نزف الدماء
    Gitmek mi istiyorsun, git! Seni durduran kimse yok! Open Subtitles تريد الذهاب, اذهب لا احد يمنعك
    O zaman ordu kur. Seni durduran yok. Open Subtitles إذًا فلتبنِ جيشًا لا أحد يمنعك
    Bak, eğer zihnini toparlamak için biraz şeye ihtiyacın varsa sana engel olmam. Open Subtitles نظرة، إذا كنت بحاجة إلى القليل من لتعمل بشكل صحيح، أنا لن يمنعك.
    Kendini aptal yerine koymana engel olmaya çalıştım. Open Subtitles أنا مجرد حاول أن يمنعك من صنع أحمق من نفسك.
    Bu gelecekte basketbol oynamanıza engel olacaktır. Open Subtitles و هذا قد يمنعك من لعب كرة السلة في المستقبل
    Daha iyisini yapabileceksen, seni tutan yok. Open Subtitles لا أحد يمنعك من تبديل السائق إن لم تكن راضياً
    - Seni tutan tek şey kendinsin. Open Subtitles الشيء الوحيد الذي يمنعك عن فعل ذلك هو نفسك.
    Bu kadınla ilişki kurmanı engelleyen bir şey var. Open Subtitles انت مهتم بامرها,لكن هناك شيء يمنعك من بدء علاقة معها
    Beyine görüntü gönderebiliyorsan, beyinden görüntü çekip almanı... engelleyen şey ne? Open Subtitles إذا كان بمقدرك إدخال صور إلى الدماغ فما الذي يمنعك من إنتزاع الصور من خارج العقل؟
    Susan, sahip olduğun potansiyeli görmeni engelliyor. Open Subtitles سوزان هي ما يمنعك من رؤية قدرتك الحقيقية
    Buna karşın, öfken ve güven duymaman uyarılarıma kulak asmanı engelliyor. Open Subtitles إلا بك الغضب وعدم الثقة يمنعك من إحترام تحذيراتي.
    Sen ya bir azizsin ya da kalbinin derinliklerinde bir yerde seni bunu yapmaktan alıkoyan bir şey var. Open Subtitles إما أنك قديس أو أن شيئا موصد بقوة في داخلك يمنعك من أن الاستجابة بكامل قوة قلبك
    İşemememiz de gerekiyor ama bu seni onu taşımaktan alı koymuyor. Open Subtitles لا يفترض أن نتبول هنا. لكن ما الذي يمنعك من حمله إلى الغواصة.
    Belki spor yapamıyorum düşüncesi spor yapmana mani oluyordur. Open Subtitles نعم، أو ربما التفكير في أنك لا تستطيع ممارسة الرياضة هو ما يمنعك عن ممارسة الرياضة
    Ama bu seni durdurmadı değil mi? Open Subtitles ولكن هذا لم يمنعك ، اليس كذلك ؟
    Hem diyabetinin geceleri çalışmanı engellemesi maça gitmeni engelleyecek değil. Open Subtitles من العمل ليلا فليس معناته ان يمنعك من الذهاب للمباراة.
    Ama bunun seni durdurmasına izin verme. Sen gidebilirsin. Benim için sorun yok. Open Subtitles لكن لا تدعي ذلك يمنعك من الذهاب، يمكنك الذهاب، لا أمانع
    Ama sâkin olmayı başarırsan biz gitmeni söyleyene dek birkaç gün burada kalırsan buradan taburcu olmaman için sebep görmüyorum. Open Subtitles ولكنك اذا اخذت المسألة برفق ولم تسافر لبضعة أيام لا أرى أي سبب يمنعك من المغادرة هذه أخبار سارة، اليس كذلك؟
    Artık ne durduruyor seni? Open Subtitles ماذا يمنعك من الإنتقال الآن؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more