"ينبغي أن نكون" - Translation from Arabic to Turkish

    • olmalıyız
        
    • olmalıydık
        
    • olmamalıyız
        
    • olmamız gerekmez mi
        
    Yine de bence orta halli bir direnişle karşılaşmaya hazırlıklı olmalıyız. Open Subtitles مع أني أعتقد انه ينبغي أن نكون متأهبين لمواجهة مقاومة معتدلة
    O yüzden farmakologlara, yani bu ilaçları araştırıp geliştiren insanlara minnettar olmalıyız. TED لذلك ينبغي أن نكون ممتنين للغاية أن لدينا علماء الصيدلة، أناس يبحثون في هذه الأشياء ويطورون أدوية جديدة.
    O paraları saçanların ve arkadaşlarımıza bir pislik gibi davrananların yerinde biz olmalıydık. Open Subtitles كان ينبغي أن نكون نحن نبدد كل أموالنا و نعامل أصدقائنا مثل القذارة
    Şu anda Baja'da tekilalarımızı yuvarlıyor olmalıydık. Open Subtitles نحن ينبغي أن نكون مسترخيين في باجا الآن.
    Saygın olduğu sürece, seçici olmamalıyız. Open Subtitles طالما انه محترم فلا ينبغي أن نكون أشخاص صعب رضاهم
    Gel hadi. Onun odasında olmamalıyız. Open Subtitles هيا لا ينبغي أن نكون في غرفتها
    Bebeğim, sence de para harcamada biraz daha dikkatli olmamız gerekmez mi? Open Subtitles حبيبي ألا تعتقد أننا ينبغي أن نكون أكثر حرصاً على المال ؟
    Kimilerine göre Alman olmalıyız. Öyle düşünmeyenlere çok kızıyorlar. Open Subtitles البعض يعتقد أننا ينبغي أن نكون ألمان و هم يبطشون بمن يخالفهم.
    - Harita odasında. Çabuk olmalıyız. Open Subtitles إنّه في غرفة الخرائط، ينبغي أن نكون سريعِين
    - Harita odasında. Çabuk olmalıyız. Open Subtitles إنّه في غرفة الخرائط، ينبغي أن نكون سريعِين
    Şu anda bizden alt sıradalar, ama onlar ev sahibimiz ve biz de iyi niyetli olmalıyız. Open Subtitles حالياً، أدنى منا في التصنيف ولكنهم مستضيفينا لذا ينبغي أن نكون ممتنين
    Dışarıya bakın! Dışarıda olmalıyız... Open Subtitles انظروا هناك ..ينبغي أن نكون بالخارج هناك
    Çoktan yola çıkmış olmalıydık. Open Subtitles كان ينبغي أن نكون غادرنا الآن.
    Anlamıyorum. Çoktan orada olmalıydık. Open Subtitles أنا لا أفهم ينبغي أن نكون هناك الآن
    Şu an evimizde hayatımızı yaşıyor olmalıydık. Open Subtitles ينبغي أن نكون المنزل الذين يعيشون حياة.
    Şimdiye kadar yeterince yaklaşmış olmalıydık. Open Subtitles ينبغي أن نكون قريبين بحلول الآن
    Hepimiz eşit mi olmalıydık sanki? Open Subtitles لا ينبغي أن نكون متساوين ؟
    Buraya başlamak için bile olmamalıyız. Open Subtitles لا ينبغي أن نكون هنا لنبدأ هذا الأمر
    Onun odasında olmamalıyız. Open Subtitles لا ينبغي أن نكون في حجرتها
    Burada olmamalıyız. Open Subtitles لا ينبغي أن نكون هنا
    Hep birlikte olmamız gerekmez mi? Open Subtitles ألا ينبغي أن نكون معًا؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more