"ينعكس" - Translation from Arabic to Turkish

    • yansıyor
        
    • yansıması
        
    • gösteriyor
        
    • yansır
        
    • yansıyan
        
    • yansıtıyor
        
    • yansımış
        
    • yansıyacak
        
    • yankılanacaktır
        
    • yansıyacağını
        
    Mizah bize doğru yansıyor. TED إنه عنا نحن. حس الدعابة ينعكس علينا نحن.
    Bir kumarhane işletiyorsun! Sence bu bana nasıl yansıyor? Open Subtitles أنت تلعب بكارت مزيف كيف تعتقد إن هذا ينعكس على؟
    Aynada ışığın yansıması zaman alır. Open Subtitles حتى الضوء المنعكس من عليك فى المرآة يأخذ بعض الوقت لكي ينعكس من عليك
    Ve araştırmalar bunun bütün dünyada geri teptiğini gösteriyor. TED ولقد أظهر الباحثون أن ذلك ينعكس على العالم أجمع.
    Sonra gözlerimize tekrar yansır, böylece mavi buzulu görürüz. TED عندها ينعكس ويظهر أمام أعيننا، مما يرينا جليد أزرق.
    En yüksek tepelerden yansıyan ışık bu körlüğe neden oluyor. Open Subtitles ذلك الضوءُ الذي ينعكس من القمم العالية.
    İçinde bir şey var, fakat tüm taramaları geri yansıtıyor. Open Subtitles ،بالتأكيد هناك شئ بالداخل و لكن كل المسح ينعكس مرة أخرى
    Bunda da çekenin yüzü araba camına yansımış. Open Subtitles وفي هذه تبين وجه المصور ينعكس على نافذة السيارة
    Seçim size kalmış ancak cevap vermemeniz resmi soruşturmaya kötü bir şekilde yansıyacak. Open Subtitles إختيارك هو لك, لكن فشلك بالإجابة.. سوف ينعكس بضعف على سجلِّك بالنقاش الرسمي.
    Kardeşlerim... bu hayatta yaptıklarımız... sonsuzlukta yankılanacaktır. Open Subtitles أخوتي، ما نفعله في حياتنا ينعكس علينا في الأخرة
    Umutlarımız, hayallerimiz, çocuklarımızın geleceği, bir diğerimizin gözlerinden yansıyor. Open Subtitles , بأمالنا و أحلامنا مستقبل أبنائنا ينعكس في اعين بعضهم
    Umutlarımız, hayallerimiz, çocuklarımızın geleceği bir diğerimizin gözlerinden yansıyor. Open Subtitles أمال و أحلامنا و مستقبل أبنائنا ينعكس في أعين الآخرين
    Adamın karakterine kötü yansıyor. Ver şunu bana. Open Subtitles فأنه ينعكس سلبياً على شخصية الرجل، أعطني هذا.
    Bu kimyasallar da ışığın yüzünden gelen yansıması ile harekete geçiyor. Open Subtitles وهذة المواد حساسة للضوء الذى ينعكس مرتدا من وجهك
    Çocuk sahibi olmak... ruhunun özünün sana geri yansıması gibi.. Open Subtitles إنجاب طفل كما لو كان جوهر روحك ينعكس عليك
    Fakat arkadaşlarım aracılığıyla sana bir toplantı ayarladım, ve sen gitmedin, bu beni küçük gösteriyor. Open Subtitles لكن عندما أعد لك ميعاداً مَع شركائِى ولا تذهب هذا ينعكس بالسوء على
    Parşömen kağıdına benzeyen haritadaki açık renkli bölgeler terk edilen bölgeleri gösteriyor. Open Subtitles كما لو أنها خريطة نفيسة الضوء ينعكس على هذه الرقعة من الأرض المهجورة
    Işık demeti daha sonra damlacıklardan geri yansır ve çıkarken ikinci kez kırılır. Open Subtitles ثم ينعكس الضوء من خلف تلك القطرات ثم تنكسر ثانيةً عندما تغادرها
    Oysa ki biz, ormandan yansıyan ışıklar halinde görürüz ve şuradaki çalılıklarda bir yerlerde hayvan seslerini duyabilirim. Open Subtitles في حين اننا نرى العالم كالضوء الذي ينعكس بعيدا من الغابات، وأستطيع أن أسمع أصوات الحيوانات هناك في مكان ما من الفروة التحتية.
    Heavy metal müzik genellikle satanizmle ilişkilendirilir bu çocuklar ve liderleri bunu görünümlerine yansıtıyor olabilir. Open Subtitles و قد ينعكس هذا على مظهر هؤلاء الاطفال و قائدهم على الارجح سيكون هناك جنس، مخدرات، كحول
    Carl'ın gözlüğüne bir şey yansımış. Open Subtitles تمهل قليلا. شيء ينعكس في عدسات .نظارت (كارل) الشمسية
    Harika bir iş çıkardın ve bu siciline yansıyacak. Open Subtitles لقد قمت بعمل مذهل وسوف ينعكس ذلك في سجلك
    Kardeşlerim... bu hayatta yaptıklarımız... sonsuzlukta yankılanacaktır. Open Subtitles أخوتي، ما نفعله في حياتنا ينعكس علينا في الأخرة
    Mary'ye, nedense, kötü bir şekilde yansıyacağını yazmış. Open Subtitles وأسلوبها في الخطاب يوحي كما لو أن ذلك ينعكس سلبًا على ماري

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more