"ينوون" - Translation from Arabic to Turkish

    • peşinde
        
    • vermek
        
    • planlıyorlar
        
    • niyeti
        
    • planlayan
        
    • niyetinde
        
    • istiyorlar
        
    • niyetliler
        
    • niyetindeler
        
    • plânlıyorlar
        
    • çeviriyorlar
        
    • planladıklarını
        
    • planladıklarına
        
    Her durumda, neyin peşinde olduklarını öğrenmeliyiz. Open Subtitles على أى حال يجب أن نعرف ما الذى ينوون فعله
    Bize zarar vermek istediklerini sanmıyorum. Nasıl bilmiyorum ama bundan eminim. Open Subtitles والأن , لااعتقد انهم ينوون أذيتنا , ولااعلم كيف استنتجت هذا
    Belki gezegende birlikte toplama yapmayı planlıyorlar. Open Subtitles ربّما ينوون انتقاء الضحايا على الكوكب معًا
    Çünkü o helikopterdeki adamın tüm niyeti hepimizi öldürmek. Open Subtitles لأن الرجال الذين بالمروحية ينوون قتلنا جميعا
    Bir binayı havaya uçurmayı planlayan çoğu insan bunu gerçekleştirmez. Open Subtitles معظم الأشخاص الذي ينوون بتفجير مبنى لا يتمّوا ذلك
    Bence, yine de onlar Baron Gruda'ya karşı gösteri yapmak niyetinde değiller. Open Subtitles لا اعتقد بأنهم ينوون التظاهر ضد البارون غرودو ايضا
    Hükümet, Hammer Down protokolü üzerinde düşünüyor, bu da demek oluyor ki tüm bu alanı yok etmek istiyorlar. Open Subtitles الحكومة ستنفذ نظام ضربة المطرقة مما يعني أنهم ينوون تدمير هذه المنطقة بأكملها
    Her şey plana uygun ilerliyor. Bizimle teke tek dövüşmeye niyetliler. Open Subtitles "كل شيء يسري وفقًا للخطّة، هم ينوون قتالنا رجل لرجل"
    Krallığı ve her birimizi yok etmek niyetindeler. Open Subtitles فهم ينوون القضاء على المملكة وكل فرد منا
    Sadece peşinde olduklarını bilmen gerekir diye düşündüm. Open Subtitles لقد اعتقدت فقط أنك يجب أن تعرف عما ينوون فعله
    Beşinci Kol bizi yok etmenin peşinde. Çünkü başka bir yerden geldik. Open Subtitles الرتل الخامس ينوون تدميرنا لأننا من مكان مختلف
    Onları takip ediyorum. Neyin peşinde olduklarını bir bilsem... Open Subtitles الاحقهم, انا فقط اتمنى ان اعرف ما الذى ينوون عليه
    Çoğu seri kundakçı zarar vermek istemez. Open Subtitles معظم مشعلي الحرائق المتسلسلين لا ينوون الاضرار
    Bak, kimseye zarar vermek istediklerini sanmıyorum. Open Subtitles انظر ، أنا متأكدة من أنهم لا ينوون ايذاء أحد
    Yarın sabah yargıç emri imzalar imzalamaz yerine diktirmeyi planlıyorlar. Open Subtitles إنهم ينوون إعادة خياطة يده صباح الغد بعد أن يوقع القاضي الأمر
    Ya da gelenlerin niyeti gerçekten bize zarar vermek olduğu için söylemiştir. Open Subtitles أو لأنّ الأناس القادمين إلى هنا ينوون أذيتنا
    Sam Garper'ın planladığı şeyi planlayan kişiler için topluma kazandırma okulu falan yok. Open Subtitles لا يوجد برامج إصلاحية للذين ينوون فعل ما يخطط له (سام غاربر)
    Baba, bize zarar vermek niyetinde olmasalardı... buraya tekrar geri dönüyor olmazlardı. Open Subtitles ابى, انهم لن يعودون الى هنا الا اذا كانوا ينوون اذيتنا
    Yani küçük bir garanti istiyorlar. Open Subtitles لذا فهم ينوون شراء تأميناً صغيراً.
    O sır o kadar önemli ki, sırrı korumak için sizi, Dr. Aquino'yu ve arkadaşınız Michael Cole öldürmeye niyetliler. Open Subtitles سر مهم للغاية بحيث أنّهم كانوا ينوون قتل د. (أكينو) وصديقكِ (مايكل كول) وأنتِ كي يحمونه.
    Ama birlik sizi buraya getirmek için servet harcadı ve başarısını garantilemek için kendileri kontrol etme niyetindeler. Open Subtitles ولكن الشركة أنفقت ثروة لإحضاركم هنا،وهم ينوون أن يحكموا هذه المستعمرة لضمان نجاحها
    Evet ama istasyonda bomba yoksa nasıl patlatmayı plânlıyorlar? Open Subtitles لكن طالما لا قنبلة في المحطّة فكيف ينوون تفجيرها؟
    Şu Amerikalıları anlamak zor. Şimdi ne işler çeviriyorlar? Open Subtitles هؤلاء الأمريكيّين الغامضون، مالذي ينوون على فعله الآن ؟
    Dikkatli olun diyor çünkü bir şey planladıklarını öğrenecek kadar çok şey duymuş. Open Subtitles تقول خذوا حذركم ، لقد سمعت الكثير من الاشياء عن خطط ينوون القيام بها
    Böyle bir silahları varsa, bunu kullanmayı planladıklarına inansanız iyi edersiniz. Open Subtitles فإن كان لديهم سلاحاً كهذا فيتعين عليك التصديق بأنهم ينوون استخدامه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more