"يهدأ" - Translation from Arabic to Turkish

• sakin
• rahat
• huzursuz
• sakinleştiğinde
• Sakinleşince
• sakinleşmesini
• sessiz
• sakinleşene
• sakinleşmesi
• sakinleşsin
• sakinleşiyor
• sakinleşecektir
• sakinleşir
• sakinleşip
• sakinleştir

Herkes sakin olsun. Yoksa siz de bu pislikler gibi ölürsünüz!
حسنا كل شخص يهدأ أو ستتعرضون للموت مثل هؤلاء الملاعين

Herkes sakin olsun kapıları kilitledim ve kimse ile göz teması kurmayın.
الكل يهدأ ويغلق الأبواب ولا يقوم بتواصل عيني مع أحد

Ve o Senato'yu geneleve çevirene kadar rahat etmeyecektir!
و لن يهدأ قبل أن يقلب المجلس إلى بيت دعارة

Bütün bu parçalar Basquiat’ın huzursuz ve üretken zihninin fiziksel kanıtlarını sunan bir ağ oluşturur.
وجميع هذه اللوحات تُكون شبكة تقدم دليلًا ماديًا على عقل باسكيات الخصب الذي لا يهدأ.

Gidip kontrol etsem iyi olur. Alvey sakinleştiğinde seni arar.
ينبغي ان اذهب لأتفقدهم , الفي سيتصل بك عندما يهدأ

Henüz değil. Başında bekle. Sakinleşince yararlı bir şey diyecek mi bakalım.
ليس بعد، إبقى معه وأنظر إن أتى بأمر مفيد حالما يهدأ

Eğer saldırırlarsa arkanı kollayacak birkaç adam verebilirim sana ama bir sonraki hareketimizi yapmadan önce etrafın sakinleşmesini beklemeliyiz.
سأمنحك بعض الرجال من أجل حمايتك في حالة قرروا الانتقام منك علينا أن ندع هذا الأمر يهدأ قبل أن نقوم بخطوتنا التالية

Eğer öğretiye uyarsanız, denizler sessiz kalacak ve fırtınalar gelmeyecek.
إذا فعلت ذلك فسوف يهدأ البحر ولن تأتي العواصف

Ortalık sakinleşene kadar burada saklanabiliriz.
أعتقد أن علينا أن نمكث هنا .حتى يهدأ الوضع قليلاً

-Hızlı kullanları pek sevmez..sakin olun
القيادة السريعة أمر حاد معه سوف يهدأ خلال دقائق

Herkes sakin olsun.
بينما اخذ هولاء الاليين للاستجواب على الجميع ان يهدأ

Bu yüzden Severide'a sorun çıkarmak yerine sakin olmasını söyledim.
" لهذا أخبرت " سافرايد أن يهدأ بدلاً من ضربه

- Amahl, şu adamlara sakin olmalarını söyle.
امال ، اخبر هذا الرجل ان يهدأ اهدأ ، اهدأ

Herkes biraz sakin olsa ya. Geleceğini söyledim.
أرجو أن يهدأ الجميع قلت لكم سيحضر

Onu sakinleştirmen gerek. Sakinleşirse daha rahat nefes alacak.
.عليك أن تجعله يهدأ دعهُ يتمهّل قليلاً في تنفسه

Buradaki adamlar ve kadınlar huzursuz, burada öylece durup beklemeyeceğiz.
الرجال والنساء هنا لا يهدأ. ونحن لن يرشح نفسه لهذا النوع من العلاج.

Burası tımarhane gibi. sakinleştiğinde geri gelirim.
هذا مستشفى أمراض عقلية سأعود عندما يهدأ الوضع

Öfkelenir, tehditler savurur. Sakinleşince de niye köpürdüğünü unutur.
يقوم بالتهديد, ويخفف التوتر وبعد ذلك يهدأ,وينسى سبب غضبه

Olaya el koymak için ortalığın sakinleşmesini beklememiz gerek.
سنضطر لترك الوضع يهدأ قبل أن نعود إلى هناك

Onu sessiz tutup, insanlara sinsice yaklaşmak ve soymak gibi mi?
مثلاً , يمكنك أن تجعله يهدأ مما يمكنك من التسلل وسرقة الناس

Umarım yakında diner, ...ama sanırım havuzda işler sakinleşene kadar birkaç gün geçecektir.
على أمل أن يهدأ من تلقاء نفسه أعتقد أن البركة ستحتاج إلى يومين قبل أن تهدأ

- Kendiniz görün. İçeride çok sinirli bir baba var. sakinleşmesi için ona biraz süre tanıyacağız.
أب منزعج جداً سنعطيه دقيقتان لكى يهدأ

Bekleyin! Herkes sakinleşsin, tamam mı?
على الجميع ان يهدأ

Baktık sakinleşiyor, ağzını tıkarız sahibine geri götürürüz.
عندما يهدأ , بأمكاننا أن نلفّه بهذه الكمامة التي صنعتها و بأمكاننا أخذه للرجل

Eğer seni alıkoyuyor gibi gözükürsek sakinleşecektir. Haydi. Kelepçele.
عندما يبدوا الأمر كالقبض عليك سوف يهدأ

sakinleşir sakinleşmez, gideceğim. Birkaç günlüğüne, tamam mı?
سأغادر بمجرد أن يهدأ مجرد يومان , حسنا؟

sakinleşip toplantıya gitmeye ve bu konuyu sonra konuşmaya ne dersin?
ما رأيك أن نجعل الأمر يهدأ ونذهب لاجتماع البلدة ونتحدث عنه بعد ذلك؟

Onu sakinleştir, yoksa belediyeyi ararım.
من الافضل ان يهدأ ، والا سوف اقوم باخذه لرعاية الكلاب