"يُدفن" - Translation from Arabic to Turkish

    • gömülmek
        
    • gömülür
        
    • gömülmüş
        
    • gömmek
        
    • gömülmesini
        
    • gömülmeli
        
    • gömülmesi
        
    • gömülmeden
        
    • gömülmesine
        
    Bu onun vasiyetiydi. Oraya gömülmek istiyordu. Open Subtitles كانت تلك رغباته، أراد أن يُدفن هناك
    Porter, bana, öldüğü takdirde, hava alanının yanına gömülmek istediğini söylemişti. Open Subtitles أخبرني (بورتر) في مرّة، أنه لو مات فسيريد أن يُدفن بجانب المطار
    Biliyor musunuz, bir rahip öldüğünde her zaman cemaatine dönük gömülür. Open Subtitles أتعلمين ان القسيس عندما يُدفن, فانه دائما يواجه قساوسته ؟
    Boğazına kadar hamamböceği olan bir kutuya gömülmüş olan adamı kaçırdın. Open Subtitles أنت فقد فوَّتي هذا الشخص الذي يُدفن الى رقبته في خزان ممتلئ بالصراصير
    İnançlı bir Metodisti bir yabancının yanına gömmek hiç doğru değil. Open Subtitles إنه شئ رهيب أن يُدفن ميثودى طيب . مع رجل أجنبى
    Küllerinin Lavinia'nın mezarına gömülmesini istemiş. Open Subtitles أراد أن يُدفن رماده فيقبر لافينيا
    Oğullarım evlerine gömülmeli, Annelerinin yanında. Open Subtitles ينبغي أن يُدفن أولادي بالوطن، بجانب والدتهم
    Ona bir asker muamelesi yap. Savaş alanında ölmüş ve oraya gömülmesi gerekiyormuş gibi. Open Subtitles عامله كالمحارب الذي قُتل بالمعركة ويتحتم بأن يُدفن هنالك
    Babam daha gömülmeden Jack orada annemin üstüne koku bırakıyormuş. Open Subtitles لم يُدفن أبي حتى وكان "جاك" هناك، يتودد إلى أمي.
    Daha sonra, ölmüş ve gömülmek üzere olan bir adamı uyandırdığına şahit oldum. Open Subtitles "ولاحقاً، حظيت بفرصة رؤيته... "يوقظ رجلاً بدا لي خاوياً من الحياة... "وكان على وشك أن يُدفن.
    Knapp, boynundaki kolyesiyle beraber vücuduna hiç dokunulmadan gömülmek istemiş. Open Subtitles طلب (ناب) أن يُدفن كاملاً ومسبحة صلاته على رقبته.
    Washington Sleepy Hollow'un yakınında bir yere gömülmek istemiş olabilir, Open Subtitles (واشنطن) أراد أن يُدفن بالقرب من (سليبي هولو)
    Kilise kayıtlarına göre Knapp tek parça halinde ve tespihi boynunda gömülmek istemiş. Open Subtitles طبقاً لسجلات الكنيسة، طلب (ناب) أن يُدفن كاملاً ومسبحة صلاته على رقبته.
    Aileye miras bırakılmamışsa çoğunlukla askerlerle birlikte gömülür. Open Subtitles ولا يُترك مع العائلات، إنّما يُدفن مع الجنودِ.
    Başla yere gömülür. Buna izin vermem. Open Subtitles ادفنوه حيث تدفنوه أما هنا فلن يُدفن
    Tanrı adına, oğlu ve kutsal ruh adına, gömülmüş ölüsüne ve dirilişi için. Open Subtitles باسم الأب والابن والروح المقدسة يُدفن في التعميد كما في وفاة المسيح وينهض كما في بعثه
    Saat tam gece yarısını vurduğunda Ulric canlı canlı gömülmüş olacak. Open Subtitles (أولريك) سوف يُدفن حيًا عند منتصف الليل بالضبط.
    Müslümanlar ölülerini 24 saatte gömmek ister. Open Subtitles المسلمون يرغبون بأن يُدفن موتاهم خلال 24 ساعة. وهذا يبقي لنا 13 ساعة.
    Hey, onu pelerinle gömmek hangi manyağın fikriydi? Open Subtitles من صاحب الفكرة المجنونة أن يُدفن هنا؟
    Küllerinin birbirine karıştırılarak birlikte gömülmesini vasiyet etmişler. Open Subtitles يريدون أن يُمزج رفاتهم ثم يُدفن كواحد
    Bu Connelly'nin kardeşinin gömülmesini istediği yerdi. Open Subtitles كان هذا المكان الذي أراد (كونلي) أن يُدفن شقيقه فيه.
    İnsan yaşadığı yerde gömülmeli. Open Subtitles يجب أن يُدفن الرجل حيث يعيش
    Bu da hemen gömülmesi gerektiği anlamına geliyordu. Open Subtitles . وهذا يعنى أنه يجب أن يُدفن على الفور
    Yani kadın kubanımız... gömülmeden önce adamımızla görüşmüş. Open Subtitles لهذا، هذا الرجل كان يتواصل مع حضياتنا -قبل أن يُدفن بقليل
    Ayrıca yabancıların kilerimize gömülmesine izin vermeyiz. Open Subtitles . بالفعل . ولن ندع أى شخص غريب يُدفن فى قبونا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more