"‫ أتذكر" - Translation from Arabic to Turkish

    • hatırlıyorum
        
    • hatırlıyor musun
        
    Kesin bir şey söylemek zor ama ilk kazamı hatırlıyorum da TED لا أحد يستطيع القول بالتأكيد, لكنني أتذكر أول حادث حصل لي
    Sıcak ve yumuşak tutmak için her eklemini bükerken parmaklarını yüzümde gezdirdiğimi hatırlıyorum. TED أتذكر أنني أضع أصابعه قرب وجهي، وأنا أجمع كلا منجها لأبقيها لينة ورشيقة.
    Yeni bir tür keşfettiğim ve isim verdiğim zamanı hatırlıyorum. TED أتذكر المرة الأولى التي اكتشفت فصيلة جديدة وتمكنت من تسميتها.
    Mike öldürüldüğünde, korkuyu bir silah olarak kullanmaya çalışan güçleri hatırlıyorum. TED عندما قتل مايك، أتذكر السلطات التي كانت تحاول استخدام الخوف كسلاح.
    - 21 Ocak, 1965. - O zamanı hatırlıyor musun? Open Subtitles ــ الحادي والعشرون من يناير عام 1965 ــ أتذكر ذلك؟
    Biz çok küçükken kasabaya bir film ekibi geldiğini hatırlıyor musun? Open Subtitles أتذكر عندما كنا صغيرين جداً و جاء فريق عمل فيلم للمدينة؟
    Bu benim başıma geldiğinde, Babamla geçirdiğim güçlü bir deneyimi hatırlıyorum. TED عندما يحدث ذلك لي، أتذكر تجربتي القوية التي عشتها مع والدي.
    O anda, büyükanneme açılmamak için bilinçli bir karar verdiğimi hatırlıyorum. TED الآن، أتذكر اتخاذ قرار واع في تلك اللحظة ألا أزور جدتي.
    Düşündüğümüz isimleri duysan gülmekten ölürsün. Bir tanesini hatırlıyorum da-- Open Subtitles ستموت ضحكا على الاسماء التى اخترعناها استطيع ان أتذكر واحدا
    Burası çiçek ve ışıkla dolu olduğu zaman verilen partileri hatırlıyorum. Open Subtitles انى أتذكر الحفلات بهذه الغرفة عندما كانت مليئة بالأزهار و الأنوار
    Onu ittiğimi onun da düştüğünü hatırlıyorum. Kafasını da çarpmıştı. Open Subtitles يبدو أننى أتذكر أننى قد دفعتها أسقطتها و ارتطمت رأسها
    Bir bunları hatırlıyorum, bir de sallayınca içinde kar yağan baskılığı. Open Subtitles أتذكر هذه و الكريستال المجسم الذى يصنع عاصفة ثلجية حين ترجها
    Burasının gözün alabildiğine geniş bir çiftlik arazisi olduğunu hatırlıyorum. Open Subtitles أتذكر عندما كان كل هذا أراضى زراعية على مدى البصر.
    Buraya ilk geldiğinde, o piçe nasıl hayran olduğunu söylediğini hatırlıyorum. Open Subtitles أنا أتذكر عندما أتيت هنا فى البدايه كنت معجبا بذلك الوغد
    'Semiz bir buzağı'yı hatırlıyorum, ama, hatırladığım kadarıyla, hayli hassas bir hayvandı. Open Subtitles أتذكر أن به بقرةٌ سمينة، لكن, على حد علمي أنه حيوانٌ عاقل.
    hatırlıyorum, çünkü o gün etraftaki tek beyaz yabancılar onlardı. Open Subtitles أتذكر ذلك لأنهم كانوا البيض الغرباء فقط فى ذلك اليوم
    Bu evi çok iyi hatırlıyorum, ama son ziyaretimde seni görmemiştim. Open Subtitles أتذكر هذا البيت جيدا ، ولكنني لم أراك في زيارتي الأخيرة.
    Korunmaya ihtiyacı olan bir çocuktan, bir sırdaşa terfi ettiğim günü hatırlıyorum. Open Subtitles أتذكر يوم تحولت من شخص يتعامل معه بحرص إلى شخص يثق به
    Biz çok küçükken kasabaya bir film ekibi geldiğini hatırlıyor musun? Open Subtitles أتذكر عندما كنا صغيرين جداً و جاء فريق عمل فيلم للمدينة؟
    Papazın yarı ölü suratını, yıldırım çarpmış gibi... yüzünden fırlamış gözlerini hatırlıyor musun? Open Subtitles أتذكر وجه الكاهن وهو يحتضر وتلك النظرة الحولاء التي جعلته يبدو ضحيةً لصاعقة؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more