"'ların başında" - Translation from Turkish to Arabic

    • في أوائل
        
    • في بداية
        
    • مطلع
        
    • في اواخر
        
    • اوائل
        
    1990'ların başında, Siyahi Amerikalıların sağlığı hakkında yazılmış bir kitabı incelemem istendi. TED في أوائل التسعينيات، طُلب مني مراجعة كتاب جديد حول صحة السود في الولايات المتحدة.
    Size anlatmak üzere olduğum hikaye, 90'ların başında geçiyor. Open Subtitles والآن، هذه القصة التي سأرويها جرت أحداثها في أوائل التسعينات
    Annenle baban bu evi 1960'ların başında satın aldı. Open Subtitles أمك وأباك إشتروا هذا المنزل في أوائل الستينات
    Ancak 1990'ların başında, Temsilciler Meclisi bütün işin hafta ortasında yapılmasi için yasama takvimini değiştirdi. TED و لكن في بداية التسعينات غير مجلس النواب التقويم التشريعي بحيث ان تنجز كل الاعمال في منتصف الاسبوع
    Ben buraya 1990'ların başında nükleer haleleri araştırma görevinde bulunmak için geldim. Open Subtitles كنت قد قدمت إلى هنا في مطلع التسعينيات لأقوم ببحث على الهالات النووية
    90'ların başında ilginç bir dönemdi sanırım. Open Subtitles كان وقتاً مثيراً للاهتمام في اواخر التسعينات
    Her yerde lazerler vardı. 1990'ların başında ...ünlü olmak gibiydi. Open Subtitles لقد كان هناك اضواء ليزر , كأنك مشهوراً في اوائل التسعينات
    Kalpsiz, 90'ların başında uyuşturucu satardı. Open Subtitles كان يبيع المخدرات في المآوي في أوائل التسعينات
    90'ların başında McLane tarafından açılan büyük mevduat hesaplarını araştırın. Open Subtitles أنتما تبحثان عن إيداعات كبيرة في حسابات جديدة تم فتحها من قبل ماكلاين في أوائل التسعينات
    Babası, 90'ların başında Pentagon'a çalışıyormuş. Open Subtitles أبوها كان بالجيش تولى والدها وظيفة في البنتاغون في أوائل التسعينيات
    Ardından, 1990'ların başında asteroidleri inceleyen bir analist bir parça ALH84001'i elektron mikroskobuyla analiz etti. Open Subtitles ثم في أوائل عام 1990 ..قام محلل يبحث في الكويكبات :وضع قطعة من الحجر ALH84001
    90'ların başında IRA bombacılarına sahta kimlik yaparak meşhur oldu. Open Subtitles بنى سمعته في أوائل التسعينات عن طريق صناعة هويات مزيّفة لمفجّري "الجيش الجمهوري الإيرلندي".
    90'ların başında Utrecht'de küçük bir tezgahım vardı. Open Subtitles في أوائل التسعينيات كنت أملك عربة صغيرة في "أوتريخ"
    Ve tekrar İskandinavya'da 90'ların başında görülmüşler. Open Subtitles وكان لا بد من يعيد من الدول الاسكندنافية في أوائل '90s.
    Deneyi 60'ların başında yaptınız değil mi? Open Subtitles لقد قمت بالتجربة في أوائل الستينات؟
    İşte 1960'ların başında, programlama buydu. TED وكانت هذه هي البرمجة في بداية الستينات.
    1990'ların başında, miselyumun dünyanın doğal interneti olduğunu öne sürmüştüm. TED قمت بالاقتراح، في بداية التسعينيات بأن الميسيليوم هي الانترنت الطبيعي للكرة الأرضية
    1960'ların başında Verrazano Köprüsü'nün inşa edilmesine yardım etti. Open Subtitles في بداية الستينات ساعد ببناء جسر فيرزانو
    Çok heyecanlandım. 90'ların başında büyük hayranındım senin. Open Subtitles مصادفة رائعة حقاً كنتُ مهتماً بأخبارك الممتعة منذُ مطلع التسعينيات
    Çok heyecanlandım. 90'ların başında büyük hayranındım senin. Open Subtitles مصادفة رائعة حقاً كنتُ مهتماً بأخبارك الممتعة منذُ مطلع التسعينيات
    1990'ların başında tahliye olan 11 adamın da adresi aynı. Open Subtitles ... أممــ تم إطلاق صراح 11 من هؤلاء في مطلع التسعينات لهــم نفس العناون السابق المعروف بالضبط
    90'ların başında eyalet bütçemizi kısıtladı. Open Subtitles الولاية كانت تتابع ميزانيتنا لفترة طويلة في اواخر التسعينيات
    Usta Andre 20'lerinin sonunda 30'ların başında ortalama bir adam olduğunu söyledi. Open Subtitles المعلم أندريه قال انه رجل أبيض تقليدي في أواخر العشرينيات أو اوائل الثلاثينيات

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more