"'nın ofisinde" - Translation from Turkish to Arabic

    • في مكتب
        
    • في مكتبِ
        
    Yangına, Upper West Side psikiyatristi Dr.Raul Berreca'nın ofisinde meydana gelen gaz patlamasının neden olduğu sanılıyor. Open Subtitles الحريق كان سببه انفجار غاز حدث في مكتب واقع بالمنطقة الغربية الشمالية للطبيب النفسي الدكتور راؤول باريرا
    Bölge Başsavcısı'nın ofisinde birkaç tanıdığım var. Open Subtitles فأنا لدي بعض الأصدقاء في مكتب النائب العام
    Eyalet Savcısı'nın ofisinde yeni ASA. Open Subtitles إنــه المسـاعد الجديد في مكتب المدعـي العام.
    Bölge Savcısı'nın ofisinde öyle yazılmıştı. Open Subtitles كان لأنني اعتقدت أنك تعمل في قسم السرقة والقتل هذا هو المكان الذي كنت مسجلاً به في مكتب المدعي
    Gedda'nın ofisinde bir berber koltuğuna bağlandığını söylüyor. Open Subtitles يَدّعي بأنّه كَانَ متضايق إلى a كرسي حلاقِ في مكتبِ gedda.
    Julia'nın ofisinde patlayan bombanın ardından oluşan yığın içinde araştırman için sipariş ettiğin bir rezistans parçası bulduk. Open Subtitles أنت تَعْملُ آر دي على صمّاءِ يُساعدُ الأدواتَ. تَعافينَا a مقاوم مِنْ القنبلةِ في مكتبِ جوليا ذلك يَتتبّعُ إلى a دفعة
    Bunlar Matilda'nın ofisinde çalışan insanlar. Open Subtitles هؤلاء هو الناس الموجودين في مكتب ماتيلدا
    Öğle yemeğinden dönerken Scarlett'i Ella'nın ofisinde gördüm. Open Subtitles عندما كنت عائدة من الغداء رأيت سكارليت في مكتب ايلا
    Yani, Baba'nın ofisinde de aynı yön bulma duygusuna sahip olabilir misin diye merak ediyordum? Open Subtitles لذا،كنتأتساءل.. هللديكنفسشعورالتوجيه.. في مكتب والدك؟
    - Bu Duma'nın ofisinde ki böcek mi? Open Subtitles هل هذا جهاز التنصت في مكتب دومان؟
    Üniversiteyi Belediye Başkanı'nın ofisinde çalışmak için bırakmak mı? Open Subtitles غادر الجامعة ليعمل في مكتب المحافظ؟
    - Alicia'nın ofisinde. Hayatım, özür dilerim. Open Subtitles في مكتب أليشا حبيبتي، أنا آسف
    Tek bildiğim şey Nucky Thompson'ın Atlantic City'den gelip Bölge Savcısı'nın ofisinde 35 dakika oturduğu ve başka bir çocuğun hapsi boylaması. Open Subtitles كل ما أعرفه أن (ناكي طومبسون) أتى من أطلانتك سيتي وجلس في مكتب المدعي العام لـ 35 دقيقة وبعدها فتىً آخر ذهب للسجن
    Matthew Reed, Manhattan Bölge Savcısı'nın ofisinde ceza savcısı. Open Subtitles (ماثيو ريد)، مُدّعٍ جنائيّ في مكتب المُدعي العام لمُقاطعة (مانهاتن).
    Bay McCarthy'nın ofisinde yemek yiyorsun sanıyordum. Open Subtitles ظننت بأنّك تتناول غدائك في (مكتب السيد (مكارثي
    Onun bekçi köpeği Malefiz, Belediye Başkanı'nın ofisinde kalbi bekliyor. Open Subtitles جعلت مِنْ (ماليفسنت) كلب حراسة لتراقبه في مكتب العمدة
    - Bizimle Amelia'nın ofisinde buluşacağını söyledi ve öyle yapacak. Open Subtitles -قال أنه سيقابلنا في مكتب (إميليا) وسيفعل
    - DA'nın ofisinde çalışıyorum. Open Subtitles - " أعمل في مكتب " دي أيه
    Gedda'nın ofisinde berber koltuğu gördün mü? Open Subtitles تَرى أبداً a حلاق كرسي في مكتبِ gedda؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more