"çıkarmışlar" - Translation from Turkish to Arabic

    • لقد قاموا
        
    • أزالوا
        
    • أخرجوه
        
    • لقد سحبوا
        
    • الذي سحبت
        
    • لقد أخرجوا
        
    • ازالوا
        
    • حفروه
        
    Şunu söylemeliyim, burayı çekip çevirmede iyi iş çıkarmışlar. Open Subtitles ولابدّ أن أقول. لقد قاموا بعمل رائع في مُراقبة هذا المكان.
    İyi iş çıkarmışlar demek, çünkü yüzde yüz gerçek bu. Open Subtitles هذا جيد، لقد قاموا بعمل جيد لأنها حقيقة تمامًا
    Kurşunları çıkarmışlar ve ameliyattan da çıkmış. Open Subtitles حَسناً، أزالوا الرصاصَ، و هو خارج الجراحةِ، موافقة؟
    Tüm mermi parçalarını çıkarmışlar ve kalıcı hasar yokmuş. Open Subtitles أزالوا كل شظايا الرصاصة ويقولون أنه لا يوجد ضرر دائم
    Anladığım kadarıyla acil çıkışı lazer kesici ile açıp onu zorla çıkarmışlar. Open Subtitles سمعت أنهم فتحوا بوابة السدادة بالليزر . و أخرجوه منهـا بقوة
    Oradaki bataklıktan bir ceset kalıntısı çıkarmışlar. Open Subtitles لقد سحبوا ما تبقي من جسد شخص خارج المستنقع هناك
    - Kurşunu oradan çıkarmışlar. Open Subtitles -ذلك المكان الذي سحبت منه الرصاصة
    Kolundaki kurşunu çıkarmışlar, durumu da stabilmiş. Open Subtitles لقد أخرجوا الرصاصة من ذراعها وحالتها مستقرة
    Beni filmden tamamen çıkarmışlar mı yani? Open Subtitles لقد ازالوا مشاهدي نهائيا من الفيلم؟
    Adamın cesedini gözümün önünde çıkarmışlar. Open Subtitles حفروه فوق الحقّ تحت أنفي.
    Yüzünü ve boynunu düzeltirken iyi iş çıkarmışlar. Open Subtitles لقد قاموا بعملٍ رائع وهم .يعيدوا بناء وجهها وعنقها
    İyi iş çıkarmışlar Max. Open Subtitles لقد قاموا بعمل جيد عليكِ يا ماكس
    İyi iş çıkarmışlar değil mi? Open Subtitles لقد قاموا بعمل رائع، أليس كذلك؟
    Önce beynini burnundan dışarı çıkarmışlar sonra karnını yan taraftan yarmışlar ki mide, karaciğer ve bağırsakları çıkarabilsinler... Open Subtitles أولا، ارتشفوا دماغه من أنفه ...وبعدها جعلوا شقاً في جهة البطن ،وبهذا أزالوا المعدة، الكبد ..والأمعاء
    Korteksin omurga ile birleştiği noktadan bir şey çıkarmışlar. Open Subtitles لقد أزالوا جزءاً من الطبقة ...السفلية من القشرة الدماغية يتقابل مع العمود الفقري
    Korkarım ki yapamam. Kalbini yerinden çıkarmışlar. Open Subtitles لا أستطيع، لقد أزالوا قلبك
    Orada o kadar dondu ki, dondurma torbasıyla dışarı çıkarmışlar. Open Subtitles انه يجمد المبينات بشكل سيء، هم أخرجوه من حقيبةِ آيس كريمِ.
    Hastaneden çıkarmışlar, iyi bir fabrikada iş vermişler. Open Subtitles لقد أخرجوه من المستشفى و وجدوا له وظيفة في مصنع جيد.
    Nehirden bir ceset çıkarmışlar ve üstünde Charles'ın cüzdanı bulunmuş. Open Subtitles لقد سحبوا جثة من النهر ووجدوا محفظة تشارلز
    - Kurşunu oradan çıkarmışlar. Open Subtitles ذلك المكان الذي سحبت منه الرّصاصة .

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more