"çağırırız" - Translation from Turkish to Arabic

    • سنتصل
        
    • سنطلب
        
    • بدعوة
        
    • نستدعي
        
    • ساتى الى
        
    • سنطلبك
        
    • سنناديك
        
    Genellikle böyle durumlarda polisi çağırırız ama patronumuz biraz daha sağduyulu davrandı. Open Subtitles عادة,في مواقف مثل هذه, سنتصل ببساطة بالشرطة. ولكن الزبون الآخر كان معتاد
    Gelecek sefere tesisatçı çağırırız, teşekkürler. Open Subtitles المرة القادمة سنتصل بسباك وليس برجال إطفاء
    Sakin ol. Dr. Brazus'ı arayıp buraya çağırırız. Open Subtitles استرخى سنتصل بالدوكتر بريسس وهو ساتى الى هنا
    Acil bir durum varsa, ikinci bir helikopter çağırırız. Open Subtitles ونرى ماذا يجري إذا كانت هناك حالة طارئة سنطلب مروحية ثانية
    Dinle, toplantıdan birkaç kız çağırırız ve sana yardımcı olurlar diye düşünmüştüm. Open Subtitles ، إذن ، انصت إلي لقد كنت أفكر بدعوة بعض البنات من الاجتماع ونجعلهم يتبادلون في مساعدتكِ
    Boynunu koparıp temizlikçileri çağırırız. Ne dersin? Open Subtitles يمكن أن نحطم عنقها، أو نستدعي عمال النظافة.
    Sadece bizi burada bırakın. Düzelince sizi çağırırız. Open Subtitles اترك كل شيء لنا سنطلبك عندما تنتهى
    Sakin ol. Dr. Brazus'ı arayıp buraya çağırırız. Open Subtitles استرخى سنتصل بالدوكتر بريسس وهو ساتى الى هنا
    Bırak gitsinler. Onlara ihtiyacımız olursa, onları çağırırız. Open Subtitles دعهم يذهبون لو احتجناهم سنتصل بهم
    Evet, hoşlandığım çocuğu ve erkek arkadaşını da çağırırız. Open Subtitles نعم , سنتصل بالشاب الذي يعجبني و صديقه
    Dinleyin, biz bir çekici çağırırız. Open Subtitles أتعلمون ، سنتصل بشاحنة قطر فحسب
    Eğer birine ihtiyacımız olursa seni çağırırız. Open Subtitles أذا أردنا شخص يحل مكان شخص سنتصل بك
    Ateşin düşmezse doktor çağırırız. Open Subtitles إن لم تفارقك الحمى، سنتصل بالطبيب.
    Bulamazsam da çilingir çağırırız. Open Subtitles و إلا سنطلب عامل الأقفال ببساطة ...أثناء ذلك
    Eğer yavaşlamaya devam edersen,patronu çağırırız, cenaze planlarını yapmaya başlar. Open Subtitles ! لو تكاسلت, سنطلب من الزعيم أن يجهز جنازتك
    Tek bir yayıncı. Bakıcıyı çağırırız. Open Subtitles ناشر واحد، سنطلب جليسة للأطفال.
    Güzel bir düğün yapar herkesi çağırırız Open Subtitles عندما أعود بشكل دائم ... سنتزوج بالشكل اللائق وسنقوم بدعوة الجميع هل تقبلين ؟
    Bu stüdyo bir mahkeme salonu ve biz sadece uzman tanıkları çağırırız. Open Subtitles هذا الاستديو الإخباري هو قاعة محكمة ونحن نستدعي فقط الشهداء المتمكنين.
    Bir sorun olursa, ambulans çağırırız. Open Subtitles لماذا لا تنتظر حتى نخرج من هذا النفق ثم نستدعي عربة الإسعاف
    İhtiyacımız olduğunda seni çağırırız. Open Subtitles سنطلبك عندما نحتاجك
    İhtiyacımız olursa seni çağırırız. Chris, bana bakar mısın lütfen? Chris? Open Subtitles سنناديك إن احتجناك. "كريس"، هلا نظرت إليّ؟ "كريس"؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more