| Alıcılarınızın ayarları ile oynamaya çalışmayın. Bu bir Duraksız Özgürlük video bültenidir. | Open Subtitles | لا تحاول تغيير وضع القناة هذا بث لنشرة الحرية عن طريق الفيديو |
| Alıcılarınızın ayarları ile oynamaya çalışmayın. Bu bir Duraksız Özgürlük video bültenidir. | Open Subtitles | لا تحاول تغيير وضع القناة هذا بث لنشرة الحرية عن طريق الفيديو |
| Ve hatta bana dondurmak için çalışmayın, seni yenmek çünkü. | Open Subtitles | ولا تحاول تجميدي مرة اخرى. لأنني عندها سأقوم بالقضاء عليك. |
| Başka birinin yaptığı işi biraz geliştirmeye çalışmayın, çünkü bu sizi fazla ileriye taşımaz. | TED | لا تحاولوا أن تحسنوا قليلاً على ما يفعله الآخرون لأن ذلك لن يوصلكم إلى حد بعيد. |
| Kaçmaya çalışmayın. | Open Subtitles | فى هذة الحالة , ربما تنجحوا يجب الا تحاولوا الهرب |
| - Bugün geç saate kadar çalıştım. - Tamam, şu an konuşmaya çalışmayın. | Open Subtitles | لقد عملت لوقت متأخر اليوم اوكي, لا تحاولي الحديث الان |
| Bizi büyücülerinizin yolu ile korkutmaya çalışmayın Lord Vader. | Open Subtitles | لا تحاول اخافتنا بطرقك ساحرِكَ لورد فادر |
| Büyükelçi ile konuşmak istediğinizi söyleyin. Konsolosluğa gitmeye çalışmayın. | Open Subtitles | وطالبت بمقابلة السفير، لا تحاول الوصول إلي القنصل |
| Bütün çıkışlar tutuldu, o yüzden kaçmaya çalışmayın. | Open Subtitles | الشرطة موجوده عند كل مخرج لذا لا تحاول الركض |
| Pekala, beyler! Paraları sökülün ve artistlik yapmaya çalışmayın! | Open Subtitles | حسناً ، اعطني كل المال ولا تحاول فعل شيء أخرق |
| Seks yapmaya çalışmayın çünkü TV radyasyonu üreme organlarınızı zayıf ve işlevsiz bırakmıştır. | Open Subtitles | لا تحاول القيام بعلاقات جنسية فسنوات من مواجهة الأشعاع التلفازي ، قد جعلك عقيم وعديم جدوى |
| Bunu geri almaya çalışmayın demiştim, değil mi? | Open Subtitles | انا قولت لك الا تحاول ارجاع ذلك الم اقل لك ذلك ؟ |
| * Beni değiştirmeye çalışmayın, ben ümitsizim, oynadığımız oyunların kurbanları * dikkat edin, çılgın sürüşe dikkat edin, yalan söylemeyin Öldüğümüz güne kadar bu benim hayatım | Open Subtitles | الحياة زحمة سير إني عالق لا تحاول تغيير نمطي لا أمل مني |
| Yapacağım, gerçekten yapacağım! Beni durdurmaya çalışmayın! | Open Subtitles | سأفعلها، انا حقا سأفعلها لا تحاول ايقافي |
| Sakın Beni Durdurmaya çalışmayın, Sadece Manzaraya Odaklanın. | Open Subtitles | لا تحاول توقفني فقط استمتع بالمنظر يا سيدي |
| Ayrıca, eski döşeklerin içinde sıvışmaya çalışmayın. | Open Subtitles | وكذلك، لا تحاول الخروج خلسة عندما يرمون الفرشات القديمة |
| Bölgede sevdikleriniz varsa şu anda onlara yardım etmeye çalışmayın. | Open Subtitles | إن كان لديك أحباء فى المنطقة لا تحاولوا مساعدتهم |
| Onunla bire bir karşılaşmaya çalışmayın. | Open Subtitles | لا تحاولوا إلقاء القبض عليها بأنفسكم ماكس .. |
| Beni kandırmaya çalışmayın orospu çocukları. | Open Subtitles | لذلك لا تحاولوا ان تبيعوا لى اى توابل يا ملاعين |
| Beni aramaya çalışmayın. Çünkü bulmanız imkânsız. | Open Subtitles | لا تحاولي إيجادي لأنه أمراً مستحيلاً |
| Eğer birini görürseniz, sakın kendi başınıza hapsetmeye çalışmayın. | Open Subtitles | إن رأيتما أيّ شخص لا تحاولا أن تقيّداه بنفسكما |
| Bir daha sakın benden böyle kaçmaya çalışmayın, anladınız mı? | Open Subtitles | لا تحاولى أبداً للهرب منى مثل هذا مرة أخرى. |
| Üzerine doğrulu 4-5 silah var bu yüzden onu almaya çalışmayın. | Open Subtitles | اربعة او خمسة بنادق موجهه نحوه لذلك لاتحاول الاقتراب منه او تحريكه |
| Beni takip etmeye çalışmayın. Bu aleti çok iyi kullanırım. | Open Subtitles | لا تحاولو اللحاق بناء ، فأنا خبير في إستعمال هذه البندقية. |