"çarptığını" - Translation from Turkish to Arabic

    • أصابه
        
    • صدمت
        
    • ضربه
        
    • اصطدمت
        
    • أصابها
        
    • تصطدم
        
    • صدمته
        
    • صدم
        
    • أصطدم
        
    • إصطدم
        
    • ارتطم
        
    • ترتطم
        
    • صدمتها
        
    • صدمتك
        
    • صدمتِ
        
    Kendisine neyin çarptığını anlayana kadar, çoktan ceset torbasına girmiş olacak. Open Subtitles عندما سيدرك ما أصابه سَيَكُونُ في كيس الجثث
    11'in Kuleye çarptığını sanıyorduk. Tüm birimler görev yerlerinize. Komuta merkezi. Open Subtitles لقد أعتقدنا أنها صدمت البرجين أيها السادة هذا ما أريد
    Siz kapıdan içeri daldığınız zaman ona neyin çarptığını anlamadı. Open Subtitles عندما قدمتما خلال ذاك الباب. هو لم يعرف مَن ضربه.
    CNN küçük bir sivil uçağın Dünya Ticaret Merkezine çarptığını bildiriyor.. Open Subtitles أعلنت سي إن إن أن طائرة مدنية صغيرة اصطدمت ببرج التجارة العالمي
    "Gizli bowling oyuncusu: Lobutlar kendilerine neyin çarptığını bilemeyecekler." Open Subtitles "الكرة الخفية، لن تعرف الأهداف ماذا أصابها"
    Otobüsün ona çarptığını ve boynunu kırdığını gördüm ama hâlâ yaşıyor. Open Subtitles لقد رايتها تصطدم بحافلة و كسرت عنقها و لا تزال تسير
    Tabii ki annem beni neşelendirmeye çalıştı.Ona bir arabanın çarptığını söyledi. Open Subtitles بالطبع حاولت أمى أن تهوّن علىّ اخبرتنى أن سيارة صدمته
    Sürücü bir hayvana çarptığını sanarak, sürmeye devam etmiş. Open Subtitles ظن السائق بأنه صدم حيواناً واستمر بالسير
    - Darbenin açısı ve gücü Brianna'nın ileri doğru düştüğünü ve düşüşünü engelleyemediği için çenesini çarptığını gösteriyor. Open Subtitles زاوية و قوة الوقعة تشير إلى و لم تكن تستطيع أن تسند نفسها و أصطدم فكها السفلي هنا
    Neden kızlarımıza bana tren çarptığını söyledin? Open Subtitles وهذا شيءٌ آخر أيضاً. لماذا أخبرتي الفتيات أنه قد إصطدم بي القطار ؟
    Adam ne çarptığını anlamadı bile. Open Subtitles و فجأة ظهرت من العدم لم يدرك الرجل ما أصابه
    Kendisine neyin çarptığını anlamadı! Open Subtitles إنه لا يعرف ما أصابه. إنه لا يعرف ما أصابه.
    Cep telefonuyla konuşan bir geri zekâlının taksine çarptığını mı? Open Subtitles صدمت سيارتك سيارةٌ يقودها أحمقٌ يتحدث على الموبايل
    Ama dikkatini çekerim birkaç dakika önce buraya geldin ve birine çarptığını söyledin ben de reddettim. Open Subtitles دخلت على مكتبي قبل دقيقتين وقلت أنك صدمت أحدهم و أنا رفضت قضيتك
    Bu şeyin neye çarptığını bilmiyoruz ve şu anda, kanamayı durduran tek şey bu olabilir. Open Subtitles نحن لا نعرف ما هو هذا الشيء الذي ضربه في الطّريق بواستطه. والآن، يمكن أن يكون الشيء الوحيد الذي يوقف النزيف.
    - Patinaj izleri, ...arabasının yoldan çıktığını ve ciddi bir şekilde çarptığını gösteriyor. Open Subtitles علامات الإنزلاق تُشير أن سيارته انحرفت عن المسار و اصطدمت بشكل قاتل
    Şu yüzlere bak, kendilerine neyin çarptığını bile anlamamışlar. Open Subtitles اتنظر لهذه الوجوه لا تعرف ما أصابها
    Suya çarptığını ya da başka birşey duydunuz mu? Open Subtitles هل سمعتها وهي تصطدم بالماء أو ما شابه ذلك؟
    Bu yüzden neye çarptığını görmedin. Open Subtitles كان ذلك السبب لماذا لم تشاهدي ما قد صدمته
    Saç miktarı ve uzunluğu dokunun bulunduğu yerde başka birisinin kafasının bağlantı kutusuna çarptığını gösteriyor. Open Subtitles وجُد عليها النسيج تشير انه صدم شخصا ما فى الرأس قبل أن تصتدم بصندوق التقاطع
    Bilim adamlarımız bir göktaşının kıtamıza 10,000 yıl önce çarptığını teorize etmişlerdi. Open Subtitles علماؤنا وضعو نظرية أن كويكب ارتطم بقارتنا قبل 10,000 سنة
    Bardağa girmeden önce ikinci topun masaya çarptığını gördüm. Open Subtitles رأيت الكرة الثانية ترتطم بالطاولة قبل أن يقع الكأس
    Annene otobüs veya başka birşey çarptığını, ve öldüğünü söylersin. Open Subtitles انت علمت ان والدتك ماتت صدمتها حافلة أو شيئ أخر
    Çünkü size çarptığını söylediğiniz araba sizin üstünüze kayıtlı. Open Subtitles لأن السيارة التى تزعم أنها صدمتك كانت تَخُصَّك
    Fakat bu sabah bir duvara çarptığını duydum Open Subtitles لكنني سمعت أنكِ صدمتِ حائطًا صباح اليوم.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more