"çaydanlık" - Translation from Turkish to Arabic

    • إبريق الشاي
        
    • إبريق شاي
        
    • الغلاية
        
    • الإبريق
        
    • غلاية الشاي
        
    • بوت
        
    • ابريق
        
    • الابريق
        
    • الغلاّية
        
    Bir çaydanlığa koy, çaydanlık haline gelir. TED و حين وضعها في إبريق شاي ، يصبح الماء إبريق الشاي.
    çaydanlık sorunu şekilde ortaya koyacağım. TED سأطرح مشكل إبريق الشاي على النحو الآتي.
    çaydanlık, çömlek, tava demlik, kova, kavanoz, tabak. Open Subtitles مغلاة قدر طباخِ مقلاة إبريق شاي سطل جرّة طبق كبير؟
    ocakta çaydanlık var. Open Subtitles لقد وضعت الغلاية على النار لأعدّ الشاى
    Ben, uh, çaydanlık bulamadım, ama başka cool şeyler buldum. Open Subtitles لم أستطع العثور على الإبريق لكنني وجدت بعض الأشياء الرائعه
    çaydanlık tamir edilene kadar çamaşırhanede yeterli ekmek olmayacak. Open Subtitles حتى يتم علاج غلاية الشاي لن يكون هناك خبز كافي في المغسلة
    çaydanlık, demlik. Open Subtitles (بوت كاتيل)
    Jacko, su hazır olunca çaydanlık ne yapar? Open Subtitles جوكو، ماذا يفعل ابريق الشاي عندما يغلي الماء؟
    - Büyükanne, çaydanlık. - Hasarsız çıkardım. Open Subtitles هذا إبريق الشاي سالماً وبدون إنبعاجات يا جدة.
    çaydanlık sıra dışı ve açıklanamaz güçlere sahiptir. Open Subtitles أن إبريق الشاي فيه قوى عظيم لا يمكن تفسيرها
    Sorun değil. çaydanlık bizde olduğu sürece her şey iyi olacak. Open Subtitles لا بأس بذلك ، طالما لدينا إبريق الشاي كل شيئ سيكون بخير
    Bu çaydanlık 2000 yıldır etrafta bulunuyor. Open Subtitles إبريق الشاي ، متواجد من حوالي الـ2000 عام
    O tanıdığımız en aç gözlü insan, ve acı için para veren çaydanlık onda. Open Subtitles هو أكثر إنسان نعرفه جشاعة و لديه إبريق شاي سحري يعطي المال مقابل الألم
    Kendisini iki kafası olduğuna inandıran bir hastamız ve çaydanlık olduğuna inanan bir kontumuz var. Open Subtitles لدينا نبيل مُقتنع بأن لديه رأسان وآخر يعتقد بأنه إبريق شاي
    Koleksiyonuma katmak için yeni bir çaydanlık arıyordum fakat onun yerine seni buldum. Open Subtitles أنا فقط خرجت باحثاً عن إبريق شاي جديد لأضيفه إلى مجموعتي لكن بدلاً من ذلك وجدتك
    çaydanlık ısınıyor. Çay yapıyorum. Open Subtitles الغلاية تغلي، إنه الشاي
    çaydanlık, testere. Open Subtitles الغلاية والمنشار
    çaydanlık hala kaynıyor. Biraz önce buradalarmış. Open Subtitles انظر الى هذا ما زال الإبريق يغلى لقد كانوا هنا منذ لحظات
    çaydanlık eskiden olduğu gibi ödemiyor. Open Subtitles الإبريق لا يدفع كما كان في السابق
    Bir çeşit 'bip' sesi var, çaydanlık gibi. Open Subtitles حصل على نوع من بليب، مثل غلاية الشاي.
    Burası sanki kocaman ve pis bir çaydanlık gibi. Open Subtitles ‎اشعر بأنني داخل ابريق كبير قذر ذو رائحة كريهة
    - Pek çok kişi duş sepeti kullanıyor. Baba, çaydanlık üniversite zımbırtılarından değil. Open Subtitles الكثيرون يستخدمون الأواني في الحمّام، و الابريق ليس شيئاً جامعيّاً، مفهوم؟
    çaydanlık kullanımında oldukça iyiyimdir. Open Subtitles إنّي بارع مع الغلاّية. يجب عليك الوثوق بي.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more