| Jack'in yerinde olsam... soygunumu basan bir çeteyle başım belaya girse... ve kentteki bütün polisler bir polisi öldürdüğümü sansa... buraya gelirdim. | Open Subtitles | والآن كنت مع جاك عندما هاجمته العصابة وكل شرطي في المدينة يظن أني قتلت شرطي لكنت أتيت إلى هنا |
| Öncelikle size çeteyle ilgili tüm bildiklerimizi anlatayım. Verma... | Open Subtitles | أنا يمكنني ان اتكلم حول كل شيء عن العصابة |
| Bunun yerine Richardson'un çeteyle birlikte olduğunu ama suçlara müdahil olmadığını savunacak. | Open Subtitles | ولكنه سيجادل أن ريتشاردسون كان مع العصابة و لم يشترك في أي من الجرائم |
| Sanırım içimizde çeteyle bağlantısı olanlar var. | Open Subtitles | أعتقد أن شخص ما من أدارتنا على أتصال بعصابة المافيا هذه |
| Eldeki mevcut bilgilere göre, olay çeteyle ilgili olabilir. | Open Subtitles | وفقاًللمعلوماتلدينا، قد تكون متصلة بعصابة |
| Ben ne bir çeteyle, ne de başka... yeraltı grubuyla temasa geçmedim. | Open Subtitles | .... انا ليس لى صله باى عصابه ولا اختلطت بعالم الجريمه ... |
| çeteyle bağlantılı Off-93 çalışanlarına bak. | Open Subtitles | يا فروست ، أبحث عن أي موظف من أوف 93 له إنتماءات بالعصابة |
| Belki ateş etme olayının çeteyle hiç bir alakası yoktur. | Open Subtitles | ربما كان اطلاق النار ليس له علاقه بالعصابه |
| Galiba bir çeteyle bağlantılı. | Open Subtitles | على الأرجح تعمل للنقابة. |
| Birincisi, hiçbirşey bildiğini zannetmiyorum. Bahsettiğiniz çeteyle takılmıyordu. | Open Subtitles | أوّلاَ , أنا لا أعتقد أنه يعلم شيئاَ ما هو ليس فرداَ في تلك العصابة |
| Kötü bir herif gibi davranarak adalet adına bu çeteyle savaşırken... 2 yılda hayatımı birçok kez riske attım. | Open Subtitles | لقد خاطرت بحياتي لما يقارب السنتين أقاتل من أجل أن أسلم هذه العصابة الى العدالة امثل بأن أكون شخص سيئ |
| Herhangi bir çeteyle ilişkisi olduğunu reddetti. | Open Subtitles | لقد أنكر اي علاقه له مع العصابة |
| Zıpla bakalım, seni bizim çeteyle tanıştıracağım. | Open Subtitles | هلّم، سوف نذهب للقاء العصابة. |
| J.J sizin yanınızda değil, çeteyle birlikteydi, değil mi? | Open Subtitles | (جاي جاي) لم يكن معك هناك بل كان مع العصابة, أليس كذلك؟ |
| - Bizim çeteyle dışarı çıkacağız. | Open Subtitles | حسنا، ليلة خارجا مع العصابة. |
| Motorlu bir çeteyle ilgilendiğini duydum. | Open Subtitles | نعم , صحيح سمعت انك تتلاعب بعصابة درجات نارية |
| Ölen kişilerin, birçok araç soygununa karışmış bir çeteyle bağları varmış. | Open Subtitles | كان الأفراد الراحلون على صلة بعصابة مرتبطة بسرقة سيارات عدة |
| Bizim çeteyle bu gün bir oyun oynuyorduk da bende düşündüm ki, | Open Subtitles | هناك عصابه مننا ستذهب للمباراه هذه الظهيره 'وفقط أعتقدت أنه' |
| Bu işin ardındaki Saint Germain ise çeteyle ilişkilendirmemiz gerek. | Open Subtitles | إذا كان (سان جيرمان) خلف هذا عليك ربطه بالعصابة "التوابع" |
| Tek yapmamız gereken, eski çeteyle birkaç telefon görüşmesi yapmak. | Open Subtitles | كل ما علينا هو أن نتصل بالعصابه القديمه |