"çevreyle" - Translation from Turkish to Arabic

    • البيئة
        
    • بالبيئة
        
    • البيئية
        
    Ve bu da ilaçların kontrollü bir şekilde dolaşımına ve... ...gördüğüz tüm şekillerle çevreyle... ...bütünleşmesine imkân sağlıyor. TED وهكذا يسمح بإيصال متحكم للأدوية واندماج مع البيئة في كل تلك الأشكال التي رأيتم.
    Buradaki asıl nokta sosyal çevreyle bir şeyler yapabiliyor olmamızdır. TED والموضوع هنا هو أننا يمكن أن نفعل أشياء باستخدام البيئة الاجتماعية.
    Kimsenin göremediği, çevreyle kamufle olabilen bir kamera. TED انها الكاميرا التي لا يمكن لأحد أن يراها, والتي تختفي في البيئة, و المناطق المحيطة بها.
    Mutluluk sadece kişisel deneyimlerle ve değerlerle alakalı değil, ama aynı zamanda çevreyle de alakalı. TED السعادة ليست فقط ذات الصلة بالتجارب الشخصية والقيم الشخصية، ولكن أيضا، مرتبطة بالبيئة.
    Bu robotun özel olmasının sebebi, hava basıncı kullanarak bir uçtan büyümesi, bu esnada kalan kısmı çevreyle sıkı temas halinde kalıyor. TED وهذا الروبوت فريد من نوعه، لأنه ينمو من الأطراف باستخدام ضغط الهواء، بينما يبقى باقي الجسد متصلًا بالبيئة.
    Küçük antilop beneklenmesini engellemek için çevreyle olan kamuflajına güvenerek hala oturuyor, fakat bu boşlukta kamuflaj anlamsız. Open Subtitles يعتمد الظبي الصّخري على الامتزاج بالبيئة المحيطة ويسكُن ليتفادى رصده لكن في هذا العراء، لا يُجدي تمويهه
    Biz U.C. Boulder'de çalışıyoruz. çevreyle ilgili bir araştırma yapıyoruz. Open Subtitles نحن مختصين بالدراسات البيئية من يو سي بولدير فقط نعمل على الورق
    Biz inşa yöntemini seçiyoruz, çünkü insanlar birbirleriyle ve çevreyle buluşuyor. TED اخترنا طريقة البناء لأنها تقرّب النّاس إلى بعضهم البعض و إلى البيئة.
    Bu teorikte yer almaz; bu çevreyle olan etkileşimdir. TED إنه ليس أمر مجرد, بل هو تفاعل مع البيئة
    Klimasını her zaman açık bırakırdı. çevreyle çok az ilgileniyordu. Open Subtitles أبقى مكيّف الهواء يعمل طوال الوقت ذلك الرجل السمين كان متعنّتاً حول البيئة
    Eğer dünya ve uygarlık çökerse o zaman, bozulmuş bir küresel çevreyle baş etme konusunda, Amerika'nın gücü bile yetersiz kalacaktır. Open Subtitles ،إذا انهار العالم وفشلت العولمة أعتقد أن قدرة الولايات المتحدة على تحمل تدهور البيئة العالمية سيُعاد التفكير بشأنها
    Bunun çevreyle, büyük çevreyle bağlantılı olması gerektiğine inanıyoruz. Open Subtitles إذاً نحن نعتقد أن الأمر على صلة بالبيئة. البيئة الأكبر.
    Düşünebiliyor, çevreyle etkileşime girebiliyorlardı. Open Subtitles لازالوا يفكرون ويتفاعلون مع البيئة المحيطة بهم
    - Tamamen büyüdüğün çevreyle ilgili. Open Subtitles كل ذلك متعلق بالبيئة التي تترعرعين فيها ذلك مشجعٌ جداً
    çevreyle hiç ilgisi yok. Open Subtitles الأمر ليس متعلق إطلاقاً بالبيئة
    çevreyle ilgili uluslararası kurallar. Open Subtitles والقوانين الدولية التي تتصل بالبيئة
    Evet. Evet, şey, sadece çevreyle ilgili değil. Open Subtitles أجل , اجل , الأمر لا يتعلق بالبيئة فقط
    Birkaç hafta sonra çevreyle falan ilgilenmediği ortaya çıktı. Open Subtitles بعد بضعة أسابيع، أصبحت الأمور أوضح! انه لا يهتم بالبيئة
    çevreyle ilgili konulara her zaman açık sözlü biri olmuş. Open Subtitles لطالما كانت (دينا روسي) صريحة جدّاَ بشأن القضايا البيئية.
    - Ayrıca çevreyle ilgili bir sürü projesi var. Open Subtitles - ولديها العديد من المشاريع البيئية

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more