Bu lifler hayatlarına pamuk çiçeğinin derinliklerinde, yani tohumun yüzeyinde başlıyorlar. | TED | تبدأ هذه الألياف بالنمو عميقًا داخل زهرة القطن، على سطح بذرة. |
Haydi! Sumatra Yüzyıl çiçeğinin açmasını kaçıracağız. | Open Subtitles | هيا، سنتأخر على تفتح زهرة سوماتران القرنية |
Her yüzyılda bir kez olan Sumatra Yüzyıl çiçeğinin.. | Open Subtitles | نحن على بُعد دقائق من من تفتح زهرة سوماتران القرنية |
Çarkıfelek çiçeğinin bu filizi havada amaçsızca sallanıyor gibi görünüyor ama aslında tutunacak bir yer arıyor. | Open Subtitles | هذا الملولب لزهرة الحب هذه يبدو أنه يضرب عشوائيا بمنتصف الهواء ولكنه بالحقيقة يبحث عن نقطة تثبيت |
Eğer makinemin kaderi önceden belirlendiyse onun sayesinde yıldız çiçeğinin gitmiş olması gerekiyor. | Open Subtitles | إذا كان الأمر كذلك فإن مصير الجهازي محدد سلفا وقد يكون بسببها تمر الداليا |
- Evet, çiçeğinin çok güzel olduğunu duymuştum. | Open Subtitles | أجل، سمعتُ أنّ الزّهرة بمنتهى الجمال |
Bir de, mine çiçeğinin kasabaya geri döndüğünü duydum yani onu öldürmen için seni de etkileyemem. | Open Subtitles | وسمعتُ بعودة "الفيرفين" للبلدة لذا لا يمكنني إذهانكِ لقتله أيضًا |
Arının konduğu yere konarım ben Çuha çiçeğinin çanında yatarım... | Open Subtitles | ألعق الزهرة التي تلعقها النحلة و أرقد داخل زهرة الربيع العطري |
Nilüfer çiçeğinin tekrar çiçek açabilmesi için toprakta ölmesi gerekir. | Open Subtitles | ولابد ان تموت الزنبقة فى الارض حتى تصبح زهرة مرة اخرى |
Fırıldak çiçeğinin burada hayatta kalması için sadece bir yol var. | Open Subtitles | حسناً , هناك طريق واحد زهرة العاطفة بأمكانها النجاة فية |
# Ne yapacağıma dair tüyo ver bana, insanların kızıl çiçeğinin gücünü ver bana # # Ki ben de olayım senin gibi # | Open Subtitles | أرشدني بطريقة تحضير زهرة البَشر الحمراء لكي أكون مثلكم. |
Bu da Ebegümeci ağacının inanılmaz etkileyici ve güzel çiçeğinin resmi. | TED | وهذه زهرة مغامرة وجميلة من نخيل " مانجروف " |
Sala çiçeğinin rengi, sallanmanın düşmek anlamına gelmesine işarettir. | Open Subtitles | لون زهرة الشمس تكشف الحقيقة أنه،" لكي تزدهر يجب أن تسقط"؟ |
- "Japon kayısı çiçeğinin kokusu" demek. | Open Subtitles | يعني عبير زهرة المشمش اليابانية |
Kamelya çiçeğinin tohumları. Sadece köyümün etrafında açarlar. | Open Subtitles | "إنّها بذور زهرة "ميدلميست وهي لا تنمو إلّا حول قريتي |
Kaktüs çiçeğinin yanında. | Open Subtitles | ابحث عن زهرة الصبار |
Ama Kandil çiçeğinin erciklerine ihtiyacımız var. | Open Subtitles | لكننا بالحاجة للعثور على سداة زهرة الـ(درربورت) |
Evet, Afrodit çiçeğinin bir sembolü. | Open Subtitles | نعم. الرمز لزهرة أفروديت |
Yıldız çiçeğinin seri numarası. | Open Subtitles | الرقم التسلسلي لزهرة الداليا |
Ekinoks çiçeğinin alacakaranlıkta açacağını söylemiştin. | Open Subtitles | قلتِ إنّ الزّهرة تتفتّح أثناء الشّفق |
Mine çiçeğinin etkisi geçtiğinde, seni de unutman için etkileyeceğim ama onun gibi sana da bir ders vereceğim. | Open Subtitles | حالما يبارح (الفيرفين) جسدك سأذهنك أيضًا للنسيان لكنّي سأترك لك درسًا واحدًا مثله. |