"çiftleşmek" - Translation from Turkish to Arabic

    • التزاوج
        
    • للتزاوج
        
    Ancak pek çok partnerle açıkça çiftleşmek istinai bir durumdur. Open Subtitles لكن التزاوج على نحو واسع مع شركاء عديدين هو الاستثناء.
    Bu yüzden sahilin denize yakın olan kenarında çiftleşmek daha iyi olabilir. Open Subtitles وهذا هو سبب انه قد يكون من الأفضل التزاوج.. على حافة الشاطئ القريب من البحر
    çiftleşmek için uygun bir fırsat çıktığında erkekler şanslarını denemek için hazır olmalılar. Open Subtitles عند الفرصة التزاوج القصيرة الذكور يجب أن يكونوا مستعدين لإنتهاز فرصتهم.
    Yetişkinlik hayatında her yıl, çiftleşmek için aynı noktaya döndü. Open Subtitles كل عام من عمره بعد البلوغ يعود لنفس المكان للتزاوج
    Ama bu yılan balıkları, dolunay olduğu gecelerde çiftleşmek için çıkarlar ve dolunay ışığı suyun altına maviyi yansıtır. TED ولكن هذه الثعابين تخرج للتزاوج تحت ضوء القمر المكتمل، وتتحول تلك الليلة المقمرة تحت الماء الي اللون الازرق.
    Bir dişi 15 yaşlarına eriştiğinde bu toplantılar diğer gruplardan erkeklerle çiftleşmek için bir imkân sağlar. TED بمجرد بلوغ الأنثى سن الخامسة عشرة تقريبا، تصبح الاجتماعات فرصًا للتزاوج مع ذكور من مجموعات أخرى.
    Bir yetişkin olarak, helikopter böceği gibi bir şeyler arıyor. Sonra da yegane amacı çiftleşmek olacak. Open Subtitles عندما تُصبح بالغة فستكون شبيهة باليعسوب عند ذاك سيكون غرضها التزاوج
    Erkek etsinekleri çiftleşmek istiyor ama dişiye yemek olmak istemiyor. Open Subtitles التي الذباب ذكر ان يفكر في ان أنها لا تريد أن تؤكل من قبل الإناث، على الرغم من أنها ترغب في التزاوج.
    Çoğu türde çevre kolonilerden kanatlı erkekler ve bakire kraliçeler çiftleşmek üzere yuvalarından ayrılır salgıladıkları feromonlarla birbirlerine bildirdikleri bir alanda toplanırlar. TED في كثير من الأنواع يخرج الذكور المجنحون والملكات العذراوات من جميع مستعمرات القطاع من أعشاشهم المختلفة ويلتقون في منطقة متوسطة من أجل التزاوج مستعينين بالفيرمونات ليدل أحدهما الآخر على منطقة التزاوج
    Bu fotoğraftaysa, son üreme mevsiminde rastladığımız oldukça garip ve anlaşılmaz bir vaka görüyoruz: Büyük, erkek Kral kobra, dişi Kral kobrayı yakalıyor ve onunla çiftleşmek yerine, onu öldürüp bir lokmada yutuyor. TED في هذه الحالة كان السلوك غريبا وغير قابل للشرح هذا النشاط حدث في موسم التزاوج الماضي حيث كان هناك ذكر فعليا يمسك بأنثي كوبرا لم يكونا يتعاشران لكن فعليا قتلها وابتلعها
    Dikkat edilirse erkek, dişiye agresif ve yükses ses çıkartarak çiftleşmek için sinyal veriyor. Open Subtitles ...راقب كيف يبدي الذكر رغبته في التزاوج عن طريق صنع ضجة مخيفة
    Ama erkekler çiftleşmek için buradadırlar. Open Subtitles أما الذكور, فهي هنا من اجل التزاوج
    Fakat aşmaları gereken bir başka zorluk daha vardı : çiftleşmek. Open Subtitles ولكن كان هناك مشكلة أخرى التزاوج
    Çocuğun feromon düzeyindeki artış, onun dişiyle çiftleşmek istediği hissini uyandırıyor. Open Subtitles مستوى pheromone الولد يَقترحُ يُريدُ التزاوج مَع الأنثى.
    En güçlü erkekle çiftleşmek istiyor. Open Subtitles تُريد التزاوج من أقوى الذُكور.
    Ayrıca zehirli bir iğneye ve güçlü kıskaçlara sahip olduklarından çiftleşmek için bir araya gelmeleri tehlike arz edebilir. Open Subtitles ,وهي أيضا لديها مخالب ولدغات فعالة .لذلك الأقتراب من بعضها للتزاوج ربما يكون خطرا
    Onların çiftleşmek için tek şansı, bir dişiyi sinsice pusuya düşürmek. Open Subtitles فرصتهم الوحيدة للتزاوج اعتراض الاناث بطرق ملتوية
    Dev Avustralya mürekkep balığı genellikle yalnız yaşar ama kısa ömürlerinde bir kez çiftleşmek için bir araya gelmek zorundadırlar. Open Subtitles الحبّار الأسترالي العملاق يعيش عادة بمفرده، لكن في مرّة واحدة خلال حياتهم القصيرة يجب أن يجتمعو للتزاوج.
    Devasa mayıs böceği bulutları çiftleşmek için ortaya çıkar. Open Subtitles يظهر حشدٌ عريضٌ من ذبابة مايو دُفعةً واحدة للتزاوج.
    Bu eskiden kalma canlıların çiftleşmek için hala kıyıya geldiği yere, Amerika'nın doğu sahiline geldim. Open Subtitles لقد جئت إلى الساحل الشرقي لأمريكا، حيث ان هذه المخلوقات القديمة لا تزال تأتي إلى الشاطئ عند الغسق للتزاوج.
    Bir fil çiftleşmek isterse, yeri burası. Open Subtitles ،إن كان الفيلم في مزاجٍ للتزاوج فهذا هو المكان المنشود

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more