"çiftliğimiz" - Translation from Turkish to Arabic

• مزرعة
• مزرعتنا
• مزرعه

çocuklarımız olması,bir çiftliğimiz tavuklar ve bir sürü esrar.
ويكون لديّ مزرعة لأربّي الدجاج وأزرع الممنوعات وأنتشي

Eğer bir çiftliğimiz olacaksa, bir ata da ihtiyacımız olacak.
إذا إمتلكنا مزرعة فيجب أن يكون لدينا خيل هنا

Sen ve ben, bir yerlerde küçük bir çiftliğimiz olsaydı nasıl olurdu?
ماذا لو أنا و أنت بقينا معا في مزرعة صغيرة في مكان ما؟

İki kilometre ileride çiftliğimiz var.
وعلى بعد ميلين من هناك سوف تجد مزرعتنا ..

çiftliğimiz Divide'ın bir kaç kilometre kuzeyinde,
مزرعتنا كانت تقع على بعد عدة أميال من شمال ديفايد

- Anne lütfen. Bay Burns'ün ilgisini çeker. Bir çiftliğimiz vardı, küçük.
مستر بيرنز سيكون مهتما بذلك لقد كان لدينا مزرعه ليست كبيره

Keçi, keçi çiftliğimiz var. Söyledim, orada yabani otlardan başka bir şey yetişmiyor.
ماعز، إنّها مزرعة ماعز أخبرتك، لا شيء ينمو سوى الحشيش

Bir çiftliğimiz vardı. İki yıl üst üste ürün olmadı.
كان لدينا مزرعة المحاصيل أخفقت سنتين على التوالي

Kuantum sunucu çiftliğimiz teknik olarak yok.
إن مزرعة الخوادم خاصتنا ليست موجودة بشكل تقني

Bir çiftliğimiz olur, Dalmaçyalı çiftliği.
سوف يكون عندنا مزرعة من الكلاب المبقعة

Kendi çiftliğimiz. Ne dersin?
مزرعة نمتلكها ماذا يعنى لك هذا ؟

Büyük bir çiftliğimiz var ama neredeyse her yer kayalık.
لدينا مزرعة كبيرة ولكنّ معظمها صخور

Ben küçük bir çocukken, bir çiftliğimiz vardı.
حين كنتَ صبياً كان لدينا مزرعة

Meyve çiftliğimiz vardı, şeftali ekerdik çoğunlukla.
كان لدينا مزرعة فواكه معظمها دراق

Babam Sandoval, annem María. Büyük bir tütün çiftliğimiz var.
(والدي إسمه (ساندوفال) ووالدتي (ماريا ونحن نملك مزرعة كبيرة للتبغ

çiftliğimiz kurşunlandığında Garcialar oradaydı, biliyorsunuz.
جميعكم تعلمون بأن الــ غارسيا كانوا هناك عندما تم مهاجمة مزرعتنا

çiftliğimiz dünyanın en güzel yeri olacak!
مزرعتنا ستكون أجمل مكان في العالم

Küçük çiftliğimiz dostum, senin yünler için koyun alacağız ya.
ماذا تعني؟ مزرعتنا الصغيرة يا صديقي

Anne lütfen imzalama. Burası bizim çiftliğimiz.
أمي أرجوكي لا توقعي انها مزرعتنا

Burada yaşamadan önce kendi çiftliğimiz vardı.
-أجل قبل أن اضطررنا للعيش هنا كنا نمتلك مزرعتنا الخاصة

Black Cove'daki çiftliğimiz terk edildi.
مزرعتنا في"بلاك كوف" أصبحت أطلالاً

Büyük bir çiftliğimiz var, ama çoğunlukla taşlık.
لدينا مزرعه كبيره لكن معظمها صخور