"çileği" - Translation from Turkish to Arabic

    • الفراولة
        
    • التوت
        
    • فراولة
        
    • الفراوله
        
    Tüm doğum günlerinde yaban çileği yedik. Open Subtitles لقد اعتدنا أكل الفراولة البرية في عيد ميلادك
    çileği pek sevmem ama, O Alman çikolatasından biraz alırım. Open Subtitles أنا لا أحب الفراولة لكنني سوف آخذ كعك الشوكولا الألماني هذا
    Çikolata kaplı çileği denemelisiniz. Open Subtitles يا رفاق فلدي محاولة هذه الشوكولا المغطاة الفراولة.
    Bu yüzden hediye yerine bir sepet yaban çileği alacak. Open Subtitles لذا فاجمع سلة من التوت البري بدلا من ذلك
    Sara ve Sigfrid yaban çileği korusunda ne yapıyorlardı? Open Subtitles ماذا كانت ساره وسيغفريد يعملان عند رقعة التوت البري؟
    Haydi ama. Bu, dünyanın en iyi çileği olabilir ve yemediğin için bunu bilemeyebilirsin. Open Subtitles هيا ، ستكون أفضل فراولة فى العالم بأكمله
    Mükemmel çileği seçmenin tek bir yolu vardır. Open Subtitles أتعلمين ، هُناك طريقة واحدة فقط لإختيار الفراولة المثالية
    Bir dakika, biz çileği seviyoruz... Çek ellerini... Open Subtitles ،مهلاً، إننا نحب الفراولة ابتعد عني
    İngiliz çileği, rezene, Çin lahanası. Open Subtitles الفراولة البريطانية، الفجل ، الخس
    Çikolatayı mı daha çok seversin, çileği mi? Open Subtitles هل تحبين الفراولة ام الشوكولاتة
    Zaten hiç getirmiyorsunuz. Daha geçen ay, o devasa çileği yapmıştım ben. Open Subtitles لقد حضرت كعكة الفراولة في الشهر الماضي
    - Bu çileği onun karnında buldum. Open Subtitles لقد وجدت هذه بذور الفراولة في معدتها
    Yaban çileği severmisin? Open Subtitles هل تحب الفراولة البرية؟ {\cHBBBD7D}
    Isak, başka yaban çileği kalmadı. Open Subtitles عزيزي إسحاق ، ليس هناك . .. مزيدا من التوت البري
    Bu yüzden hediye yerine bir sepet yaban çileği alacak. Open Subtitles لذا فاجمع سلة من التوت البري بدلا من ذلك
    Sara ve Sigfrid yaban çileği korusunda ne yapıyorlardı? Open Subtitles ماذا كانت ساره وسيغفريد يعملان عند رقعة التوت البري؟
    Isak, başka yaban çileği kalmadı. Open Subtitles عزيزي إسحاق ، ليس هناك . .. مزيدا من التوت البري
    O son şirin çileği likörünü içmeyecektim. Open Subtitles ما كان عليّ أن أشرب القدح الثاني من شراب التوت السنفري
    Alabilir miyim diye sordun, ben de hayır dedim yani şu an, başkasının çileği yedin. Open Subtitles لكني رفضت لذا أنتِ أكلت فراولة بدون إذني
    Tarla çileği bunlar! Open Subtitles فراولة من الحقل
    Kız kardeşim çileği sevdiğini söyledi. Open Subtitles شقيقتى أخبرتنى بأنكى . تحبين مصاصة الفراوله

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more