"çizgileri" - Translation from Turkish to Arabic

    • خطوط
        
    • الخطوط
        
    • الأشرطة
        
    • تجاعيد
        
    • خطوطك
        
    • والخطوط
        
    • بشرائط
        
    Bu yüzden zaman çizgileri arası seyahati göstermem için zorladı. Open Subtitles و لهذا أجبرني على تعلميه طريقة السفر بين خطوط الأحداث
    Yine bu çizgileri aldık ve tekrarlayarak tüm şekil ile yer değiştirdik. TED مجددا, كل ما نفعله هو أخذ خطوط و استبدالها بشكل متكرر بكامل الشكل.
    Karışık balina çizgileri, tüm ölümlüleri karıştıran “sürekli var olan tehlikeler” üzerine nükteli düşüncelere neden olur. TED تثير خطوط الحيتان المتشابكة أفكار شخص سريع البديهة مع وجود مخاطر دائمة تحيّر كلّ البشر.
    İsveçli bir matematikçi, von Koch, çizgileri çıkarmak yerine çizgileri eklemeye karar verdi. TED عالم رياضيات سويدي, فان كوخ, قرر أنه عوضا عن محو الخطوط, فانه سيجمعها.
    Çizgili kız. Elbise üzerinden düşsün. çizgileri düz tut. Open Subtitles دعى الفستان ينزل وأبقى الأشرطة
    Eğer sıcaklık kaynağının önüne soğuk gaz koyarsanız, belli desenler görürsünüz. Bunlara emilim çizgileri denir. TED وإذا قمت بتعريضها لمصدر ساخن سترى اشكالاً محددة تسمى خطوط الإمتصاص
    Zebraların çizgileri beyaz üzerine siyah mı, siyah üzerine beyaz mı? Open Subtitles هل تلك خطوط سوداء على البيَاض؟ أم العكس؟
    Fraunhofer çizgileri, kozmostaki yaygın ve belirgin elementlerin atomsal imzalarıdır. Open Subtitles خطوط فراونهوفر هي التواقيع الذرية للعناصر مكتوبة عبر الفضاء
    Şimdi de kırışıklıkları ve üzüntüden dolayı oluşan çizgileri peruğunuzun altında doğru kaydırıyorum. Open Subtitles ثم أرفع التجاعيد و خطوط القلق إلى أعلى حيث خط بداية الشعر
    Alın çizgileri hep kısık gözle baktığını işaret ediyor. Open Subtitles خطوط التجاعيد حول العين تشير إلى عُمر من التحديق
    Yarış çizgileri çekmişti saatlerce uğraşıp. Open Subtitles لقد قام بطلاء خطوط سباق عليها و العديد من الاشياء الأخرى
    Kaz ayağım yoktu,gülümseme çizgileri yoktu,herhangi bir ifadem yoktu. Open Subtitles ليست بي إسوداد العينين ولا خطوط ضحك ليست لي ملامح مهما كانت
    Bu eski çatlak çizgileri, bu kadının uzun zamandır dayak yediğini gösteriyor. Open Subtitles خطوط الكسور القديمة تشير إلى أن هذه المرأة كانت في علاقة مسيئة لمدة طويلة
    Duyusal sofistike bir görüntü iletmek için boyunca temiz, sade çizgileri ile sayesinde, ben bir insanın vücudunun doğal hatlarını kullanmaya çalışın. Open Subtitles شكرا حاولت أن أستخدم المنحنيات الطبيعية لجسم الرجل مع خطوط بسيطة لأعكس صورة من التكلف الجنسي
    Kendim için çizgileri çekmeyi deniyorum ama bazı rakiplerimi biliyorum o küçük çizgiler Open Subtitles احاول ان اضع لنفسى خطوط لكن لى بعض المنافسين الان
    Şimdi dahi yakınsama çizgileri Yerküre'nin diğer ucuna çekiliyor. Open Subtitles خطوط التقارب مسحوبة في جميع أنحاء الأرض . حتى الان
    Fraunhofer spektral çizgileri keşfeder etmez onlar hakkında bildiği her şeyi yayımladı. Open Subtitles حالما اكتشف فرانهوفر الخطوط في الطيف قام بنشر كل ما يعلم حولها
    Metinleri bir çizgiyle göstermek istiyorum bu çizgileri bilgi aracı olarak kullanmak istiyorum. TED لذا، أردت أن أخفي تلك الخطوط بشريط لأني أردت إستخدام هذا الشريط كطريقة للمعلومات هنا
    Pantolonundaki o çizgileri çıkartmayacak mısın? Open Subtitles ألا تريد خلع الأشرطة عن البنطال ؟
    Onlar tebessüm çizgileri, Hanımım. Open Subtitles إنها تجاعيد الإبتسامة يا سيدتي
    Bir spiral çiziyorsun, sonra çizgileri sayıyorsun ve sihirli numaranı öğreniyorsun. Open Subtitles ترسمين لولبك ومن ثم تعدين خطوطك وتحصلين على رقمك السحري
    Somurtma çizgileri, düşür. Open Subtitles والخطوط بجانب أنفك وبعدها ستبدين رائعة كما تعلمون
    Üniformanın yeşil-kırmızı deri çizgileri vardı tam önünde çapraz inen büyük pirinç düğmeler vardı. Open Subtitles كان جلداً أخضر .... بشرائط حمراء وصف من الأزرار النحاسية ...

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more