"çocukları için" - Translation from Turkish to Arabic

• لأطفال
• لأطفاله
• لأطفالها
• لأبناء
• لأبنائهم
• أطفاله
• من أجل أبنائهم
• على أطفالهم
• لأطفالهم

Kralın çocukları için, gerçekmiş gibi görünen, mekanik canlandırılmış oyuncaklar yaptı.
فبالنسبة لأطفال الملك، صنع ألعابًا آلية متحركة تبدو حقيقية.

Efendimin çocukları için... onlara edebiyat da öğretiyordum.
لأطفال سيدي الذين أُعلمهم أيضا الكلاسيكيات

Zorlamak istemem ama şu adam çocukları için sizinle fotoğraf çektirmek istiyor.
حسناً, لا أريد أن أضغط عليك لكن ذلك الرجل طلب مني أن أحصل على توقيعك لأطفاله

Her halde parasını kendi çocukları için saklamayı tercih eder.
لا، وقالت انها سوف ربما تفضل الاحتفاظ مالها لأطفالها.

Ve Patrick ve Ellen'in çocukları için yazdığın o vaftiz duası.
و تلك الصلوات في المعمودية التي كتبتها لأبناء كارن و باترك

Onun keşfi büyüklerimize ve atalarımıza buraya gelme ve çocukları için daha iyi bir yaşam kurma şansı tanıdı.
واكتشافه أعطى أجدادنا وأجدادهم فرصة القدوم هنا وبناء مستقبل أفضل لأبنائهم.

Umut. çocukları için tek gelecekti.
الأمل ليكون في المستقبل الوحيد الذي لديه أطفاله

Büyük, metalik, havasız şişede çocuklarımızın çocuklarının çocukları için.
قنينة معدنية كبيرة مفرغة من الهواء لأطفال أطفال أطفالنا

Evet, porno oyuncularınının çocukları için oyun yeri satın alıyorum.
أجل, سأشترى ملعباً لأطفال ممثلى الأفلام الاباحية

Sütü bozuk okul çocukları için burası bir fantezi ülkesi.
إنها أرض الخيال لأطفال المدارس المدللين.

Ama başka bir arkadaşın Vance'in çocukları için harika bir bakıcı olacağını düşünüyorum.
ولكنى فكرت فى صديقه أخرى ستكون مربيه رائعه لأطفال فانس

Taraklarını koyduğu şapka kutusunda buldum. İyi akşamlar efendiler, kutlama için buradayız... Denizci çocukları için hayır etkinliği düzenlemesi amacıyla buraya getirmiştim.
وجدتها في الصندوق حيث تحتفظ هي بالأمشاط لقد احضرته إلي هنا كعمل خيري لأطفال البحارة

Sürekli ev için ya da çocukları için paraya ihtiyacı var.
هو دائماً يحتاج لنوافذ ضد العواصف أو شيئ آخر لأطفاله

Bazen babalar, onlar göremese de çocukları için en iyisini bilirler.
حسناً, أحياناً, يستطيع الأب أن يرى ماهو الأفضل لأطفاله حتى لو لم يروا

Hiçbir anne çocukları için, bu kadar çok çeşit meyveyle buzdolabını dolduramaz.
. .. لا يمكن لأي أم أن تملأ ثلاجتها بمثل تلك التشكيلة من الفاكهة لأطفالها

Ama gel gör ki... bu durumu yüzünden çocukları için hiç bir şey yapamadığını söylemişti.
بالتفكير في ذلك... لقد أخبرتني أنها لم تستطيع فعل أي شئ لأطفالها بسبب وضعها الصحي

Bu arada hükümet Javed'in çocukları için... 100.000 Rupees ayırdı. - Bunu hemen vermelisiniz.
بالمنسبة الحكومة خصصت 100 ألف روبية تعويض لأبناء جافيد

Odaya bakınca, ailelerin çocukları için katlandıklarını düşündüm.
وعندما نظرت حول الغرفة فكرت حول الأشياء التي يفعلونا الأباء لأبنائهم

Bu ev bekâr bir baba ve çocukları için ideal bir ev olur.
هذا هو البيت المثالي لأب عازب و أطفاله

Aileler çocukları için bunu yapar, tamam mı?
الناس يضحون من أجل أبنائهم إتفقنا؟

Sözümüzü tutacağımıza hepimiz yemin etmeliyiz ki sevgililer savaş yüzünden bir daha hiç ayrılmasın analar çocukları için bir daha korkuya hiç düşmesin cesur babalarımız gözyaşlarını içlerine akıtmasın.
و سنفعل كل شيء من أجل أن نؤكد، بأن الأحباء لن تفرقهم الحرب من جديد، و أن الأمهات لن يخافون على أطفالهم من الموت،

Bu ebebeynlerin hangi devlet okulunun çocukları için uygun olduğuna karar vermelerine yardım edecek bir yoldu.
لقد كانت طريقة يستطيع من خلاله الآباء معرفة ما هي المدارس العمومية الأحسن لأطفالهم.