Bunu Çocukluğunuzu geride bırakmanın bir şablonu olarak da düşünebilirsiniz. | Open Subtitles | وبتعبير أخر، التفكير في الأمر هو كقالب لترك طفولتك وراء |
Sanırım Çocukluğunuzu poker odalarında geçirince dolandırıcılık bisiklet kullanmak kadar doğal hale geliyor. | Open Subtitles | اعتقد انه عندما تقضي طفولتك خلف كواليس العاب البوكر, السرقه تصبح سهله مثل قياده الدراجه |
Kitabımız için önemli bu. Çocukluğunuzu dinlemek istiyorum. | Open Subtitles | .هذا مهم جداً لكتابنا .أنني أود سماع طفولتك |
Asıl önemli olan şey, annen burasının sizin Çocukluğunuzu geçirebileceğiz uygun bir yer olmadığını düşünmesi ve bende düşündükçe onun haklı olduğunu anlıyorum. | Open Subtitles | أهم شيء أن أمكم لا تشعر بأن هذا المكان المناسب لكما لقضاء طفولتكما فيه، وكلما فكرت في الموضوع، كلما أدركت أنها على حق تماماً |
Önemli olan, annenizin buranın Çocukluğunuzu geçirmeniz için uygun bir yer olmadığını düşünmesi ve düşündükçe haklı olma ihtimalinin çok yüksek olduğunu anlıyorum. | Open Subtitles | أهم شيء أن أمكم لا تشعر بأن هذا المكان المناسب لكما لقضاء طفولتكما فيه، وكلما فكرت في الموضوع، كلما أدركت أنها على حق تماماً |
Çocukluğunuzu bırakmak zordur ama bir başkasının havuzunuzu sizin kadar sevdiğini bilmek güzel bir huzur verir. | Open Subtitles | يصعب التخلي عن طفولتك لكن هناك نوع من السلام الذي يأتي من معرفتك أن أحدًا غيرك سيحب مسبحك قدر ما أحببته |
Kendi yaratıcılığımız. İlk zamanlarki Çocukluğunuzu düşünün. | Open Subtitles | نفكر في طفولتك المبكرة. |