"çok ağır" - Translation from Turkish to Arabic

    • ثقيلة جداً
        
    • ثقيلة جدا
        
    • ثقيل جدا
        
    • ثقيلة للغاية
        
    • إنها ثقيلة
        
    • ثقيل جداً
        
    • ثقيلاً
        
    • إنه ثقيل
        
    • ثقيل للغاية
        
    • صعباً جداً
        
    • صعب جداً
        
    • صعباً للغاية
        
    • ثقيله
        
    • انها ثقيلة
        
    • أنه ثقيل
        
    Sonra bütün koltukları atmışlar ama gene de çok ağır. Open Subtitles فرموا كل المقاعد لَكنَّها ما زالَت ثقيلة جداً
    Kapağı olmadan bile çok ağır. Bunu nasıl dışarı çıkaracağız? Open Subtitles حتى من دون الحجر إنها ثقيلة جدا كيف نخرج منها؟
    Altın çok ağır ve kütük çok uzun süredir su çekiyor. Open Subtitles الذهب ثقيل جدا ولم يتحمل الجذع أكثر لمدة طويلة لقد سقطوا
    Levhaların bu eski motorlar için çok ağır olacağını onlara söylemiştim, dostum. Open Subtitles لقد قلت لهم ذلك ان الاطباق ثقيلة للغاية على هذا المحرك القديم
    Belki de iş yükün çok ağır geliyor. Teknik çizimi bırakabilirsin. Open Subtitles ربما عبء العمل عليك ثقيل جداً يمكنك التخلي عن الرسم الميكانيكي
    Araba çamura saplandı. Kurtaramıyoruz, çok ağır. Open Subtitles العربة انكسرت في الطين لا نستطيع إخراجها، إنها ثقيلة جداً
    Orası felaket sıcak ve ekipmanlar çok ağır. Open Subtitles تعرفين الجو حار جداً في الخارج والأدوات ثقيلة جداً
    Şimdi o çantayı sırtına geçir ve tıpış tıpış arabaya götür! çok ağır. Open Subtitles عن طعام الأفطار أو أي شئ إنها ثقيلة جداً
    Bu videoda göstereceğim şekilde -- lütfen başlatabilir misiniz? -- çok ağır yükler taşınabiliyor. TED وسأريكم في المقطع التالي أرجو بدأ المقطع أنه يمكننا نقل أحمالا ثقيلة جدا
    Bu ürün sivillere çok ağır gelirken, 12 parça eklemek, askerler için hiçbir şey demek. Open Subtitles بينما اعتبر المنتج ثقيلة جدا بالنسبة للمدنيين، والمضافة هو 12 أوقية ليس لجندي.
    Hele Sunday Times çok ağır oluyor. Artık almamayı düşünüyorum. Open Subtitles وجريدة التايمز ثقيلة جدا,سافكر بتبديلها
    çok ağır bir kara deliğin içine düşen daha hafif bir kara delik düşünün. TED تخيلوا ثقبا أسودا أقل ثقلا و هو يسقط نحو ثقب أسود آخر ثقيل جدا.
    Burada iki genç şempanzeye bir kutu verilmiş, bu tek şempanzenin içeri çekebilmesi için çok ağır. TED هنا لدينا شمبانزيان يافعان لديهما صندوق، والصندوق ثقيل جدا على شمبانزي واحد حتى يسحبه.
    Silah olarak kullanmam için çok ağır olsa da başka şekilde istifade edebilirdim. Open Subtitles ثقيل جدا بالنسبه لى لاستخدامه كسلاح لكن ممكن استخدامه بطريقه اخرى
    Hepsini getiremedim çünkü çok ağır oldu. Open Subtitles لم أستطع جلب كل الكتب لأنها كانت ثقيلة للغاية.
    çok ağır. Sen onu yap, ben bunu yaparım. Open Subtitles حصلت عليها, إنها ثقيلة فعلتى هذا, سأفعل ذلك
    Küçükken, çok ağır geliyordu babam ateş etmeyi öğrettiğinde. Open Subtitles عندما كنت صغيرة، بدا ثقيل جداً عندماعلمنىباباكيف أضرب.
    İşkence ettiği insanların yüklerini taşıyor ve bu yük onun için çok ağır. Open Subtitles هو يتحمل عبء تعذيب العديد من الناس و هذا يُشكِّل عبئاً ثقيلاً عليه
    çok ağır, tutamıyorum. Biraz dinlenmeliyim. Open Subtitles إنه ثقيل جداً، لا أستطيع يجب أن أرتاح لدقيقة
    çok ağır. Biçimsiz. Ve yol boyunca taşıması gerekiyordu. Open Subtitles فهو ثقيل للغاية وصعب التداول وكان لزاما عليه أن يحمله لمسافة طويلة
    Bir geçmişiniz olduğunu kabul ediyorum, ama bazen sana daha çok önem vermesi gerçekten çok ağır geliyor. Open Subtitles وافهم انه لديكما تاريخ قديم وكل هذا لكن بعض الأحيان يكون صعباً جداً أن أشعر انها تهتم بكِ أكثر
    Ann'den saklanıyorum, adamım. Fizik tedavi çok ağır, hiçbir yere varamıyorum. Open Subtitles العلاج الطبيعي صعب جداً ولا يفيدني
    Yaklaşık 20 yıl önce bir tahtasız sörf kazasında omuriliği yaralanan Bay Rivlin yatılı yardımcılarının masrafı çok ağır gelene dek çaresizce kendi başına yaşamaya çalıştı, Open Subtitles السيد (ربلين) الذي يكفكف جراحه و آثار شلل جسده بعد نجاته من حادث سير منذ عشرين سنه و الذي حاول بيأس الاعتماد على ذاته الى أن أصبح الإعتماد على نفسه صعباً للغاية عليه
    Bu, buradaki insanlardan tasarlamalarını istediğim son tüfek. Daha önce buraya getirdiğimiz silahlar çok ağır çıktı. Open Subtitles هذه اخف بنادق , طلبت من هؤلاء الناس ان يصنعوهن البنادق التي احضرناها معنا ثقيله
    çok ağır ve tren gibi duman çıkartıyor. Open Subtitles انها ثقيلة,تخرج الكثير من الدخان
    çok ağır. - İşe yaramaz. - Ben alırım. Open Subtitles ـ أنه ثقيل جدًا ـ عديم الفائدة، سأحمله أنا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more