Sen de onun sana kendisini adamış olduğu gibi adamadıysan çok acı çekecektir. | Open Subtitles | وسيكون مؤلم جداً له إذا لم تكوني جادة بشأن علاقتك كما هو جاد |
Ve duyduğuma göre, diz kapağından vurulmak çok acı verirmiş. | Open Subtitles | سمعت أن هذا الموضع مؤلم جدا إذا أصيب أحد فيه |
Bence böylesi ikimiz için de iyi olacak. çok acı çekiyor gibi görünüyorsun. | Open Subtitles | أعتقد حقاً أن هذا من صالحنا كلنا تبدو حقاً وكأنك في ألم كبير |
Evli olduklarını ve çok acı çektiklerini doğruladılar. | TED | وأكدوا أنهن تم تزويجهن وعانين الكثير من الألم. |
Radikal ve çok acı verici yeni bir yöntem. | Open Subtitles | بإتبّاع إجراء عنيف جديد و مؤلم للغاية |
Yani çizmek çok acı verdiği için sanat okulunu bırakmak zorunda kaldı. | Open Subtitles | لقد إضطُرت لترك كلية الفنون لأنّه كان مؤلماً جداً لها بأن ترسم. |
Bu da kocaman bir iğneyi kalçanızdan sokmak demektir, ve çok, çok, çok acı verecektir. | Open Subtitles | مما يعني التصاق ابرة هائلة طوال الطريق من خلال وركك وذلك مؤلم جداً بشكل لايطاق |
Ve seni düşünmeden de edemiyorum. çok acı çekiyorum. | Open Subtitles | ولا أستطيع الاستمرار بالتفكير بشأنك هذا مؤلم جداً |
çok acı v eriy or, anlatmana gerek y ok. | Open Subtitles | ان هذا مؤلم جدا انتى لا تحتاجى للكلام عنه |
Sana bir sır vereceğim, bazen arabayla eski evimizin önünden geçer, bakarım ve eski hayatımızı hatırlarım, ve bu çok acı bir şeydir. | Open Subtitles | سأخبرك بسر أحيانا أقود السيارة وأذهب إلى بيتنا القديم فقط لأنظر إليه , وأتذكر حياتنا الفائته وهذا مؤلم جدا |
çok acı çekiyor. Ve uzaklara gittiği zaman o acının geçeceğini sanmıyorum. | Open Subtitles | لديها ألم كبير ولا أظنها ستتخلص منه عاجلا |
çok acı ve ıstırap çektim ben. Bana bak! | Open Subtitles | لقد عانيت الكثير من الألم والعذاب انظرى إلى |
Özlüyorum ve bu çok acı veriyor. | Open Subtitles | أفتقدك و هذا الشعور مؤلم للغاية |
İltihap çok acı verici olmuş olmalı ve acı zamanla artmış. | Open Subtitles | لا بد أن الإلتهاب كان مؤلماً جداً و الألم ازداد مع مرور الوقت حتماً |
çok acı çektiğine inanıyorum. | Open Subtitles | ما أصدقه هو أنه عانى كثيراً |
- Sormak istedim ama onu anmanın ona çok acı vereceğini düşündüm... neden bu soruları soruyorsun? | Open Subtitles | أود أن أطلب لكن أعتقد أن ذكرى لها مؤلمة جدا بالنسبة له. لماذا تسأل كل هذه الأسئلة؟ |
Teyzen son günlerinde çok acı çekti. | Open Subtitles | لقد كانت عمتكِ تعاني كثيراً حتى نهايتها |
Evet Başkanım, çok acı çektin. | Open Subtitles | حسناً، سيّدي الرئيس من الواضح أنك كنت تتألم كثيراً |
Geçmiş hakkında düşünmek çok acı verici, daha ne kadar yolumuz olduğunu düşünmek çok acı verici. | TED | فمن المؤلم جداً التفكير في الماضي، ومن المؤلم جداً التفكير في المسافة التي يتعين علينا قطعها. |
Eminin onun tarafından yere devrilmek çok acı veriyordur. Pekâlâ. 1'de soldan gidiş. | Open Subtitles | أراهن أنه سيؤلم حقاً لو تم سلب الكرة مني بسببه ببطئ على الجانب الأيسر للشوط الأول |
Bak neler oldu? Daha çok acı ve keder! | Open Subtitles | هذا ما سيحدث ان أعدته الى الستجن ألم أكثر ومعاناة أكثر |
Vahim bir şey olmasından korkuyorum çünkü görüşü bozuk ve çok acı çektiği belli oluyor. | Open Subtitles | أنا قلق بأن تكون خطيرة لأن رؤيته أصبحت ضعيفة ويبدو أنه في ألم شديد |
Onun öldüğünü duyabildim, ...ve o çok acı çekiyordu. | Open Subtitles | كنت أسمعهُ يموت، وكان يتألم كثيراً للغاية. |