Çok sevinecek ve baş edemeyeceği kadar Çok arkadaşı olacak. | Open Subtitles | سيكون له الكثير من الأصدقاء ولن يعرف ماذا يفعل بهم سيقومون بمعسكرات ورحلات |
-Babamın bir Çok arkadaşı vardı, onun-- -Senin tutman gereken sözler verdi. | Open Subtitles | والدى كان لدية الكثير من الأصدقاء الناس التى وعدهم والدك يجب ان تحافظ على وعودهم |
Evet. Charlie'nin henüz Çok arkadaşı yok. | Open Subtitles | نعم.تشارلي لا يملك الكثير من الأصدقاء بعد |
Paranız olunca arkadaşınız çoktur, ama yine de Çok arkadaşı yoktu. | Open Subtitles | ...المال يشترى لك العديد من الناس,ولكن .ولكن ليس الكثير من الاصدقاء |
Ben sadece burada Çok arkadaşı olmayan biriyim. | Open Subtitles | انا فقط شاب ليس لديه الكثير من الاصدقاء هنا |
Pek Çok arkadaşı vardı ve hep birlikte çimen yerlerdi. | Open Subtitles | كان لديه العديد من الأصدقاء... وجميعهم كان يأكل العشب سويّاً... |
- Ray'in Çok arkadaşı var. | Open Subtitles | راي لديه العديد من الأصدقاء نعم هذا صحيح |
Daha önce hiç, o Çok arkadaşı olan kızlardan olmamıştım. | Open Subtitles | حسنا أنا لم أكن واحدة من تلك الفتيات اللتي لديها الكثير من الأصدقاء , و أنا لدي الآن |
Sigara izmariti ne çok, Mantar adamın Çok arkadaşı var. | Open Subtitles | الكثير من أعقاب السجائر، حسنا هذا الشخص لديه الكثير من الأصدقاء |
Çok etkileyici bir Facebook sayfası, bir Çok arkadaşı var. | Open Subtitles | إنّ لديه صفحة فيس بوك مثيرة . للإهتمام، فلديه الكثير من الأصدقاء |
Bence Çok arkadaşı olanlar genellikle sıkıcı insanlardır. | Open Subtitles | أظن أن الناس التي لديها الكثير من الأصدقاء لا تكون عادة مثيرة للاهتمام |
Çok arkadaşı olmadığı için ona acımıştık ama açıkçası biraz sinir bozucu bir adamdı. | Open Subtitles | لم يكن لديه الكثير من الأصدقاء و شعرنا بالأسى عليه لكن الحقيقة أنه مزعج نوعاً ما |
Çok arkadaşı olmadığı için ona acımıştık ama açıkçası biraz sinir bozucu bir adamdı. | Open Subtitles | لم يكن لديه الكثير من الأصدقاء و شعرنا بالأسى عليه لكن الحقيقة أنه مزعج نوعاً ما |
Babamın Çok arkadaşı yoktu. | Open Subtitles | - لم يكن لوالدي الكثير من الاصدقاء |
Jon'un Çok arkadaşı var. Zamanımız kısıtlı. | Open Subtitles | جون) لديه الكثير من الاصدقاء) نحن بجدول أعمال ضيق |
Eğer şu anda ortak vergi iadesinin verdiği keyfi tatmıyorsanız, ev işi yapmayı seven, yaklaşık olarak ideal beden ve çekiciliğe sahip, korku filmlerini tercih eden ve boşanma raddesinde olan pek Çok arkadaşı olmayan bir insanı nasıl bulacağınızı söyleyemem, ama sedece denemenizi önerebilirim, çünkü faydaları, bahsettiğim gibi, kayda değer. Uzun lafın kısası, içindeyseniz ya da arıyorsanız, inanıyorum ki | TED | الاَن اذا لم تكن تعيش تجربة الاستمتاع بضريبة الارتباط لا أستطيع اخباركم كيف تجدون شخصاً مُحباً بالحجم المثالي تقريباً وجذاب والذي يُفضل افلام الرُعب وليس لديه الكثير من الاصدقاء من الذين هم على وشك الطلاق, لكنني فقط اشجعكم على المحاولة لأن الفوائد كما عرضتها هامة والنقطة الاساسية هي ,سواء كنت متزوجاً او تبحث عن الزواج |
Harika F250'nin tam arkasında oturuyordu, ve nasıl bu kadar Çok arkadaşı olduğu hakkında en ufak bir fikrim bile yoktu. | Open Subtitles | مكتوبة بالطباعة وكيف تحصل على العديد من الأصدقاء أنا ليس لدي أدنى فكرة |
Savunma Bakanlığı'nda da Çok arkadaşı var. | Open Subtitles | العديد من الأصدقاء في وزارة الدفاع |
Pek Çok arkadaşı olduğunu söyledi. | Open Subtitles | .قال ان لديه العديد من الأصدقاء |
Herald'da Çok arkadaşı yoktu. | Open Subtitles | لم يكن لديها الكثير من الأصدقاء في العلن |