çok başarılı bir senatör olmalısın. | Open Subtitles | عضو كونجرس ناجح جداً أنت يَجِبُ أَنْ تَكُونَ. |
Yakışıklı bir adam olmadığımı biliyorum ama çok başarılı bir adamım. | Open Subtitles | أنا اعلم انني لست رجلاً وسيماً لكنني رجل ناجح جداً |
çok başarılı bir emlakçı hem de. Downtown ofisin, üç senedir üst üste en çok kazananı benim. | Open Subtitles | نعم, بائع عقارات ناجح جدا أدير مكتبي في وسط المدينة منذ 3 سنوات |
Sadece üç yıl sürebilmeyi başarmış çok başarılı bir evlilik. | Open Subtitles | إنه زواج ناجح للغاية حدث أنه إستمر ثلاث سنوات فقط |
Kocam çok başarılı bir iş adamıydı, ve baban ise meteliksiz biri. | Open Subtitles | كان زوجي ناجحا جدا في مجال الأعمال التجارية وكان والدك مفلسا وبدى انها الخطة الأفضل |
Bak, muhtemelen çok başarılı bir bilgisayarcı olacaksın. | Open Subtitles | انظر، على الأرجع أنك ستصبح شخصاً ناجحاً جداً في مجال الكمبيوتر |
çok başarılı bir operasyon geçirdiğini söyledi. | Open Subtitles | وقال أن العملية كانت ناجحة تماماً |
Konuşmak istediğim temel konu şu: temel fizik alanında, güzelliğin doğru teoriyi seçmek için çok başarılı bir kriter olması ile ilgili etkileyici bir deneyimimiz var. | TED | الشئ الرئيسي الذي أرغب بالحديث عنه هو هذا: أن لدينا هذه التجربة المتفردة في مجال الفيزياء الأساسية أن الجمال هو طريقة ناجحة جداً لإختيار النظرية الصحيحة. |
Ailesine mutlulukla destek olan zeki güzel ve çok başarılı bir karısı var. | Open Subtitles | هو ذكي، و وسيم، وزوجته ناجحة جدًا |
Yale Hukuk Fakültesinden dereceyle mezun oldu ve şimdi çok başarılı bir avukat. | Open Subtitles | أتعلم أنك تخرجت بإمتياز ولديك وظيفة ذو مستقبل باهر الأن |
Çünkü kap keklerim büyük bir olay olursa, çok başarılı bir iş kurma yolunda ilk adımımı atabilirim. | Open Subtitles | ..لأن لو أحدثت كعكاتي ضجه كبيرة إذاً فأنا قد أكون في طريقي إلى عمل ناجح جداً |
Ayrıca adam, çok ama çok başarılı bir avukat. | Open Subtitles | كما أن هذا الرجل محام ناجح جداً |
Babam bir bankada çok başarılı bir müdürmüş. | Open Subtitles | لقد اكتشفت ان والدى اعتاد ان يكون مدير بنكٍ ناجح جدا |
Delifişek yazar, çok başarılı bir roman yazarının kızını ayarlıyor ve onu doğruca yatağa atıyor... | Open Subtitles | كاتب شاب طموح يتودد إلى إبنة كاتب ناجح للغاية و يحاول إغوائها؟ |
New York'dayken çok başarılı bir muhasebeciydim, ...farkı kapatmak için sana bedava finansal araştırma ve vergi danışmanlığı yapsam nasıl olur? | Open Subtitles | (لقد كنت محاسبا ناجحا جدا في (نيويورك ..اذا ماذا لو أعطيتك فحص مدفوعات مجاني و مراجعة للضرائب لأعوضك الفرق ؟ |
Bu çok başarılı bir insan olduğunu göste- | Open Subtitles | أيضاً بأنّك كُنْتَ ناجحاً جداً |
- çok başarılı bir geceydi. | Open Subtitles | - ليلة ناجحة تماماً - |
Onu yerine çok başarılı bir dizi ana çocuk sağlığı aktivitelerinin hemen ardından bir aile planlaması programı ile başladık. | TED | بل بدأنا من خطة تنظيم النسل .. والاسرة مما رفع ذلك بصورة ناجحة جداً مستوى الامومة .. والصحة وكل ما يتبع لذلك |
MS-BİR çok başarılı bir deneyim oldu. | Open Subtitles | (س.م.1) هو تجربة ناجحة جدًا... |
Yale Hukuk Fakültesinden dereceyle mezun oldu ve şimdi çok başarılı bir avukat. | Open Subtitles | أتعلم أنك تخرجت بإمتياز ولديك وظيفة ذو مستقبل باهر الأن |