"çok ciddi bir" - Translation from Turkish to Arabic

• خطير جداً
• خطيرة جداً
• خطيرة جدا
• خطير للغاية
• خطيرة للغاية
• لقد بدا مهماً جداً
• في غاية الخطورة
• خطير جدًا
• جديه
• جدّية جداً
• جاد جدا
• جاد جداً
• شيء جدي

Üremi mi deniyordu? çok ciddi bir hastalıktır ve oluşması genelde uzun yıllar alır.
مرض خطير جداً ، يتطلب سنوات عديدة حتى يظهر

Ethan, beni dinle. Bu, çok kötü bir fikir. - çok ciddi bir şeyle karşı karşıyasın.
استمع إلىّ, هذه فكرة سيئة أنت تتعامل مع شخص خطير جداً

Bilgi saklamak çok ciddi bir suçtur.
الإحتفاظ بأي معلومات هي جريمة خطيرة جداً

Okul civarında uyuşturucu satmak çok ciddi bir suçtur, sayın hakim.
بيع المخدرات في ساحة مدرسة هي تهمة خطيرة جداً يا حضرة القاضي

Onlara kendini telafi ettiğini söyledim ama bir fakülte üyesi ile uğraşmayı çok ciddi bir suç sayıyor.
انا وضحت انك صححتي الامور لكن يال تعتبر تشويش عضو من الاساتذه جريمة خطيرة جدا

Bu çok ciddi bir molla eylemi olmaya doğru gidiyor.
ذلك سيكون نوعاً ما عمل مُلاّ خطير للغاية.

Bu ülkede çok ciddi bir mesele giderek kontrolden çıkıyor.
يوجد قضية خطيرة للغاية تخرج عن نطاق السيطرة في هذه البلاد

Ama şu sıralar çok ciddi bir bütçe açığımız var.
لكن نحن نتعامل مع عجز خطير جداً في هذه اللحظه!

Baylar ve bayanlar, şuan çok ciddi bir sorunlar karşı karşıyayız.
سيداتي سادتي لدينا موقف خطير جداً

Bu çok ciddi bir durum. Kız kardeşim Smithsonian'da çalışıyor,
لا أعتقد أنّكِ تفهمين هذا وضع خطير جداً

Bu çok ciddi bir suçlama.
حسناً، هذا هذا اتهام خطير جداً

Afyon içiciliği çok ciddi bir suçtur, anladınız mı?
تدخين الأفيون جريمة خطيرة جداً هل تفهمين؟

Dudaklardan hiç bahsetmeyeceğim bile. - çok ciddi bir yaranın sınırları gibi.
لا تجعلني ابدأ بالشفاه إنها كحواف جرح خطيرة جداً

Çift cinsiyetlilik çok ciddi bir konudur.
اظطراب الجنس، مسألة خطيرة جداً

Ya çok ciddi bir ilişki içindesin ya da çok ciddi bir ruhsal bunalımdasın.
اما انكِ تحظين بعلاقة خطيرة جدا او حالة نفسية خطيرة

Cihazla alakalı çok tehlikeli çok ciddi bir sorun var ve patronunuzla konuşmamız gerekiyor.
هناك مشكلة خطيرة جدا مع الجهاز و نحن بحاجة للتحدث مع رئيسك...

Bu çok ciddi bir durum.
هذا وضع خطير للغاية

Evet, hepimiz burada çok ciddi bir suçlama olduğunu biliyoruz.
حسنا,كما نعلم جميعا, هذه تهمة خطيرة للغاية

çok ciddi bir konu olmalı.
لقد بدا مهماً جداً

Saçma değil, çok ciddi bir konu.
أتمني لو كان تخريفا لكنه في غاية الخطورة

Yani kontrollü silahlanma meselesi çok ciddi bir siyasi muamma.
أقصد أن اليسطرة على حيازة الأسلحة قرار سياسي خطير جدًا.

çok ciddi bir konuşma yapıyoruz.
أنا لا أَجد هذا مضحكاً نحن كان سيكون لدينا محادثه جديه

Bu çok ciddi bir suç olabilir.
ذلك سَيَكُونُ a جريمة جدّية جداً.

çok ciddi bir adam, hiç gülümsediğini görmedim.
رجل جاد جدا لم أراه يبتسم أبدا

Evet, çok ciddi bir konu. Bakın, bunu kimse benim kadar ciddiye alamaz.
ـ أعني هذا ـ نعم جاد جداً

Malcolm, burada çok ciddi bir durum var ve Francis'i senin de en az bizim kadar sevdiğini biliyorum bu yüzden eğer en ufak bir firin varsa...
مالكوم هذا شيء جدي واعرف انك تحب فرانسيس بقدر مانحبه لذلك اذا كانت لديك اي فكرة