"çok değil" - Translation from Turkish to Arabic

    • ليس الكثير
        
    • ليس كثيراً
        
    • ليس كثيرا
        
    • ليس بالكثير
        
    • ليس كثيرًا
        
    • ليست كثيرة
        
    • ليس طويلاً
        
    • ليس طويلا
        
    • ليس أكثر من
        
    • ليس كثير
        
    • ليس بعيدا
        
    • ليس بكثير
        
    • لَيسَ العديد
        
    • ليس ذلك بكثير
        
    • ليس عدداً كبيراً
        
    Hâlâ hamurdur. Kimse ekmek hamuru yemez -- bence çok az insan ama Çok değil. TED تكون مازلت العجين .. عجيناً .. ولا احد يأكل عجين الخبز ربما البعض يفعل ذلك .. ولكن ليس الكثير
    Çok değil ama... Open Subtitles فأخرجنا بعض المال من المنزل ليس الكثير ولكن
    Portakal suyu, yulaf ezmesi, pastırmalı yumurta, bir tarafı kızaracak, ama Çok değil. Open Subtitles عصير برتقال وشوفان ولحم مقدد وبيض مقلي من جهه واحده ولكن ليس كثيراً
    Portakal suyu, yulaf ezmesi, pastırmalı yumurta, bir tarafı kızaracak, ama Çok değil. Open Subtitles عصير برتقال وشوفان ولحم مقدد وبيض مقلي من جهه واحده ولكن ليس كثيراً
    - Ama öyle. 1. suçta, kabak karının başına patlayacak ama Çok değil. Open Subtitles المخالفة الاولى سندعو زوجتك لتشرب معنا العصير ليس كثيرا حيث انة مضر للقلب
    İşte. Çok değil ama belki yeni yıl için fazladan bir şeyler alırsınız. Open Subtitles تفضلي ، أعلم بأن ذلك ليس بالكثير بمناسبة أعياد الميلاد
    Demek istediğim, birkaç kez yüzyüze geldik ama Çok değil. Open Subtitles لقد واجهنا بعضنا بضع مرات، لكن ليس كثيرًا
    Yani, son zamanlarda o kadar Çok değil, ama belki iki sene kadar önce Open Subtitles أعني، ليس الكثير مؤخراً، لكن ربما قبل سنتين
    Çok değil. Open Subtitles ليس الكثير انه يمتلك زوجان من المنظّفات الجافة
    İnsanlar bu kişi hakkında daha az şey istiyor, daha Çok değil. Open Subtitles الناس تحتاج إلى قليل من هذا الرجل ، ليس الكثير
    Beş tane özel tim ayakkabısı, biraz da kan var ama o kadar da Çok değil. Open Subtitles خمسة عناصر تكتيكيه هجوميه وبعض الدماء ، ولكن ليس الكثير
    Söz konusu kokain olunca rakamlar biraz düşüyor, ama Çok değil. Open Subtitles الآن، تلك الأرقام تهبط قليلاً عندما نضيف الكوكايين لكن ليس كثيراً.
    Peki geçen gece ayak parmağımı hareket ettirmemi nasıl açıklayacaksın? Çok değil ama hareket etti. Open Subtitles اذاً كيف تفسر قيامي بتحريك إصبع قدمي الليلة الماضية, ليس كثيراً لكنها تحركت
    Ödeyebilirim. Çok değil ama, biraz.. Open Subtitles يمكنُني دفع المُقابل ، ليس كثيراً لكن ما يكفي
    - Saatler önceden ama Çok değil, artık fazla içmiyorum. Open Subtitles قبل ساعات لكن ليس كثيراً لم اعد افعل هذا
    Evet, Çok değil, ama fazlasına da ihtiyacım yok. Open Subtitles نعم ، ليس كثيرا ، لكنني لا تحتاج إلى الكثير.
    Mutantları ağaçlık sınırına çekmeye çalış. Çok değil, ama sana bir şans verebilir. Open Subtitles ابدأ بإصابة الوحوش من خط الأشجار ليس كثيرا, ولكن ربما تعطيك فرصة
    Ama Çok değil, belki sonunda ortada buluşuruz. Open Subtitles ولكن ليس كثيرا اذا , ربما نتقابل فى المنتصف ؟
    Çok değil ama ben de yardım etmek isterim. Open Subtitles إنه ليس بالكثير, ولكني أود المساعدة في هذا.
    Kariyerimiz düşünüyoruz ilişkilerimizi, kendimizi öyle Çok değil. TED الوظيفة، نفكر حول -- العلاقات والذات -- ليس كثيرًا.
    Bir milyon dolar, beş milyar doları garantiye almak için Çok değil. Open Subtitles أعتقد أن مليون دولار ليست كثيرة لضمان عدم خسارة 5 مليارات
    Çok değil. Open Subtitles ولكن ليس طويلاً جداً.
    Çok değil, sadece birkaç haftadır. Open Subtitles ليس طويلا , فقط لعدة اسابيع
    Seyahat ediyorum, araba arıyorum. Ve adam öldürüyorum, artık Çok değil ama. Open Subtitles أسافر بحثاً عن السيارات و أقتل الناس ليس أكثر من هذا
    Bu fiyat Çok değil. Open Subtitles ذلك ليس كثير طالما أنتِ سعيدة
    Çok değil. Open Subtitles اوه , ليس بعيدا نهائيا
    Yaşça büyük. Ama Çok değil. Open Subtitles هو كبير أكبر مني لكن ليس بكثير وأسمه كارل
    Ama sorun çıkartacak kadar Çok değil. Open Subtitles لكن لَيسَ العديد من الذي يُمْكِنُ أَنْ يُسبّبَ مشكلة.
    - Çok değil. Open Subtitles -؟ - ليس ذلك بكثير.
    - Birkaç bin kadınla başladık. - Çok değil. Open Subtitles لقد بدأنا بعدة آلاف ليس عدداً كبيراً

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more