"çubukla" - Translation from Turkish to Arabic

    • العصا
        
    • بالعصا
        
    • بعصا
        
    • بإستخدام مسدس
        
    • البرية مع
        
    • العروة
        
    Eğer tekrar Quahog'a dönersem, fakir insanları çubukla dürtebilirim gibi olacak. Open Subtitles إذا ماعدت الى كوهاج ساوخز الفقراء بواسطه العصا
    Muhtemelen bebekler onun işini elinden alacak diye korkmuştur. Ama çubukla alakası yok. Open Subtitles من المحتمل أنه خاف أن الأطفال سيقومون بأخذ وظيفته. أووووه، لكن ليس مع العصا.
    Ne Akbabayı kaçır Bi çubukla dövelim 90 yıl onu kilitleyelim Bakalım nasıl davranacak Open Subtitles نختطفُ بابا نويل نضَربَه بالعصا نسْجنُه ل90 سنةِ نرى ما يَجْعلُه يَدْقُّ
    Ne Akbabayı kaçır Bi çubukla dövelim 90 yıl onu kilitleyelim Bakalım nasıl davranacak Open Subtitles نختطفُ بابا نويل نضَربَه بالعصا نسْجنُه ل90 سنةِ نرى ما يَجْعلُه يَدْقُّ
    O an düşündüğüm tek şey muhtemelen bir çubukla yemek yiyen diğer odadaki adamdı. Open Subtitles كل مافكرت به في تلك اللحظه كان في ذلك الشخص المجاور ربما اكل بعصا واحدة
    - Büyük bir çubukla kendimi ovalamaya. Open Subtitles ــ إلى أين أنتِ ذاهبة؟ ــ سأجلد نفسي بعصا كبيرة
    Millete elektrikli çubukla işkence eden bir psikopat biliyorum. Open Subtitles أعرف رجل عصابات يعذب الناس بإستخدام مسدس كهربائي
    O yüzden ona, çekilince kağıdın içinden fırlayan bir çubukla numara yaptık Open Subtitles ودوماً يتعرض لنا، لذا لقد أغررنا به لكي يسحب ورقة مشتعلة من رأس العصا السحرية
    Dikkatini dağıtırsak... bu sihirli çubukla onu vurabilirim. Open Subtitles قد يمكنني التصويب عليه بدقة مع هذه العصا.
    Nick bunu çubukla seni iyileştirirken yatağın üstünde unutmuş olmalı. Open Subtitles نيك تركها على السرير عندما خرج العصا أن يشفيك.
    Belki çubukla ilgili bir şeydir. Open Subtitles ربما هذا لديه شيء علاقة مع العصا.
    Bu sahneyi gördüğünüzde, Ting Ting'in çubukla öylesine oynuyor sanabilirsiniz. Fakat o tüm gün bunu yapıyor. Dikkatli bakarsanız ve size bu çekimin yarım saatlik bölümünü izletirsem tam olarak aynı şeyi görürsünüz, tamamiyle aynı sırada yapıyor: çubuğu hep tamamen aynı biçimde çeviriyor. TED لو مررتم مروراً عابراً على هذا المشهد كنتم ستظنون أن تينق تينق يلعب بالعصا ليس إلا، لكن تينق تينق يفعل هذا طوال اليوم، ولو دققتم أكثر أو عرضت لكم الشريط الكامل لمدة نصف ساعة، سترون أنه يكرر نفس التصرف بالضبط بنفس الترتيب، وهو يلف العصا بنفس الطريقة كل مرة.
    çubukla su arayanlar, ölülerle konuştuklarını iddia edenler, ama bu kişiler kendi sözde güçlerini bile nasıl sınayabileceklerinden tamamen habersizler. TED هم الباحثين عن الماء الجوفي بالعصا و الذين يظنون انهم يمكن ان يتحدثوا مع الأموات أيضا ، ولكنهم الهواة، أنهم لا يعرفون كيفية تقييم قدراتهم الخاصة.
    Bunun çubukla bir ilişkisi olmalı. Open Subtitles هذا لا بد أن يكون مرتبطاً بالعصا
    Geçen sefer çubukla beni gafil avladın. Open Subtitles المره السابقه ... فاجأتني بالعصا
    Geçen sefer çubukla beni gafil avladın. Open Subtitles المره السابقه ... فاجأتني بالعصا
    Götümde fosforlu bir çubukla günü bitirebilecek miyim? Open Subtitles أنا ستعمل في نهاية المطاف بعصا توهج ما يصل مؤخرتي ؟
    Mermi çubukla aşağı doğru bastırılıyor, böylelikle. Open Subtitles الرصاصة وُضعت بالأسفل بعصا التنظيف, كما ترى
    Millete elektrikli çubukla işkence eden bir psikopat biliyorum. Open Subtitles يعذب الناس بإستخدام مسدس كهربائي إسمه (باكو)
    Bir çakı, bir çubukla koca alışveriş merkezi inşa ederler. Open Subtitles -نعم ترسلهم إلى البرية مع سكينة جيب ومشذب...
    Hayır, hep bu demir çubukla sana vurmayacağım. Open Subtitles كلا، سأستمر بضربك بهذه العروة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more