"öğrencisiydi" - Translation from Turkish to Arabic

    • طالب
        
    • طالبة
        
    • يدرس
        
    • تلميذته
        
    • تلميذتها
        
    • كان تلميذ
        
    O Cauchy'nin öğrencisiydi ve Cauchy' i onun işlerini çalmakla suçladı. Open Subtitles كان طالب لكوشي والذي إتّهم كوشي بسرقه نص نسخته الرابعة منتحليله..
    Ama siz buradaydınız çünkü Şef bir tıp öğrencisiydi ve çalışması gerekiyordu. Open Subtitles هنا كنتِ ولكن طب طالب كان الرئيس لأن يعمل أن عليه وكان
    Teyzenle ilk tanıştığımda tıp öğrencisiydi. Open Subtitles قابلت عمتكِ أول مرة ,عندما كانت طالبة طب
    Benimle çalışmaya geldiğinde ürkmüş bir tıp öğrencisiydi. Open Subtitles لقد كانت مجرّد طالبة خائفة عندما جائت لتعمل معي
    Bu güçlü adam kimseye anlatmamıştı, ama aslında üçüncü sınıf tıp öğrencisiydi. TED والآن، هذا الرجل القوي لم يخبر أحدًا ولكنه حقيقةً كان طالبًا يدرس الطب في عامه الثالث
    Bu hoş bir cümle olmadı. Babam Columbia'da edebiyat profesörüydü annem de öğrencisiydi. Open Subtitles والدي كان مديراً للدراسات القديمة بجامعة (كولومبيا) ووالدتي كانت تلميذته
    Evinin karşısında bir dans kursu var. Alicia onun öğrencisiydi. Open Subtitles لديها مدرسة رقص فى كل مكان . هنا. "أليسيا" كانت تلميذتها
    O Cauchy'nin öğrencisiydi ve Cauchy' i onun işlerini çalmakla suçladı. Open Subtitles كان طالب لكوشي والذي إتّهم كوشي بسرقه نص نسخته الرابعة منتحليله.. ونشرها بإسم مستعار
    Yeni laboratuvarlarımızın birinde yüksek lisans öğrencisiydi. Open Subtitles لقد كان طالب جديد فى واحد من معاملنا الاساسية
    Copernicus'un öğrencisiydi, matematikle ve harita yapımıyla uğraşırdı. Open Subtitles طالب كوبرنيكوس. نعم, بيت, انا اقرأ الكتب وهم يكبرون.
    Dairende oturan son kişi hukuk öğrencisiydi. Open Subtitles الرجل الاخير الذي عاش في شقتك كان طالب قانون
    O zamanlar yüksek lisans öğrencisiydi. Sessiz bir çiftçi çocuğuydu. Ben de öyle olduğumdan hatırlıyorum. Open Subtitles وكان طالب دراسات عليا حينها فتى لطيف وهادىء إنه من عائلة كبيرة وأتذكر هذا لأنه
    Üniversitede siyasal bilimler öğrencisiydi. Open Subtitles لقد كان طالب في العلم السياسي بالجامعة
    Dördüncü Hanım bir üniversite öğrencisiydi. Open Subtitles الزوجة الرابعة كانت طالبة بالجامعة
    Gerçek olan şimdiye kadar, Mrs. Dubois çok başarılı bir hukuk öğrencisiydi. Open Subtitles في الحقيقة ، حتى وقت قريب ، السيدة دوبوا كانت طالبة حقوق بارعة جدا ... .. ـ
    İlk kurban Rus bir sanat öğrencisiydi. Open Subtitles كانت الأولى طالبة جامعية روسية
    Dave, o bir kriminoloji öğrencisiydi. Open Subtitles حسنا دايف انها طالبة علم جريمة
    Üniversite öğrencisiydi, fazla dışarı çıkmıyordu. Open Subtitles كانت طالبة جامعية، لا تحتفل كثيرا
    Bir yıl kadar önce Daria, Cornell'de bir tıp öğrencisiydi. Open Subtitles منذ حوالى العام داريا " كانت طالبة طب فى كورنيل "
    Tıp öğrencisiydi, sorumluluk sahibiydi, dürüsttü. Open Subtitles كان يدرس الطبّ، متحمّل للمسؤوليّة، أمين
    Göz kamaştırıcı öğrencisiydi. Open Subtitles تلميذته فائقة الجمال
    Evinin karşısında bir dans kursu var. Alicia onun öğrencisiydi. Open Subtitles لديها مدرسة رقص فى كل مكان . هنا. "أليسيا" كانت تلميذتها
    Babamın öğrencisiydi. Open Subtitles كان تلميذ أبّي.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more