Sonuç olarak iki tarafın dilini de öğrenirsin. | TED | كنتيجة لذلك، تتعلم التحدث بكلتا اللغتين. |
Diğer her türlü yazın gibi kendini ifade etmeyi, özgün bir söylemle fikirlerini anlatmayı öğrenirsin. | TED | كما في أي نوع كتابة أنت تتعلم أن تعبر عن نفسك، اجهر بالقول بصوت جدير بالتصديق، |
Ama şunu garanti ederim ki Jimmy Bly'in ne olduğunu öğrenirsin. | Open Subtitles | ستكون على القمة ، أو لا تكون و لكن أنا أضمن أنك ستعرف من ما صُنِع جيمــي بلاي |
Belki de bir daha karını tek başına bir yere göndermemeyi öğrenirsin. | Open Subtitles | ستتعلم بأن لا تترك غطاء محرك السيارة مفتوح عندما تدخل المتجر |
Yarın sabah listeyi kontrol ettiğinde, kimden sorumlu olduğunu öğrenirsin. | Open Subtitles | بعد أن تقومي بالاطلاع على القائمة في الصباح، ستعرفين مَن مِن المرضى ستتولين أمره |
Böyle şeyler zaman alır, ama en sonunda kişisel işlerinle burasını birbirinden ayırmasını öğrenirsin. | Open Subtitles | تتعلمين أن تفصلي مشاكلك الشخصيّة عن هذا المكان |
Seni ilgilendirmez, köle. Yakında öğrenirsin. | Open Subtitles | هذا ليس من شأنك أيها العبد ستكتشف الأمر قريباً |
Ama bunu sonra öğrenirsin. Ama şimdi, yarışma şu: | Open Subtitles | و ستتعلمين تلك الطريقة فيما بعد لكن الآن, التحدي كما يلي: |
Ya bununla yaşamayı öğrenirsin ya da seni burada bırakırız. | Open Subtitles | ...إما أن تتعلم كيف تتعايش مع هذا أو سنتركك هنا... |
Benim geldiğim yerde hiçbir şeyden korkmamayı öğrenirsin. | Open Subtitles | من المكان الذي جئت منه تتعلم ألا تخاف شيئاً |
Sonra işi öğrenirsin... ve sonunda müdürlüğe kadar yükselirsin. | Open Subtitles | ثم يمكنك ان تتعلم التجارة و تاخذ طريقك لتصبح مديرا مثل ابيك |
Yeraltına indiğinde, farelerle yaşamayı öğrenirsin. | Open Subtitles | عندما تعيش تحت الأرض, تتعلم العيش مع الفئران. |
Şifre alıp, e-postalarını kontrol et. Hakkında her şeyi öğrenirsin. Stacy'nin beni Porto Rikolu ile aldattığını... | Open Subtitles | عندما تقوم بالتحقق من بريدها ستعرف كل شيء عنها هكذا عرفت كل شيء عن تلك الفتاة |
- Kime bilgi verileceğini yarın öğrenirsin. | Open Subtitles | أنت ستعرف من ستخبر بحلول الغد لذا ليس من الضروري أن أحضر سيارات للإسناد |
Şimdi kalk, yoksa kılıçtan geçirilmenin ne demek olduğunu öğrenirsin. | Open Subtitles | انهض الآن , وإلا ستعرف ما هو شعور أن يجتاحك أحد |
Bir savaşçı olduğunda, her hareketini iyi düşünmeyi öğrenirsin. | Open Subtitles | عندما تصبح مقاتلاً ، ستتعلم التأمل في كل حركة |
Ayrıca ele geçirme ile zihinsel hastalık arasındaki gerçek farkı da öğrenirsin. | Open Subtitles | بالإضافة, أنك ستعرفين الفرق بين الإستحواذ و المرض العقلي |
İki daika çeneni kapatıp psikopat gibi davranmayı kesersen belki bir şeyler öğrenirsin. | Open Subtitles | ربما إذا صمتِ وتوقفتِ عن التصرف كمختله عقلياً ربما تتعلمين شيئاً |
Eğer araştırmak gerekirse... ..bu kılıcın bir katili bir köyde öldürdüğünü öğrenirsin. | Open Subtitles | إن تَعقّبت أصلَ الموضوع ستكتشف أن هذا السيف تم حده لذبح قاتل في قرية |
Kısa zamanda Bath'da Hemşire Rooke'dan habersiz hiçbir şey olamayacağını öğrenirsin. | Open Subtitles | ستتعلمين قريباً أن لاشئ يحدث في باث دون أن تعرف به الممرضة السيدة بروك |
Çeneni kaparsan belki öğrenirsin! | Open Subtitles | لماذا لماذا لماذا ؟ إخرس وربما تكتشف ذلك |
Umarım sen de günün birinde bir problemi problemle yatmadan çözmeyi öğrenirsin. | Open Subtitles | اتمنى في احد الأيام ان تتعلمي حل المشكلة بدون ان تنامي معها |
Arkası gelir, ama eninde sonunda hazırlıklı olmayı öğrenirsin. | Open Subtitles | سيحدث ذلك ثانيةً، لكن في النهاية ستتعلّم لكي تكون مستعدّ. |
Ordada bi astronot nasıl olunur öğrenirsin. | Open Subtitles | حتى يُمكنك أن تتعلّم أن تكون رائد فضاء |
Birazdan öğrenirsin, piste dönüyorsunuz, hadi. | Open Subtitles | - ستعرفون قريباً، عودوا إلى الحلبة |
Ben öğrenediysem, sen de öğrenirsin. | Open Subtitles | إذا أمكنني أن أتعلم أن أفعل هذا أنتم ممكن تتعلموه أيضا |
Dekoratör tutsam bile, ona talimatlar vermen gerekecek. Hem sen de öğrenirsin. | Open Subtitles | حتى إذا فعلت، فأنت يجب أن ترشديه ، وهكذا ستتعلّمين |
O zaman okumayı öğrenirsin. | Open Subtitles | حينها سوف تَتعلّمُ القراءة |