# Ve ben bu gitarı tıngırdatırdım konuşmayı öğrenmeden önce # | Open Subtitles | وكنت أعزف علي هذا الجيتار قبل أن أتعلم الكلام لأنني أنا الملك |
Senin kim olduğunu öğrenmeden önce... bize söylediğin bir şeyi düşünüyordum da. | Open Subtitles | كت أفكر في شئ كنت تقوله قبل أن نعرف حقيقتك |
Öyleydi. Erkek arkadaşımla seks yaptığını öğrenmeden önce. | Open Subtitles | قبل اكتشافي أنكِ ضاجعتِ حبيبي |
Okumayı öğrenmeden önce asal sayıları öğrendin. | Open Subtitles | كنتي تعرفين ما هي الأرقام الأولية قبل تعلم القراءة |
O hâlde gerçeği öğrenmeden önce onlara ulaşmalıyız. | Open Subtitles | إذن يجب أن نصل لهناك قبل أن يعلم الحقيقة. |
Tabii ki, bu da kimse hasta olduklarını öğrenmeden önce hepsini ortadan kaldıracak bir hastalık gerektiriyordu. | Open Subtitles | وطبعا ذلك سيتطلب مرض واحد ليهلكهم قبل اكتشاف مرضهم |
Başkaları öğrenmeden önce öğrenmen gerektiğini düşündüm daha sonra. | Open Subtitles | وبعدها فكرت، بأنه يجب ان تعرفي بذلك قبل ان يعرف غيركِ |
Gerçekleri öğrenmeden önce meclis üyesiydi. | Open Subtitles | كان عضو في الكونغريس,قبل ان يعلم الحقيقة. |
Ama ne kadar değiştiğini öğrenmeden önce bu sabah biriyle ilgilenmem gerekiyordu. | Open Subtitles | قبل أن أعرف ذلك الكم، كان عليّ التعامل مع أحدهم هذا الصباح |
Bunların hepsi ama, senin yeni profesörüm olduğunu öğrenmeden önce oldu. | Open Subtitles | على أية حال كل هذا حدث قبل أن أكتشف أنك أستاذي |
Güven bana yani önceleri, öğrenmeden önce. | Open Subtitles | أن تثقي بي حينها، قبل أن تعرفي سرّي |
Ama bu resmi daha önceden yırttı hayatta olduğunu öğrenmeden önce Nicole ile yaşadıkları ilişkiyi öğrenmeden önce bana onu sevdiğini söylediğinde yırttı. | Open Subtitles | بإستثناء أنها مزقت الصورة قبل أن تعلم بأنه على قيد الحياة وقبل أن تعلم بالعلاقة مع نيكول |
Pekala, ama su bükmeyi öğrenmeden önce yapmamız gereken önemli işler var. | Open Subtitles | حسنا لكن قبل أن أتعلم تسخير المياه هناك عمل هام يجب أن نهتم به |
Bu olay, güçlerimi nasıl kontrol edeceğimi öğrenmeden önce oldu. | Open Subtitles | الامر كان قبل أن أتعلم السيطرة على قواي. |
Annemin hastalığını öğrenmeden önce ona söylediğim hiçbir şeyi hatırlayamaz olmuştu. | Open Subtitles | قبل أن نعرف بأن أمي مريضة، لم يكن بإمكانها تذكر أي شيء أقوله لها. |
Bunların hepsi olmadan ya da bunların hepsinin olduğunu öğrenmeden önce. | Open Subtitles | قبل أن يحدث كل هذا. أو قبل أن نعرف بأن كل هذا حدث. |
-Erkek arkadaşımla yattığını öğrenmeden önce öyleydi. | Open Subtitles | -كان كذلك قبل اكتشافي أنكِ ضاجعتِ حبيبي |
Okumayı öğrenmeden önce asal sayıları öğrendin. | Open Subtitles | كنتي تعرفين ما هي الأرقام الأولية قبل تعلم القراءة |
Bu nedenle gittiğimi öğrenmeden önce Berlin'e ulaşmam çok önemli. | Open Subtitles | ولهذا من الضروري أن أصل إلى "برلين" قبل أن يعلم عن غيابي. |
Anladığım kadarıyla, kardeş olduğunuzu öğrenmeden önce aranızda romantik bir ilişki varmış. | Open Subtitles | في الواقع، وطبقاً لفهمي انتم الاثنين تورطتم في علاقة عاطفية قبل اكتشاف أنكم اخوة |
biri öğrenmeden önce bunu örtbas etmek. | Open Subtitles | سأخبأ هذا قبل ان يعرف احد ما |
Tanner, A'yı öğrenmeden önce bunu yaptın ve aramız bozuldu. | Open Subtitles | لقد حاولنا ذلك قبل ان يعلم "تانر" عن "ا" لقد فشلنا في ذلك |
Bunu, annem hakkındaki gerçeği öğrenmeden önce de istiyordum. | Open Subtitles | شرعت فى ذلك الطريق قبل أن أعرف ذلك حول أمى. |
Gitmek mi istiyorsun? Evet, hem de çok. Ama babamın o fabrikaya gitme nedenini öğrenmeden önce olmaz. | Open Subtitles | أجل وبقوّة، لكن ليس قبل أن أكتشف أنّ أبي ذهب للمصنع |
Benim kim olduğumu öğrenmeden önce... | Open Subtitles | قبل أن تعرفي بأنني كنت |
öğrenmeden önce daha kaç defa ayrılmamız gerek benim savaşım için savaşmana ihtiyacım yok mu? | Open Subtitles | كم هو عدد مرات أنفصالنا نحتاج حتى نتجاوز هذا الأمر قبل أن تعلم بأني لا أحتاج أن تقاتل بدلاً مني في معركتي؟ |